Esas No: 2019/6997
Karar No: 2020/857
Karar Tarihi: 06.02.2020
Silahlı terör örgütüne üye olma - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2019/6997 Esas 2020/857 Karar Sayılı İlamı
16. Ceza Dairesi 2019/6997 E. , 2020/857 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :Ceza Dairesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olma...hariç diğer tüm sanıklar için )
Hüküm : 1)Sanık ... için; TCK"nın 314/2, 221/4-son, 3713 sayılı Kanunun 5/1,TCK"nın 53, 58/9, 63,
2)Diğer sanıklar için; TCK"nın 314/2, 3713 sayılı Kanunun 5/1,TCK"nın 53, 58/9, 63 maddeleri uyarınca mahkumiyet kararının düzeltilerek istinaf başvurusunun esastan reddi
Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle;
Temyiz edenin sıfatı,başvurunun süresi, kararın niteliği ve temyiz sebebine göre dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Sanıklar ..., ve ... müdafilerinin duruşmalı inceleme talebinin yasal şartları oluşmadığından CMK"nın 299. maddesi gereğince REDDİNE,
Temyiz talebinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi;
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler, gerekçe içeriği ve sanıklardan ..."in çocuğunu örgütle iltisaklı okula göndermesi örgütsel faaliyet olarak değerlendirilemeyeceği kabul edilerek yapılan incelemede;
1)Sanıklar ..., ve ... ile ilgili dosyanın incelenmesinde;
Yargılama sürecindeki usuli işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, hükme esas alınan tüm delillerin hukuka uygun olarak elde edildiğinin belirlendiği, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde eksiksiz olarak sergilendiği, özleri değiştirmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, yaptırımların kanuni bağlamda şahsileştirilmek suretiyle uygulandığı anlaşılmakla; bir kısım sanıklar ve müdafilerinin temyiz dilekçelerinde ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden CMK’nın 302/1. maddesi gereğince temyiz davasının esastan reddiyle hükmün ONANMASINA,
2)Sanıklar ... ve İsmail Alp Yaşar ile ilgili dosyanın incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.09.2017 tarih, 2017/16.MD-956 E. 2017/370 sayılı kararı ile onanarak kesinleşen Dairemizin ilk derece mahkemesi sıfatıyla verdiği 24.04.2017 tarih, 2015/3 Esas 2017/3 sayılı kararında; “ByLock iletişim sisteminin FETÖ/PDY silahlı terör örgütü mensuplarının kullanmaları amacıyla oluşturulan ve münhasıran bu suç örgütünün bir kısım mensupları tarafından kullanılan bir ağ olması nedeniyle örgüt talimatı ile bu ağa dahil olunduğunun ve gizliliği sağlamak için haberleşme amacıyla kullanıldığının her türlü şüpheden uzak, kesin kanaate ulaştıracak teknik verilerle tespiti halinde kişinin örgütle bağlantısını gösteren bir delil” olacağının kabul edildiği gözetilerek;
ByLock kullanıcısı olduğunu kabul etmeyen sanığın, ByLock uygulamasını kullandığının kuşkuya yer vermeyecek şekilde teknik verilerle tespiti halinde, bu delilin suçun sübutu açısından belirleyici nitelikte olması karşısında;
A)Sanık ..."e ait olduğu belirtilen 161182 ID numaralı ayrıntılı ByLock tespit ve değerlendirme tutanağı ile sanığın ihraç edilmeden önce polis memuru olarak görev yaptığı nazara alınarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosunun 18.04.2017 tarih ve 2017/68532 sayılı soruşturması kapsamında ele geçirilen FETÖ/PDY emniyet mahrem yapılanmasına ilişkin dijital verilerin incelenmesi sonucunda düzenlenen veri inceleme raporunun getirtilip değerlendirilmesi, ayrıca;
UYAP"ta bulunan örgütlü suçlar bilgi havuzunda sanıkla ilgili araştırma yapılarak hakkında herhangi bir şüpheli beyanı bulunup bulunmadığı araştırılarak var ise getirtilip duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırmayla yazılı şekilde karar verilmesi,
B)Sanık ... Alp Yaşar"a ilişkin olarak da, istinaf aşamasından sonra dosya içerisine geldiği anlaşılan ve sanığın ByLock programını kullandığını gösteren ByLock tespit ve değerlendirme tutanağının CMK 217. maddesi uyarınca duruşmada sanık ve müdafiine okunup diyecekleri sorulduktan sonra bir karar verilmesi gerekirken yetersiz belgelere dayanılarak eksik araştırma neticesinde yazılı şekilde mahkumiyete yönelik hüküm kurulması,
Kanuna aykırı, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, tutuklu sanıkların tutuklulukta geçirdiği süre, atılı suç için kanun maddelerinde öngörülen ceza miktarı ve bozma nedeni gözetilerek tutukluluk halinin devamına, 28.02.2019 tarihinde yürürlüğe giren 20.02.2019 tarih ve 7165 sayılı Kanunun 8. maddesiyle değişik 5271 sayılı Kanunun 304. maddesi uyarınca dosyanın Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin Adana Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 06.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.