Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/20034 Esas 2018/1459 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/20034
Karar No: 2018/1459
Karar Tarihi: 12.02.2018

Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/20034 Esas 2018/1459 Karar Sayılı İlamı

5. Hukuk Dairesi         2016/20034 E.  ,  2018/1459 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    - K A R A R –

    Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dava konusu ... ilçesi, ... mahallesi 757 parsel sayılı taşınmazın tarım arazisi niteliğinde kabulü ile olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net geliri üzerinden zeminine değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur.
    Bu nedenle davacı idare vekilinin temyiz istemi yerinde değildir.
    Davalılar vekilinin temyiz istemine gelince;
    1-Dava konusu taşınmazla aynı bölgeden, aynı kamulaştırma kapsamında Dairemiz denetiminden geçen dosyalarda buğday, yonca, patates münavebesine göre değer biçildiği nazara alındığında, bilirkişi raporunda gerekçesi açıklanmadan buğday ve yonca ürünleri esas alınıp düşük bedel tespiti,
    Kabule göre de;
    2-Dava konusu taşınmazın konumu ve bilirkişi raporunda belirtilen özelliklerine göre objektif artırıcı unsurun % 50 oranında uygulanması gerekirken daha düşük oranda objektif artış oranı uygulanmak suretiyle eksik bedele hükmedilmesi,
    3-Acele kamulaştırma farkına dava tarihinden 4 ay sonra başlamak üzere karar tarihine kadar yasal faiz yürütülmesi gerekirken, faiz hususunda karar verilmemesi,
    4-Davada kendisini vekille temsil ettiren davalılar lehine maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    Doğru görülmemiştir.
    Davalılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davacı idareden peşin alınan temyiz ve taraflardan peşin alınan temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.