17. Hukuk Dairesi 2014/8519 E. , 2016/5761 K.
"İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R-
Davacılar vekili; davalının sürücüsü ve işleteni olduğu otomobilin emniyet şeridinde arızalı olarak park halinde bulunan aracı tamir eden davacı oto tamircisi..."e çarpması sonucunda meydana gelen kazada davacının malül kaldığını, eşi davacı ..."in ona bakması nedeniyle dışarıya ev işlerine gidemediğinden maddi kayıpları olduğunu, ayrıca manevi olarak üzüldüklerini belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davacı ... için 1.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminat ile eş ... için 2.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davanın sigorta şirketine ihbarının gerektiğini, tazminat taleplerinin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, dava dışı sigorta şirketinin yaptığı ödeme ile davacının maluliyet zararının karşılandığı gerekçesiyle maddi tazminat talebinin reddine; manevi tazminat talebinin kısmen kabulü ile davacı ... için 10.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacı eş ..."in manevi tazminat talebinin eşi ..."in ölümü yada ağır bedensel yaralanması söz konusu olmadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi ile hükmün davacı ... yönünden onanmasına karar verilmesi gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
BK.nun 47.maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Bu para tutarı aslında ne tazminat, ne de cezadır. Çünkü mamelek hukukuna ilişkin zararı karşılanmasını amaç edinmediği gibi kusurlu olana yalnız hukukun ihlalinden dolayı yapılan bir kötülüklerde değildir. Aksine olarak zarara uğrayanda bir huzur duygusu doğurmaktadır. Aynı zamanda ruhi ızdırabın dindirilmesini amaç edindiğinden tazminata benzer bir fonksiyonu da vardır. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. 22.6.1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde, takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlarda açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
Bu durumda, meydana gelen trafik kazası sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, kusur oranları da gözönünde tutularak davacı ..."in eşi davacı ... için hak ve nesafet kuralları çerçevesinde uygun bir manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken buna ilişkin talebin yazılı gerekçe ile reddedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddi ile hükmün davacı ... yönünden ONANMASINA; yukarıda 2 numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı ... yönünden BOZULMASINA 11.5.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi