14. Hukuk Dairesi 2014/2916 E. , 2014/4795 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Silivri 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 03/10/2013
NUMARASI : 2012/500-2013/323
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.08.2009 gününde verilen dilekçe ile önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 03.10.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı S.. N.. vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı, paydaşı olduğu 2655 parsel sayılı taşınmazda diğer paydaşlar M.. Ö.. ve S.. F.."in paylarını 27.07.2009 tarihinde 1750,00"şer TL toplam 3500,00 TL bedelle davalı S.. N.."ya sattıklarını, önalım hakkını kullanmak istediğini belirterek davalı adına kayıtlı payın iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
Davalı S.. N.., dava konusu hisseyi 27.000,00 TL bedelle satın aldığını, taşınmazın fiilen taksim edilerek kullanıldığını belirterek davanın reddini, kabul edilmediği takdirde gerçek satış bedeli olan 27.000,00 TL"nin ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, resmi akitte gösterilen bedel ile tapu harç ve masrafları toplamı olan 3.730,00 TL depo ettirilerek davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı S.. N.. vekili temyiz etmiştir.
1- Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre özellikle davalının akitteki bedelin muvazaalı olduğu yönündeki iddiasının satış akdinin tarafı olması nedeniyle dinlenmesi mümkün olmadığından davalı vekilinin aşağıdaki bendin dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması TMK’nın 2. maddesinde yer alan dürüst davranma kuralı ile bağdaşmaz. Kötüniyet iddiası 14.2.1951 tarihli ve 17/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.
Önalım davalarında fiili taksime değer verilmesi için taksimin yazılı olarak yapılması ya da taşınmazın çok sayıda paydaşının bulunması halinde tüm paydaşları tarafından fiilen kullanılan bölümlerin olması gerekmez. Davacının kullandığı ve davalıya pay satan kişilerin kullandığı ayrı ayrı bölümler var ise satıcı zamanında kullanıma karşı çıkmayan, o yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda pay satışı nedeni ile önalım hakkını kullanması Türk Medeni Kanununun 2. maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmayacağı kabul edilmektedir.
Somut olaya gelince, davalı tarafından fiili taksim savunmasında bulunulmuş ise de mahkemece bu hususta yeterli araştırma ve inceleme yapılmamıştır. Keşfe katılan bilirkişiler tarafından hazırlanan 09.12.2010 tarihli rapor ekindeki uydu fotoğrafından taşınmazın farklı amaçlarla kullanıldığı görülmektedir. Dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda davalı fiili taksim savunmasında bulunduğuna göre bu konuda davalının tüm delilleri toplanarak, dinlenmeyen tanıklarının beyanları alınarak, varsa davacı delilleri de toplanmak suretiyle taşınmazın kullanım durumu belirlenerek varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.
Eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bent uyarınca davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine 10.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.