Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/2358 Esas 2016/5701 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2358
Karar No: 2016/5701
Karar Tarihi: 10.05.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/2358 Esas 2016/5701 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/2358 E.  ,  2016/5701 K.
"İçtihat Metni"


Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalılar vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.11.2015 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalılar vekili Av. ... geldiler. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra eksiklik nedeniyle iade edilen dosya ikmal edildikten sonra dosya incelendi gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, müvekkili ile davalı ..."ın boşandıklarını boşanma davası sırasında dava konusu araçları ve şirket hissesini takipleri sonuçsuz bırakmak için muvazaalı olarak diğer davalı kardeşine devrettiğinden, satışın BK"nun 19.maddesi gereğince iptalini istemiştir.
Davalılar vekili, davacının bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmadığını, çünkü davacının bir alacağı olmadığını, müvekkillerinden ...."ın piyasaya borcu olduğundan hisselerini satmak zorunda kaldığını haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece,dava konusu araçların dava dışı şahıslar adına kayıtlı olması nedeni ile araçlar yönünden davanın reddine, ancak davacı ve davalı ..."ın evli iken eşe müessin fiil suçunu 28.03.2010 tarihinde işlediği boşanma davasının 30.03.2010 tarihinde açıldığı ve şirket hisselerinin bu aşamadan sonra kardeşine devrettiğinden ve bedel karşılğı olduğu ispatlanmadığından bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava BK"nun 19.maddesine dayalı olarak açılan muvaazalı işlemin iptaline ilişkindir.
İster İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali davalarında olsun isterse BK"nun 19.maddesine göre açılmış muvazaaalı işlemin iptali istemine ilişkin davalar olsun davanın görülebilmesi için davacının bir alacağının bulunması gerekir.
Somut olayda, taraflar arasında görülen ve kesinleşen boşanma davasında davacı lehine mali haklara hükmedilmediği ve davacı tarafından açılmış bir katkı payı alacağı davasının da bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece, davanın ön koşul yokluğundan reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 10.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.