Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/15222 Esas 2016/5692 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/15222
Karar No: 2016/5692
Karar Tarihi: 10.05.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/15222 Esas 2016/5692 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2014/15222 E.  ,  2016/5692 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili, müvekkilinin davalı ..."dan boşandıklarını, boşanma davası sırasında verilen tedbir kararının karardan hemen sonra kaldırlarak dava konusu taşınmazın muvazaalı olarak diğer davalı ..."e devrettiğinden bu muvazaalı işlemin iptaline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar vekili, bedel karşılığında satışın yapıldığını muvazaanın söz konusu olmadığını, ödemelerin ... ile yapıldığını ve müvekkili ..."ın bu para ile davacının avukatlık parasını ödediğini haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuşlardır.
    Mahkemece, toplanan delillere göre satışın muvazaalı olmadığı, ödemelerin ...aracılığı ile ödendiği ve taşınmazdaki kiracının kira paralarını davalı ..."e ödediği dolayıs ile satışın gerçek olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava TBK"nun 19.maddesi gereğince muvazaa hukuksal nedenine dayalı iptal istemine ilişkindir.
    Kural olarak 3.kişiler, danışıklı işlem nedeniyle hakları zarara uğratıldığı takdirde tek taraflı veya çok taraflı olan bu hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilir. Çünkü danışıklı bir hukuki işlem ile 3.kişilere zarar verilmesi onlara karşı işlenmiş bir haksız eylem niteliğindedir. Ancak 3.kişinin danışıklı işlem ile haklarının zarar uğratıldığının benimsenebilmesi için onun danışıklı işlemde bulunandan alacaklı olması ve danışıklı işlemin alacağının ödenmesini önlemek amacıyla yapılmış bulunması gerekir.

    Davacının bu davadaki amacı alacağını tahsil edebilmek için muvazaa nedeniyle temelde geçersiz olan işlemin hükümsüzlüğünü sağlamaktır.
    Somut olayda, davacı ve davalılardan....Asliye Hukuk Mahkemesinin 288/104 Esas ve 2009/400 Karar sayılı dosyası ile boşandıkları, boşanma kararı ile birlikte davacı lehine maddi -manevi tazminat ve nafaka alacağına hükmedildiği, kararın kesinleştiği ve alacağın Karadeniz Ereğlisi 1.İcra Müdürlüğünün 2012/1548 sayılı dosyasından takibe konulduğu anlaşılmaktadır.
    Dava konusu taşınmaz, karardan sonra takipten hemen önce 01.03.2012 tarihinde 1/2 hisse olarak borçlu konumunda olan davalı ... tarafından diğer davalıya satılmıştır. Davalılar aynı belde de mukim olup, davalı ..."in borçlu...ın eşinden boşandığını ve vekillik ücreti borcunun bulunduğunu, taşınmazın iştirak halinde 1/2 hissesinin davacı eşe ait olduğunu bilerek satın aldığı dosya kapsamı ile sabittir. Taşınmazın 1/2 iştirak halinde hisseye sahip boşanılan eşden habersiz olarak satışının davacıdan mal kaçırma amacı ile muvazaalı olarak yapıldığının kabulü gerekir.
    Mahkemece,bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak davacının davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 10.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verilmiştir.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.