Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/9191
Karar No: 2022/3314
Karar Tarihi: 24.02.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/9191 Esas 2022/3314 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacıların oğlu/ağabeyi bir trafik kazasında hayatını kaybetmiştir. Davacılar, kusur oranı %100 olan araç sürücüsüne ve araç sahibine karşı destekten yoksun kalma ve manevi tazminat talep etmiştir. Mahkeme, tazminatın bir kısmını kabul etmiş, ancak Yargıtay bozma kararı vermiştir. Yapılan inceleme sonucunda, manevi tazminatın miktarının düşük olduğu, hatır taşıması nedeniyle yapılan indirimin oranının yanlış belirlendiği ve vekalet ücretlerinin yanlış hesaplandığı tespit edilmiştir. Bu nedenle, davacıların temyiz itirazı kabul edilmiş ve kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Borçlar Kanunu'nun 45/2. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 53/3.) maddesi: Destekten yoksun kalma tazminatı istemi
- Borçlar Kanunu'nun 52. maddesi (818 sayılı BK 44): Hatır taşımaları nedeniyle tazminat indirimi yapılabilmesi hakkında düzenleme
- Borçlar Kanunu'nun 43. ve 44. maddeleri: Hakkaniyet ve takdiri indirimler hakkında düzenlemeler
4. Hukuk Dairesi         2021/9191 E.  ,  2022/3314 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen kararın süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacılar vekili, müvekkillerinin oğlu/ağabeyi olan ... , davalı ...'ın yönetimindeki davalı ...’e ait davalı ... şirketine zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi ile sigortalı araçta yolcu olarak bulunmakta iken 26/06/2012 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda yaşamını yitirdiğini, kazanın meydana gelmesinde araç sürücüsü ...'ın %100 oranında kusurlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile davacılar anne ve babanın her biri için 500,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... yönünden başvuru tarihi olan 14/08/2012 tarihinden itibaren, diğer davalılar ... ve ... yönünden kaza tarihi olan 26/06/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan müştereken ve müteselsilen tahsilini, davacılar anne ve babanın her biri için 25.000,00 TL , davacı kardeş için 15.000,00 TL olmak üzere toplam 65.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar ... ve ...' den müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiş; 08/06/2015 tarihli ıslah dilekçesi ile maddi tazminat taleplerini yükseltmiştir.
    Davalı ..., davaya cevap vermemiş; davalılar ... ve ... vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
    Yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne dair verilen hüküm, davacılar vekilinin temyizi üzerine, Dairemizin 11/12/2018 gün ve 2016/3282 E. 2018/11998 K. sayılı ilamı ile dava ticari dava olmakla Asliye Ticaret Mahkemesi görev alanı içinde bulunduğundan usul yönünden bozulmuştur. Mahkemece, uyulmasına karar verilen bozma ilamı, toplanan delillere göre; davacı ... için 47.347,32 TL, davacı ... için 50.544,34 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... yönünden 13/11/2012 tarihinden diğer davalılar yönünden kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile tüm davalılardan müştereken ve müteselsilen, davacı ... için 18.000,00 TL, davacı ... için 18.000,00 TL, davacı ... için 11.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faizi ile tüm davalı gerçek kişilerden müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre davacılar vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazının reddi gerekmiştir.
    2-) Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınlarının, 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 45/2. (6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 53/3.) maddesi gereği, destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Manevi tazminat zenginleşme aracı olmamakla beraber, bu yöndeki talep hakkında hüküm kurulurken olay sebebiyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amaçlanmalı ve bu sebeple tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli de göz önünde tutularak, hak ve nasafet kuralları çerçevesinde bir sonuca varılmalıdır. Zira, M.K'nun 4. maddesinde, kanunun takdir hakkı verdiği hallerde hakimin hak ve nasafete göre hükmedeceği öngörülmüştür.
    Yukarıda belirtilen hususlar dikkate alındığında, davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulüyle davacılar için takdir olunan manevi tazminatın düşük olduğu görülmüş ve hakkaniyete uygun bir manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın davacılar yararına bozulması gerekmiştir.
    3-) Dosya içeriğinden müteveffanın davalı ... tarafından hatır için taşındığı sabittir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 52. maddesine (818 sayılı BK 44) göre zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.
    Hatır taşımaları bir menfaat karşılığı olmadığı cihetle bu gibi taşımalarda mülga 818 Sayılı BK 43 maddesi uyarınca tazminattan uygun bir indirim yapılması gerek öğretide gerekse Yargıtay İçtihatlarında benimsenmiş ve yerleşmiş bulunmaktadır. Hakim tazminattan mutlaka indirim yapmak zorunda değilse de indirim yaptığı takdirde indirim oranını objektif ölçüler içinde takdir etmek zorundadır.
    Somut uyuşmazlıkta, mahkemece açıklanan ilkelere ve Yargıtayca da benimsenen oranlara göre fazla olacak şekilde hatır taşıması nedeni ile %25 oranında indirim uygulanmıştır. Hatır taşıması nedeni ile %20 oranında indirim yapılmak suretiyle hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    4-) Davacılar, ihtiyari dava arkadaşı olup kabul edilen maddi ve manevi tazminat yönünden her bir davacı yararına ayrı ayrı vekâlet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı olduğu şekilde hükmedilen toplam maddi tazminat ve toplam manevi tazminat tutarları üzerinden tek vekâlet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
    5-)Yasal, BK'nın 43. ve 44. maddesinden kaynaklanan hakkaniyet ve takdiri indirimler nedeniyle, davanın kısmen kabul edilmesi halinde indirimden dolayı reddedilen kısım yönünden davalı yararına vekalet ücreti taktir edilemeyeceği göz önüne alınması gerekirken yazılı olduğu şekilde davalı yararına hatır taşınması nedeniyle yapılan indirimden dolayı reddedilen kısım için vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3), (4) ve (5)numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 24/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi