Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/7542
Karar No: 2020/19646
Karar Tarihi: 22.12.2020

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2020/7542 Esas 2020/19646 Karar Sayılı İlamı

9. Hukuk Dairesi         2020/7542 E.  ,  2020/19646 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkili davacının 25.11.2000-31.08.2011 tarihleri arasında davalı bünyesinde yasaya aykırı alt işverenlik ilişkilerinin kurulduğu değişen şirketler nezdinde çalıştığını, ancak gerçekte davalı şirket yanında ve görevlendirdiği çalışanların denetimi ve planlaması altında davalının kadrolu işçileri ile aynı işte çalıştığını, davalının kadrolu işçilerle aynı mekânlarda aynı işi yapmasına rağmen, Alt İşveren Yönetmeliğine aykırı ve muvazaalı şekilde alt işverenlik ilişkisi kurduğu şirketlerin sigortalısı olarak çalıştırıldığını ve iş sözleşmesinin haksız olarak sona erdirildiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti alacağıi ilave tediye ücreti alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının davacının davalı şirketin işçisi olmadığını, davanın husumet yönünden reddinin gerektiğini, Çalışma Ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Teftiş Kurulu Başkanlığınca düzenlenen müfettiş raporuna karşı açılan davanın tespit niteliğinde olduğunu, bu karara dayanarak davacının ilave tediye alacağı talep etmesinin mümkün olmadığını beyanla davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz Başvurusu:
    Karar, davalı vekili tarafından yasal süresi içerisinde temyiz edilmiştir
    Gerekçe:
    Anayasanın 141. maddesinde, her türlü yargı kararlarının gerekçeli olarak yazılacağı açıklanmış, aynı zorunluluk 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesinde de düzenleme altına alınmıştır. Anılan kanuni düzenlemede hakimin, uyuşmazlık konusu olan olay hakkında tüm kanıtları toplaması, tartışması, bu kanıtlardan hangilerine itibar edilmediğini, hangilerini üstün tuttuğunu dayanaklarıyla birlikte değerlendirdikten sonra bir sonuca varmasının zorunlu ve gerekli olduğu vurgulanmıştır. Böyle bir yöntemin izlenmesi durumunda ancak kararın gerekçeli olduğu kabul edilebilir. Hükmü kuran hakimin böyle bir yöntemi izlemesi halinde maddi olgularla hüküm fıkrası arasında bir bağlantı kurulmuş olabilecektir. Ayrıca gerekçe sayesinde kararın doğruluğu denetlenmiş, davanın yanları tatmin ve inandırılmış olacaktır. Tüm bunlardan başka ve en önemlisi adil bir yargılamanın yapıldığı sonucuna varılacaktır.
    Somut olayda, mahkemece, iddia, savunma ve taraf delilleri tartışılmayarak herhangi bir değerlendirme yapılmamış, varılan sonuçta hangi delillere neden üstünlük tanındığı açıklanmamış, davacının değişen alt işverenler nezdinde gerçekleşen çalışma süresinden davalı şirketin ne surette sorumlu tutulduğu hususunda da herhangi bir gerekçeye yer verilmemiştir. Bu durum, Anayasanın 141. maddesi ve 6100 sayılı Kanun"un 297. maddesi amir hükümlerine aykırıdır. Diğer taraftan, hükmün gerekçe kısmında davacının hizmet süresinin 04.09.2008-31.08.2011 tarihleri arasında 8 yıl 4 ay 18 gün olduğu belirtilmiş olup, dosya içeriğinde yer alan 24.09.2014 tarihli ilk bilirkişi raporuna göre, kabule konu bu süre için hesaplanan kıdem tazminatı tutarı 14.636,502 TL’dir. Ancak, belirtilen tarihler arasındaki süre hatalı hesaplandığı gibi, itiraz üzerinen düzenlenen 24.10.2015 tarihli ikinci bilirkişi raporunda 9 yıl 11 ay 4 gün olarak yeniden belirlenen hizmet süresi üzerinden hesaplanan 17.202,55-TL tutarındaki kıdem tazminatı alacağının, bu kere gerekçe ile çelişki oluşturacak biçimde hüküm altına alınması da isabetsiz olmuştur.
    Keza, dosya içeriğinde davacının çalışma kaydının bulunduğu şirketler ile davalı şirket arasında akdolunan hizmet alım sözleşmelerinin bulunamadığının tespiti üzerine, Dairemizin 22.09.2020 tarihli Geri Çevirme kararı ile eklerin istem konusu yapıldığı, ancak, mahkemece temyiz formuna not şeklinde bir şerh düşülüp, dosyaya ait bir ek bulunmadığı belirtilerek dosyanın iade edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, incelenmesi gereken ilgili sözleşme ve belgeler temin edilmeden eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmesi de hatalı olmuştur. Her ne kadar, ... 1. İş Mahkemesi’nin 2011/681 Esas sayılı dava dosyasında, davalı şirket ile hizmet alımı yapılan dava dışı şirketler arasındaki ilişkinin muvazaaya dayalı olduğu yönündeki Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, İş Teftiş Kurulu Başkanlığınca düzenlenen 10.05.2011 tarihlî ve 7457 sayılı rapora itiraz davası reddedilmiş ise de, hangi dönem için yapılan hizmet alımı sözleşmelerinin muvazaalı olduğu karardan tam olarak anlaşılamamaktadır. Şu halde, mahkemece yapılması gereken iş, davacının uyuşmazlık konusu dönemde hangi işverenler nezdinde çalıştığının tespit edilerek, tespit olunan bu işveren şahıs veya şirketler ile davalı şirket arasında hizmet alımı hususunda herhangi bir sözleşme akdedilip akedilmediğinin araştırılması, varsa sözleşmelerin dosyaya getirtilmesi ve neticede davacının çalışmasınının davalıya ait işyerinde gerçekleşip gerçekleşmediğinin ve davalı şirketin sorumluluğunun bulunup bulunmadığı tüm dosya kapsamı ve delil durumuna göre karar yerinde yöntemince değerlendirilerek gerekçeli bir şekilde hüküm tesis edilmesidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik dosya içeriği ile gerekçesiz bir şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozma sebebidir.
    SONUÇ:
    Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 22.12.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi