Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/15703 Esas 2020/929 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/15703
Karar No: 2020/929
Karar Tarihi: 04.03.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/15703 Esas 2020/929 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2016/15703 E.  ,  2020/929 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Yargıtay bozma ilamında özetle; "yapılan araştırma ve incelemenin hüküm vermek için yeterli olmadığı belirtildikten sonra, 3 kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu, mahalli bilirkişiler ve taraf tanıklarının katılımı ile yeniden keşif yapılarak, zilyetlikle iktisap koşullarının davacı lehine oluşup oluşmadığının belirlenmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 251 ada 8 parsel sayılı taşınmazın davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ..., davalı Hazine vekili, davalı ... vekili ile davalı ... ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmaz üzerinde davacı yararına zilyetlikle kazanım şartlarının oluştuğu kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmaza ilişkin olarak dosya içerisinde bulunan ve davacı tarafça itiraz edilmeyen jeoloji bilirkişisi ve ziraat mühendisi bilirkişi tarafından hazırlanan 02.04.2013 havale tarihli bilirkişi raporunda, taşınmaz üzerinde kendiliğinden yetişen 40 yaşlarında 1 adet çam ağacının bulunduğu ve insan eliyle açılmış suyolu olduğu rapor edilmiş, Yargıtay bozma ilamı sonrası yapılan yargılama sürecinde dosyaya sunulan 23.12.2015 tarihli ziraat bilirkişi kurulu raporunda da, uydu görüntüleri ile bozma öncesi yapılan keşifteki incelemeler dikkate alındığında taşınmazın 2013 tarihine kadar tarımsal faaliyet yapılmayan, üzerinde çalılık ve çınar ağacı bulunan, suyolu açık hali arazi niteliğinde olduğu hususu açıkça belirtilmiştir. Buna göre, bozma ilamı öncesi ve bozma ilamı sonrası alınan bilirkişi raporları ve raporlara ekli fotoğraflardan, dava konusu taşınmazın çalılık vasfında olduğu, bozma ilamından sonra taşınmaz üzerindeki çınar ağacının kesildiği, çalıların temizlendiği ve taşınmazın sürüldüğü anlaşılmaktadır.
    Hal böyle olunca; 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. maddesinde öngörülen zilyetlikle mülk edinme koşullarının davacı lehine gerçekleşmemiş olması nedeniyle, Mahkemece davanın davacının davasının reddine karar verilmesi gerekirken, dosya içerisindeki ziraat bilirkişi raporları, fotoğraflar ve uydu görüntüleri gibi bilimsel ve teknik verilere aykırı değerlendirmelerde bulunularak ve soyut içerikli yerel bilirkişi ve tanık sözlerine itibar edilerek yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacı ..."a, davalı ... ve ... ..."na iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere,04.03.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.