Konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/6826 Esas 2020/5262 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/6826
Karar No: 2020/5262
Karar Tarihi: 10.06.2020

Konut dokunulmazlığının ihlali - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/6826 Esas 2020/5262 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, konut dokunulmazlığının ihlali, kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından mahkum edilmiştir. Ancak, yaralama suçundan beraat etmiş ve mala zarar verme suçundan düşme kararı verilmiştir. Konut dokunulmazlığının ihlali suçu ise uzlaşmaya tabi hale gelmiştir. Bu sebeple, karar bozulmuş ve sanığın hukuksal durumu uzlaşma hükümlerine göre yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 116/1, 151/1, 86. maddeleri (konut dokunulmazlığının ihlali, kasten yaralama ve mala zarar verme suçları)
- 73/4 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddeleri (düşme kararı)
- CMK 253/3. madde (uzlaşma) ve 254. maddesi (uzlaşma hükümlerinin uygulanması)
17. Ceza Dairesi         2020/6826 E.  ,  2020/5262 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Konut dokunulmazlığının ihlali
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel mahkemece sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nun 116/1, 151/1, 86. maddeleri gereğince konut dokunulmazlığının ihlali, kasten yaralama ve mala zarar verme suçlarından açılan davada; sanığın yaralama suçundan beraat etmesi, mala zarar verme suçundan ise 5237 sayılı TCK’nun 73/4 ve 5271 sayılı CMK’nun 223/8. maddesi gereğince düşme kararı verilmiş olması, 5237 sayılı TCK’nun 151/1. maddesinde tanımlanan mala zarar verme suçunun da CMK"nun 253. maddesinde 6763 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonrası uzlaşma kapsamına alındığının anlaşılması karşısında, TCK"nın 116/1. maddesinde düzenlenen konut dokunulmazlığının ihlali suçunun 5271 sayılı CMK"nun 253/3. maddesi uyarınca uzlaşmaya tabi hale geldiği anlaşılmakla, aynı Kanunun 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma hükümlerinin uygulanması ve sonucuna göre sanığın hukuksal durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz nedeni bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 10.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.