Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5546
Karar No: 2021/3807
Karar Tarihi: 07.06.2021

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/5546 Esas 2021/3807 Karar Sayılı İlamı

14. Hukuk Dairesi         2018/5546 E.  ,  2021/3807 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 30.04.2012 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde tazminat talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine; ek karar ile dosyanın adli yardım konusunda bir karar verilmesi ve temyiz incelemesinin değerlendirilmesi hususunda Yargıtaya gönderilmesine dair verilen 26.11.2018 tarihli ek kararın süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil mümkün olmadığı takdirde alacak istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davalılardan ... aleyhine açılan davanın, pasif husumet ehliyeti bulunmadığından reddine; diğer davalı ... aleyhine açılan davanın kabulüne, 80.000,00TL"nin, dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
    Davalı ... 22.03.2016 havale tarihli dilekçesiyle iadeyi muhakeme ve davanın reddini, 05.12.2017 havale tarihli dilekçesiyle adli yardım talebi ile birlikte kısmi kesinleşme ve kısmi temyiz talep etmiştir.
    Mahkemece 26.11.2018 tarihli ek karar ile dosyanın adli yardım konusunda bir karar verilmesi ve temyiz incelemesinin değerlendirilmesi hususunda Yargıtaya gönderilmesine karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere adli yardıma ilişkin usul ve esaslar 6100 sayılı HMK’nın 334 ila 340. maddelerinde düzenlenmiş olup 336/3. maddesinde adli yardım talebinin kanun yollarına başvuru sırasında Yargıtaya da yapılabileceği belirtilmiş, 337/1. maddesinde de duruşma yapılmaksızın istem hakkında bir karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır. Dolayısıyla, ...’nin adli yardım talepleri hakkında temyiz incelemesini yapacak daire tarafından bir karar verilecektir.
    Davalı ...’nin adli yardım istemi hakkında HMK’nın 336/3 maddesi uyarınca Dairemizce bir karar verilmesi gerektiğinden adli yardım isteminin incelenmesine geçildi:
    Davalı ... kendisinin ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin temyiz harç ve giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olduğu kanaatine varıldığından, başka bir deyişle HMK’nın 334/1. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleştiği anlaşılmakla, davalı ...’nin adli yardım isteminin kabulüne karar verilerek davalı ...’nin temyiz itirazlarının incelemesine geçildi:
    Yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmesi ile mümkündür. Kişinin, hangi yargı merciinde duruşmasının bulunduğunu, hakkındaki iddia ve isnatların nelerden ibaret olduğunu bilebilmesi, usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir.
    Savunma hakkı, Anayasanın 36. maddesi ile güvence altına alınmış olup, 6100 sayılı HMK’nın 27. maddesinde de “Hukuki dinlenilme hakkı” başlığı altında ayrıca düzenlenmiştir. Hakim, tarafları dinlemeden veya iddia ve savunmalarını bildirmeleri için kanuna uygun biçimde davet etmeden hükmünü veremez. Buna göre hakim iddia ve savunma haklarını kullanabilmeleri için tarafları duruşmaya çağırmak zorundadır. Bu bakımdan davetin ve bunun yazılı şeklinin (davetiyenin) davadaki önemi büyüktür. Esasen, taraf teşkilinin sağlanması Anayasanın 90/son maddesi delaletiyle AİHS’nin 6. maddesi hükmü uyarınca adil yargılanma hakkının da bir gereğidir.
    Dava dilekçesinin tebliği ile davalı savunma hakkını kullanma olanağını kazanır ve cevap süresi işlemeye başlar. Esasa ve usule ilişkin savunma ve delillerini, dava dilekçesinin içeriğine göre ileri sürebilmesi için dava dilekçesinin tebliği zorunludur.
    Öte yandan, tebligatın nasıl ve kimlere yapılacağı adres araştırması ve tespitin yöntemi 7201 sayılı Tebligat Kanununda gösterilmiş, 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 48 ve devamı maddelerinde de adres bilgilerinin tutulması, güncellenmesi ve kullanılması ile ilgili hükümler öngörülmüştür.
    Öncelikle, yasaya uygun biçimde taraf teşkilinin tamamlanmasından sonra işin esasına girilmesi, deliller toplanarak bir sonuca ulaşılması asıldır. Değinilen işlemler nedeniyle tebligat bilgilendirme yanında, belgelendirme özelliği de bulunan bir usuli işlemdir. Tebliğ ile ilgili, Tebligat Kanunu hükümleri şeklidir. Bu nedenle, tebligata ilişkin yasal hükümlerin gözden uzak tutulmaması ve uygulanması zorunludur.
    Somut olayda, davalılardan ... adına çıkarılan dava dilekçesi tebliği komşu ..."in muhatabın pazarda olduğunu bildirmesi üzerine 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21/1. maddesine göre tebliğ yapılmış olduğu kabul edilmişse de kolluk tarafından düzenlenen 07.09.2017 tarihli tutanakta ...’in belirtilen adreste oturmadığı ve davalının komşusu olmadığı anlaşıldığından mahkemece HMK m. 27 gereğince hukuki dinlenilme hakkına aykırı olarak davalı ..."nin savunma hakkı kısıtlanarak yargılama yapılması ve hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı ..."nin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.06.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi