Esas No: 2021/22798
Karar No: 2022/4355
Karar Tarihi: 10.03.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/22798 Esas 2022/4355 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davanın temyiz sürecinde yapılan incelemede, sanığın öğrenme üzerine yaptığı temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenmiş ancak hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçları yönünden CMK'nın 231. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı karar yerinde tartışılmadığı için karar bozulmuştur. Hırsızlık suçunun teşebbüste kalması nedeniyle zarardan bahsedilemeyeceği, konut dokunulmazlığının ihlali suçunun ise zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı belirtilmiştir. Kanun maddeleri: Tebligat Kanunu'nun 21/1., 21/2., 23/1-8, 35. maddeleri, Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi, CMK'nın 231. maddesi, CMK'nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendi.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet, temyizin reddi
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanık yokluğunda verilen kararın kendisine tebliğ edilmediğini söyleyerek eski hale getirme ve temyiz talebinde bulunmuş olup, temyiz dilekçesi ve eski hale getirme talepli istemin birlikte verilmesi halinde, karar verme yetkisinin Yargıtay'ın ilgili dairesi olduğu dikkate alındığında mahkemenin 26.12.2016 tarihli ek kararın yok hükmünde olduğu; sanığın yokluğunda verilen 02/12/2010 tarihli kararın tebliği için adı geçenin bilinen en son adresi esas alınarak Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre normal tebligat çıkarılıp, çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, aynı Kanun'un 21/2. maddesi uyarınca adres kayıt sistemindeki adres bilinen en son adres olarak kabul edilerek, merci tarafından, tebligata, Tebligat Kanunu'nun 23/1-8 ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi hükümlerine göre, “Tebligat çıkarılan adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olduğundan, tebliğ imkansızlığı durumunda, tebligatın, Tebligat Kanunu'nun 21/2. maddesine göre bu adrese yapılması” gerektiğine dair şerh düşülerek tebliğ işlemlerinin tamamlanması ve yine Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebliğin usulüne uygun olarak yapılabilmesi için daha önce aynı adrese kanunun gösterdiği usullere göre bir tebligat yapılmış olması ve sanığın adres kayıt sisteminde adresinin de bulunmaması gerekirken, ilk olarak sanığın bildirdiği adrese Tebligat Kanunu’nun 21/1. maddesine göre tebligat yapıldığı, bu adresten tebligatın muhatap adresten ayrıldığından bahisle tebligatın iade gelmesi üzerine aynı adrese Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre tebligat yapıldığının anlaşılması karşısında yapılan gerekçeli karar tebliği işlemlerinin geçersiz olduğundan eski hale getirme isteminin kabulü ile sanığın öğrenme üzerine yapmış olduğu 22/12/2016 havale tarihli temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;
Sanığın evin eklentisi niteliğinde olan balkona çıkıp, kapıyı açmaya çalıştığı olayda, konut dokunulmazlığının ihlali suçu tamamlandığı halde 5237 sayılı TCK'nın 35. maddesinin uygulanması suretiyle eksik ceza tayin edilmesi, karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03/02/2009 tarih ve 2008/11-250, 2009/13 sayılı kararında da belirtildiği üzere hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesinin objektif koşullarından birisi de suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tamamen giderilmesi olduğu, ancak herhangi bir zararın doğmadığı veya zarar doğurmaya elverişli bulunmayan suçlar yönünden bu koşulun aranmayacağı, hırsızlık suçunun teşebbüste kalması nedeniyle zarardan bahsedilemeyeceği, konut dokunulmazlığının ihlali suçunun ise zarar doğurmaya elverişli suçlardan olmadığı anlaşıldığından, sanığın adli sicil kaydında bulunan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının CMK'nın 231. maddesinin uygulanmasına engel teşkil etmemesi ve CMK'nın 231. maddesinin 6. fıkrasının (b) bendinde belirtilen sanığın “kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları göz önünde bulundurularak yeniden suç işlemeyeceği hususunda kanaate varılması” koşulunun da hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından hükmedilen hapis cezalarının ertelenmesine dair “suç işlendikten sonra sanığın yargılama sürecindeki davranışları nazara alındığında cezasının ertelenmesi halinde tekrar suç işlemeyeceği konusunda mahkememizde kanaat oluştuğundan” şeklindeki gerekçeye göre oluştuğu anlaşılmakla, sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçları yönünden CMK'nın 231. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun karar yerinde tartışılmaması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 10.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.