Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/12785 Esas 2020/3350 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12785
Karar No: 2020/3350
Karar Tarihi: 04.06.2020

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/12785 Esas 2020/3350 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Hukuk Mahkemesinde açılan birleştirilmiş davalarda, davacılar mirasçılık belgesinin iptalini ve yeni mirasçılık belgesinin verilmesi talep etmiştir. Mahkeme, davayı kabul ederek mirasbırakanın mirasçılık belgesini düzenlemiştir. Ancak, davacılardan elde edilen delillerin yetersizliği nedeniyle verilen karar Yargıtayca bozulmuştur. Kararın bozulmasındaki nedenler arasında, mahkemenin delil toplama konusunda yetersiz kalması da yer almaktadır. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 30. maddesi, doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat edilebileceğini belirtmiştir. Mirasçılık durumu da her türlü delille kanıtlanabileceği kuşkusuzdur. Yukarıdaki nedenlerle yasaya aykırı ve eksik araştırmaya dayanan mahkeme kararı bozulmuştur. Sonuç olarak, davacıların temyiz itirazları kabul edilerek, hükmün bozulması kararlaştırılmıştır. Kararda geçen kanun maddeleri; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 297/2, madde 298/2 ve 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 30. maddesidir.
14. Hukuk Dairesi         2016/12785 E.  ,  2020/3350 K.

    "İçtihat Metni"

    14. Hukuk Dairesi
    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 16.05.2012 gününde birleştirilen dava davacısı tarafından ve davalılar aleyhine 22.06.2012 tarihinde verilen dilekçe ile mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesinin verilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 09.02.2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava ve birleşen dava, mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesi talebine ilişkindir.
    Davacılar vekili, 02.06.1931 tarihinde ölen mirasbırakan ...’in kendi altsoyu olmasına karşın kardeşi ...’nın altsoyuna pay verilen ... ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1224 Esas 2012/170 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesini istemiştir.
    Birleşen dava davacısı vekili, mirasbırakan İsmail’in kendi altsoyu olmasına karşın kardeşi ...’nın mirasçılarına pay verilen ... ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1224 Esas 2012/170 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesini istemiştir.
    Asıl ve birleşen dava davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkeme, davanın kabulüne karar vererek mirasbırakan ...’in mirasçılık belgesini düzenlemiştir.
    Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 297/2 uyarınca hükmün sonuç kısmında gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında: açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. Aynı Kanun madde 298/2 uyarınca gerekçeli karar ile tehfim edilen hüküm sonucunun çelişkili olamayacağı düzenlenmiştir.
    4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 30.maddesinde doğum ve ölümün nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunabileceği, nüfus kütüklerinde kayıt bulunmaması veya bulunan kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde gerçek durumun her türlü delille kanıtlanabileceği açıklanmıştır. Mirasçılığın her türlü delille kanıtlanabileceği kuşkusuzdur.
    Somut olayda, asıl davada mirasbırakan ...’in birleşen davada ise mirasbırakan İsmail‘in ... ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1224 Esas 2012/170 Karar sayılı mirasçılık belgelerinin iptali ile mirasbırakanların yeni mirasçılık belgelerinin verilmesi istenmiş ise de mirasbırakan İsmail’in mirasçılık belgesinin verilmesi talebi hakkında bir karar verilmemiştir.
    Öte yandan, ... ... 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2011/1224 Esas 2012/170 Karar sayılı mirasçılık belgesinin iptali ile mirasbırakan ...’in mirasçılık belgesinin düzenlenmesine yönelik karar verilmiş ise de iptal edilen mirasçılık belgesindeki aynı mirasçılara ve aynı miras paylarına hükmedilmiş ve gerekçe ile de çelişkili karar verilmiştir.
    Ayrıca, mirasbırakan İsmail’e ait nüfus kayıtları temin edilememiş ise de Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünden kayıtlar sorulmalı, birleşen dava davacısının delil sunması ve tanık dahil her türlü delileri toplanmalıdır. Sadece önceki mirasçılık belgesi ile yetinilerek karar verilmemesi gerekir.
    Davalılar savunmalarında davacının iddiasına konu mirasbırakanlar ile iptali talep olunan mirasçılık belgesindeki mirasbırakanların aynı kişiler olmadığını ve ... ili, ... ilçesi, ... Mahalle"sinde 1972 yılında kesinleşen kadastro tutanaklarında mirasbırakanlar ...ve ...’in bekar ve çocuksuz ölüp mirasçılarının tespit edilemediğinin yazılı olduğunu belirtmiş ise de bu hususta herhangi bir araştırma yapılmamıştır. Davalılardan bu konuda yeterli olacak şekilde tescil bilgileri temin edilerek taşınmazlara ilişkin kadastro tespit tutanaklarının getirtilmesi ve tutanaktaki beyanların mirasçılık durumuna etkisi incelenerek sağ iseler tutanak bilirkişilerinin de resen tanık sıfatı ile dinlenmesi gerekir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle yasaya aykırı ve eksik araştırmaya dayanan mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.06.2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.