Esas No: 2021/187
Karar No: 2021/561
Karar Tarihi: 06.04.2021
BAM Hukuk Mahkemeleri Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 22. Hukuk Dairesi 2021/187 Esas 2021/561 Karar Sayılı İlamı
T.C. ANKARA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ BAM 22. HUKUK DAİRESİ
T.C.
A N K A R A
B Ö L G E A D L İ Y E M A H K E M E S İ
22. H U K U K D A İ R E S İ
...
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : ANKARA 8. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/07/2017
ESAS-KARAR NO : ...
KARAR TARİHİ : 06/04/2021
YAZILDIĞI TARİH : 04/05/2021
Taraflar arasında yukarıda bilgileri belirtilen kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 352.maddesi uyarınca, yapılan ön inceleme sonucu, istinaf dilekçesinin süresi içinde verildiği ve eksiklik bulunmadığı anlaşıldığından inceleme aşamasına geçilmiştir. İncelemenin duruşmalı yapılmasına karar verildi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ
İDDİANIN ÖZETİ
Davacı vekili dava dilekçinde özetle; taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince davalının, dava dışı ...'a sattığı ürünlerden belirli oranda bedeli davacıya ödemek zorunda olduğunu ancak davalının bu bedeli zamanında ödemediğini ve sözleşme gereği cezai şart ödemek zorunda olduğunu, bunun üzerine başlatılan icra takibine davalı tarafça haksız olarak itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
SAVUNMANIN ÖZETİ
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın talep etmiş olduğu son aya kadar gecikme durumunda cezai şart talep etmediğini, buna rağmen son aya ilişkin cezai şart talebinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ
Mahkemece, taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre davacının gecikme nedeniyle cezai şart talebinde haklı olduğu, davacının daha önceden cezai şart talep etmemiş olmasının bir daha talep etmeyeceği anlamına gelmeyeceği, bu nedenle davalının itirazında haksız olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ
Süresinde istinaf yoluna başvuran davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tanıklarının dinlenmediğini, davacı tarafın talep etmiş olduğu son aya kadar gecikme durumunda cezai şart talep etmediğini, buna rağmen son aya ilişkin cezai şart talebinin hakkın kötüye kullanılması niteliğinde olduğunu, davacı tarafın bu tutumunun sözleşmedeki cezai şartın kaldırılmış olduğu anlamına geldiğini belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını istemiştir.
UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR
Uyuşmazlık; davacı tarafın taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince davalıdan cezai şart talep edip etmeyeceği noktasında toplanmaktadır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE
Dava, icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İnceleme, 6100 sayılı HMK’nin 355. maddesi uyarınca istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle sınırlı, ancak kamu düzenine ilişkin nedenler resen göz önünde tutularak yapılmıştır.
Dosya incelendiğinde davacı tarafın taraflar arasında imzalanan sözleşme gereğince davalının, dava dışı ...'a sattığı ürünlerden belirli oranda bedeli davacıya ödemek zorunda olduğunu ancak davalının bu bedeli zamanında ödemediğini ve sözleşme gereği cezai şart ödemek zorunda olduğunu belirterek başlatmış olduğu icra takibine yapılan itirazın iptalini istediği anlaşılmaktadır.
Dairemizce...ve 29.06.2020 tarih sayılı karar ile istinaf talebinin süresinde yapılmadığından bahisle verilen istinaf talebinin süre yönünden ret kararının Yargıtay 11.HD.nin .... tarih sayılı kararı ile bozulması sonucu duruşma açılmış ve bozma ilamına uyulmasına karar verilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan imtiyaz sözleşmesinin 5.2 maddesine göre % 4' lük kâr payının 15.03.2016 tarihinden itibaren 3 iş günü içinde davacıya ödenecek olup davalının bu ödemeyi süresinden sonra 24.03.2016 tarihinde yaptığı konusunda, taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Geç ödemeye ilişkin sözleşmenin 13.maddesine göre bir önceki ay fatura bedelinin 2 katı ceza ödeneceği kararlaştırılmış olup, davacı taraf davacının sözleşmenin ilgili hükmünün uyuşmazlık konusu döneme kadar işletilmeyip şimdi işletilmesinin MK'nun 2.maddesi anlamında hakkın kötüye kullanılması olduğunu savunmuştur. Ancak mahkeme kararında da belirtildiği gibi tarafların sözleşmenin ilgili hükmünün değiştirilmesi ya da kaldırılmasına dair bir anlaşma olmaması karşısında davacının sözleşme devam ederken cezai şart isteyemeyeceği ve dolayısıyla davacının daha önceden cezai şart talebinde bulunmaması ileriye dönük olarak da talepte bulunamayacağı anlamına gelmez.
Açıklanan bu nedenlerle, Mahkemece, yargılamanın HMK'da düzenlenen usul kurallarına uygun olarak yapılmış olmasına, kamu düzenine aykırılık hallerinin bulunmamasına, dosya kapsamındaki bilgi, belge ve toplanan deliller değerlendirilip yasal düzenlemelere uygun isabetli, yeterli gerekçeyle karar verilmiş olmasına, ileri sürülen istinaf sebepleri dikkate alındığında mahkeme kararında usul ve esas yönünden yasaya aykırılığın olmamasına göre davalı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM :Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı .... vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nin 356/2.maddesi gereğince ESASTAN REDDİNE,
2-Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 5.592,30 TL istinaf karar ve ilam harcından, peşin alınan 1.399,00 TL harcın mahsubu ile bakiye 4.193,30 TL harcın istinaf eden davalıdan alınarak Hazineye irat kaydına,
3-İstinaf eden davalı tarafından yapılan istinaf posta giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açıldığından davacı lehine AAÜT uyarınca hesap ve takdir edilen 4.080,00.TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5-HMK'nin 333.maddesi gereğince gider avansından kalanının karar kesinleştiğinde yatırana iadesine,
6-Kararın tebliğinin Dairemizce yapılmasına,
Taraf vekillerinin yüzüne karşı HMK'nin 356/2.maddesi uyarınca duruşmalı olarak yapılan inceleme sonucunda 361/1. maddesi gereğince kararın tebliği tarihinden itibaren 2 haftalık süre içerisinde kararı veren Bölge Adliye Mahkemesi ya da buraya gönderilmek üzere temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile Yargıtay temyiz yasa yolu açık olmak üzere, 06/04/2021 tarihinde oy birliği ile verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.
Başkan ...
e-imzalıdır
Üye ...
e-imzalıdır
Üye ...
e-imzalıdır
Katip ...
e-imzalıdır