13. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/29047 Karar No: 2013/6570 Karar Tarihi: 18.3.2013
Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2012/29047 Esas 2013/6570 Karar Sayılı İlamı
13. Hukuk Dairesi 2012/29047 E. , 2013/6570 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı,davalıya aralarındaki ticari işleri kapsamında mal sattığını ancak bedelinin ödenmediğini, bu bedelin tahsili için davalı hakkında icra takibi yaptığını,davalının itirazı üzerine icra takibinin durduğunu ileri sürerek ,icra takibine yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı, Davacının o tarihte askerde olduğunu, davacı ile bir alışverişinin olmadığını, dava konusu ticari alışverişin davacının babası olan ... ile yapıldığını, faturayı davacının babasının düzenlediğini, davacının babası ile ödemeye ilişkin olarak aralarında bir protokol yaptıklarını, bu protokole konu çeklerle borcun ödendiğini savunmuş ve davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava,taraflar arasındaki ticari ilişkiye dayalı alacağın tahsiline ilişkin yapılan icra takibine vaki itirazın iptali davasıdır. Davacı,davalıya satışı yapılan malların bedelinin ödenmediğini iddiasına dayalı olarak satışa konu malların davalıya teslimine dair sevk irsaliyesi ile faturaya dayanmış olup,davalı ise savunmasında davaya konu mal satışına ilişkin faturayı davacının babasının düzenlediğini ve fatura bedelininde davacının babası ile yapılan protokole dayalı olarak verilen çeklerle ödendiğini savunmuştur. Mahkemece davanın kabulüne ilişkin verilen ilk kararın davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine dairemizce yapılan temyiz incelemesi sonucu,söz konusu çeklerin ödenip ödenmediği hususunun araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinden bahisle bozma kararı verilmiştir. Mahkemece sözkonusu bozma kararına uyularak yapılan araştırma sonucunda çeklerin ibraz edildiği banka şubeleri tarafından gönderilen cevabi yazılara göre çeklerin davalı tarafından ciro edilerek davacının babasına verildiği,davacının babası tarafından üçüncü kişilere ciro yoluyla devredilerek bu kişiler tarafından tahsil edildiği anlaşılmaktadır. Davacı tarafından dosyaya ibraz edilen 09.07.2009 havale tarihli dilekçede dava konusu satışa ilişkin davacının babası olan ..."in özel olarak bu işleri yürütmek üzere yetkilendirildiği,bu yetki kapsamında dava konusu faturanın ... tarafından düzenlendiği kabul edilerek, bu yetkilendirmeye konu 05.09.2008 tarihli vekaletname dosyaya sunulmuştur. Davalının savunmasına konu çeklerin davacıyı temsilen hareket eden davacının babasına ciro edilmek suretiyle tahsil edildiği banka cevabi yazıları ile sabit olup,davalı ile davacıyı temsil eden babası ... arasında başka bir alacak borç ilişkisinin olduğuna dair dosyaya herhangi bir belge sunulmamıştır. Bu durumda davacının temsilcisi sıfatıyla hareket eden ..."e yapılan çek ödeme miktarları itibariyle davalının borcunu ifa ettiğinin kabulü gerekir. Hal böyle olunca mahkemece davacı alacağından ödenen çek bedellerinin mahsup edilerek sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın tümden kabulüne dair hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir. SONUÇ ; Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan 21.15 TL temyiz harcın istek halinde iadesine, 18.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.