Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7160
Karar No: 2016/7363

4208 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/7160 Esas 2016/7363 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Yargıtay 19. Ceza Dairesi, yapılan incelemeler sonucunda sanıkların, sahte gümrük giriş beyannameleri ile kaçakçılık ve sahtecilik suçlarını işlediklerini ve bu suretle haksız kazanç elde ettiklerini iddia etse de, sanıkların eylemlerinin karapara aklama suçunu oluşturup oluşturmadığının irdelenmesi gerektiği sonucuna varmıştır. Karapara aklama suçunun oluşabilmesi için, 4208 sayılı Kanun'un 2/a madde ve fıkrasında sayılıp öncül suç olarak nitelendirilen fiillerin işlenmesi sonucu elde edilen paranın meşruiyet kazandırılması amacıyla değerlendirilmesi gerekmektedir. Dosyada yer alan incelemeler sonucunda, sanıkların öncül suç olarak işledikleri kaçakçılık ve sahtecilik suçları sonucu elde ettikleri paranın aklanması işlemini gerçekleştirdikleri tespit edilememiştir. Bu nedenle, eksik kovuşturma sonucu sanıkların suçlu bulunması hatalıdır. Mahkeme kararında bahsi geçen kanun maddeleri: 4208 Sayılı Kanun, 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'un 317. ve 321. maddeleri.
19. Ceza Dairesi         2015/7160 E.  ,  2016/7363 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 4208 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Beraat

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    I- Şikayetçi ..... A.Ş vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
    Açılan kamu davasının niteliğine göre, suçtan doğrudan zarar görmeyen ..... A.Ş ..... Şube Müdürlüğünün davaya katılma ve hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, şikayetçi vekilinin temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
    II- Katılan vekilinin temyiz isteminin incelenmesine gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    ....A.Ş. ve ..... Ltd. Şti’nin kardeş kuruluşlar olup sanıklar ... ve ..."nun bu iki şirketin hisselerine ve temsil yetkisine sahip oldukları, yine sanık ..."ın da ..... firmasını temsile birinci derece yetkili kişisi olduğu;
    İsmail ve ...’nun anılan firmalar adına ..."ın sahibi olduğu İsviçre’de kurulu bulunan .... isimli şirketinden değişik tarihlerde sahte oluşturulan gümrük giriş beyannameleri ile gerçek yaşlarından daha küçük gösterilmek suretiyle tekstil makineleri ithal ettikleri, ithal edilen makineleri FOB satış şeklinde almalarına rağmen beyannamelerde CİF satış olarak gösterip makinelerin değerini düşük göstermek ve navlun bedellerini beyan etmemek suretiyle gümrük kaçakçılığı yaptıkları ve ithalat bedellerinin şirket temsilcisi olan ... tarafından ... Şubesi aracılığıyla ...’da oturan ..."a havale edildiği iddialarıyla haklarında .... 1. ve 2. Ağır Ceza Mahkemeleri ile .... Asliye Ceza Mahkemesinde kamu davaları açıldığı, sanıkların sahte gümrük giriş beyannameleri ile kaçakçılık ve sahtecilik suçlarını işlemek suretiyle haksız kazanç elde ettikleri ve bu kazançlarının 4280 sayılı Kanun anlamında kara para olduğunun iddia edildiği olayda; öncelikle sanıkların eylemlerin 4208 sayılı Kanun kapsamında karapara aklama suçunu oluşturup oluşturmayacağının irdelenmesi gerekmektedir.
    4208 sayılı Kanun uyarınca karapara aklama suçunun oluşabilmesi için, anılan Kanun’un 2/a madde ve fıkrasında sayılıp öncül suç olarak nitelendirilen fiillerin işlenmesi suretiyle elde edilen paranın; elde edenlerce meşruiyet kazandırılması amacıyla değerlendirilmesi, bu yolla elde edildiği bilinen karaparanın başkalarınca iktisap edilmesi, bulundurulması, elde edenlerce veya başkaları tarafından kullanılması, kaynak veya niteliğinin veya zilyet ya da malikinin değiştirilmesi, gizlenmesi veya sınır ötesi harekete tabi tutulması veya bu hareketin gizlenmesi, yukarıda belirtilen suçların hukuki sonuçlarından failin kaçmasına yardım etmek amacıyla kaynağının veya yerinin değiştirilmesi veya transfer yoluyla aklanması gerekmektedir.
    Bu durumda öncül suçların işlenmesi sonucu elde edilen karapara, suçun unsurunu oluşturmaktadır.
    4208 sayılı Kanun kapsamında aklama suçunun unsurunu oluşturan karapara ancak bu kanunun yürürlüğe girmesinden sonra öncül suçların işlenmesi halinde bu niteliği taşıyacaktır.
    Sanıkların işledikleri öne sürülen ve öncül suç kapsamında bulundukları anlaşılan eylemler nedeniyle dosyada ve UYAP kayıtlarında yapılan incelemeye göre, ..... Ağır Ceza Mahkemesinin 2002/346 ve 341 Esas sayılı; .... Ağır Ceza Mahkemesinin 2002/306 Esas sayılı ve ...... Asliye Ceza Mahkemesinin 2001/545 ve 546 Esas sayılı dava dosyalarında sanıklar hakkında kaçakçılık ve sahtecilik suçlarından kamu davaları açıldığı anlaşılmaktadır.
    Karapara aklama suçundan açılan kamu davasında, unsur olan öncül suçun işlenip işlenmediğinin bu suç yönünden yargılama faaliyetinde bulunmayan hakim tarafından çözümü yani nisbi muhakeme, ancak öncül suçun yargılama yapılarak kanıtlanmasına olanak bulunmayan sanığın ölümü, zamanaşımı, kamu davasının açılmaması ve benzeri hallerle sınırlıdır.
    Somut olayda, öncül suçlardan olan kaçakçılık ve sahtecilik suçlarından açılan kamu davaları nedeniyle verilen kesinleşmiş kararların dosya arasında bulunmadığı ve anılan dosyalarda verilen kararların bir kısmının temyiz edilmesi üzerine kesinleşmediğinin anlaşılması karşısında,
    Sanıklar hakkında açılmış kamu davalarının akıbetlerinin araştırılması ile kesinleşip kesinleşmediklerinin belirlenmesi, davaların derdest olması halinde kesinleşmelerinin beklenmesi, kesinleşecek karar sonucuna göre öncül suçlardan beraat kararı verilmesi durumunda öncül suçların işlenmediğinin kabulü gerekeceğinden bu hususun ve mahkumiyet kararı verilmesi halinde öncül suçun işlendiğinin kabulü gerekeceğinden bu hükümlerin dikkate alınmasının gerektiği, zamanaşımı ya da başka bir nedenle düşme kararı verilmesi halinde ise nisbi muhakeme yoluyla suçun oluşup oluşmadığı belirlendikten sonra, öncül suçlara ilişkin davaların kesinleşmesinin beklenmesine ilişkin verilecek karar ile bu davaların sonuçlanmasına kadar geçecek sürelerde zamanaşımının duracağı da gözetilerek, sanıkların karapara aklama suçu yönünden olaydaki fonksiyonlarının belirlenmesinden sonra hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerekirken, eksik kovuşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması,
    Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 10/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi