3. Hukuk Dairesi 2017/7827 E. , 2017/18433 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kiralananın tahliyesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, dava konusu taşınmazı 20.02.2014 tarihinde satın aldığını, davalının taşınmazda 01.01.1993 başlangıç tarihli kira sözleşmesi ile kiracı olduğunu, 26.09.2014 tarihli ihtarname ile TBK"nın 347 maddesine göre kira sözleşmesinin 31.12.2014 tarihi itibariyle feshedileceğinin davalıya bildirildiğini, dava konusu taşınmazı kendi işyerini açmak için satın aldığını, 21.11.2014 tarihli ihtarname ile de ihtiyaç nedeniyle süre sonunda kiralananın tahliye edilmesinin davalıya bildirildiğini belirterek TBK"nın 347 maddesi gereği on yıllık uzama süresinin dolması ve işyeri ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, davacının ihtiyacının samimi olmadığını, eski malik ile 01.01.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesi düzenlendiğini beyanla davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davalının, dava konusu taşınmazda 01.01.1993 başlangıç tarihli kira sözleşmesine göre kiracı olduğu, en son 01.01.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesinin düzenlendiği, 01.01.2014 tarihinden itibaren kira akdinin süresiz hale geldiği, bu durumda işyeri ihtiyacına dayanarak tahliye davası açılabilmesi için kira sözleşmesinin bitim tarihinden en az 3 ay önce davalıya ihtarın tebliğ edilmesi gerektiği halde bu ihtarın 3 aydan daha az bir süre içinde 01.12.2014 tarihinde tebliğ edildiği, bu nedenle işyeri ihtiyacı nedeniyle tahliye davası açma şartının oluşmadığı, ayrıca 01.01.2014 tarihinden itibaren 10 yıllık süre dolmadan davanın açıldığı, 10 yıllık süre nedeniyle tahliye şartlarının da oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-)6098 sayılı TBK’nun 350/1. maddesi hükmüne göre ihtiyaç iddiasına dayalı olarak açılacak tahliye davalarının belirli süreli sözleşmelerde sürenin sonunda, belirsiz süreli sözleşmelerde bu kanunun 328. maddesinde fesih bildirimi için öngörülen sürelere uyularak belirlenecek tarihten başlayarak bir ay içinde açılması gerekir. TBK’nun 353. maddesi uyarınca kiraya veren, daha önce veya en geç davanın açılması için öngörülen sürede dava açacağını kiracıya yazılı olarak bildirmişse dava, bildirimi takip eden uzayan bir kira yılı sonuna kadar açılabilir. Dava açma süresi kamu düzenine ilişkin olup, davalı ileri sürmese bile mahkemece kendiliğinden göz önünde bulundurulması gerekir.
Hükme esas alınan 01.01.2013 başlangıç tarihli kira sözleşmesi 1 yıl sürelidir. Kiralananın konut ve çatılı işyeri kirasına ilişkin hükümlere tabi olması nedeniyle TBK 347. maddesi uyarınca kira sözleşmesi yenilenerek, davanın açıldığı tarihine nazaran 01.01.2015 tarihinde dönem sona ermiştir. Dava, kira sözleşmesinin sona erdiği tarihten itibaren bir aylık süre içerisinde 26.01.2015 tarihinde süresinde açılmıştır. Dava süresinde açılmış olduğundan Mahkemece taraf delilleri toplanarak işin esasının incelenmesi gerekirken kira sözleşmesinin belirsiz hale geldiği ve davanın süresinde açılmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 428.maddesi uyarınca davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 28.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.