16. Hukuk Dairesi 2014/13209 E. , 2015/9771 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 131 ada 59, 158 ada 5, 161 ada 94, 263 ada 1, 304 ada 1, 307 ada 1, 3, 4, 407 ada 1 ve 418 ada 6 parsel sayılı 3.285,32, 18.624,25, 5.132,43, 11.097,70, 3.156,12, 5.035,29, 557,87, 643,24, 2.241,28 ve 48.934,84 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle R.. Y.. ve H.. Y.. adına, 131 ada 81, 153 ada 64, 161 ada 50 ve 166 ada 14 parsel sayılı 1.865,69, 768,29, 4.394,94 ve 2.308,77 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar R.. Y.. adına, 240 ada 4 parsel sayılı 120,36 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz H.. Y.. adına, 151 ada 75 parsel sayılı 397,99 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz H.. Y.. ve R.. Y.. adına tespit edilmiştir. Davacı F.. Ö.., çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve mirasçılar arasında terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne, 307 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlara yönelik açılan davanın feragat nedeniyle reddine, çekişmeli 418 ada 6 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen 2.068,40 metrekarelik bölümünün H.. Y.. adına, (A) harfi ile gösterilen 46.866,44 metrekarelik bölümü ile dava konusu diğer tüm taşınmazların ... mirasçıları adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar H.. Y.. ile R.. Y.. mirasçısı, Ö.. Y.. tarafından temyiz edilmiştir.
1- 131 ada 59, 81, 151 ada 75, 153 ada 64, 158 ada 5, 161 ada 50, 94, 166 ada 14, 240 ada 4, 263 ada 1, 304 ada 1, 307 ada 1, 407 ada 1 parsel sayılı taşınmazlar yönünden dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA,
2- 307 ada 3 ve 4 parsellere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle, yasaya uygun gerektirici nedenlere ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ancak, kararın gerekçe kısmında dava konusu 307 ada 3 ve 4 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın feragat nedeniyle reddine karar verildiği belirtilmiş olmasına rağmen, hüküm kısmında bu parsellerin "307 ada 4 ve 5 parsel" olarak gösterilmesi isabetsiz ise de; maddi hataya dayalı bu yanılgının düzeltilmesi yeniden yargılama yapmayı gerektirmediğinden; kararın hüküm fıkrasının 4. bendinin üçüncü ve beşinci satırında yazılı “5" rakamının hükümden çıkarılarak yerine "3” rakamının yazılmasına ve hükmün DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA,
3- 418 ada 6 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümünün ortak muristen geldiği, mirasçılar arasında usulüne uygun olarak yapılan paylaşımın bulunmadığı ve davalı tarafça taşınmazın muris dışındaki başka bir kimseden geldiğini ispatlayacak bir delil de sunulmadığı gerekçesiyle taşınmaz bölümünün muris ... mirasçıları adına miras payları oranında tesciline karar verilmiş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davalı taraf, yargılama sırasında tapu kayıtlarına dayandığı halde, mahkemece tapu kayıtları tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilmemiş, tapu kayıtlarının kadastro sırasında revizyon görüp görmediği hususu araştırılmamış ve mahalline yöntemince uygulanarak kapsamı belirlenmemiştir. Diğer taraftan; 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 19/2. maddesi uyarınca, taşınmaz üzerinde malikinden başka bir kimseye veya paydaşlarından birine ait muhdesat mevcut ise; bunun sahibi, cinsi, ihdas tarihi ve iktisap sebebi belirtilerek tutanağın veya kütüğün beyanlar hanesinde gösterileceği hükme bağlanmıştır. Çekişmeli taşınmaz bölümü üzerinde kadastro tespitinden önce oluşturulan ağaçların bulunduğu dosya kapsamı ile sabit olmasına rağmen mahkemece muhdesat hususunda da hüküm kurulmamıştır. Eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez. Hal böyle olunca; sağlıklı bir sonuca ulaşabilmek için, öncelikle davalı tarafça dayanılan tapu kayıtları ve tüm komşu parsellerin onaylı tutanak suretleri, dayanağı olan belgeler ile getirtilmeli, tapu kayıtlarının kadastro sırasında revizyon görüp görmediği sorulmalı, şayet revizyon gördüyse revizyon gördüğü parsellere ait onaylı tutanak örnekleri, tutanakları kesinleştiyse tapu kayıtları getirtilmeli, bu şekilde dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yerel bilirkişi, taraf tanıkları ve uzman bilirkişiler huzuruyla keşif yapılmalıdır. Yapılacak keşif sırasında, davalı tarafın dayandığı tapu kayıtları tesisinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte okunup sınırlar yerel bilirkişilere zeminde tek tek göstertilmeli, bilirkişilerin gösteremediği sınırların tespiti için taraflara tanık dinletme imkanı sağlanmalı, teknik bilirkişiye yerel bilirkişi ve tanıkların gösterdiği hudutlar haritasında işaretlettirilmeli, dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan davaya konu edilen taşınmazların niteliği, intikali ve tasarrufu hususunda maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanak ve dayanaklarıyla denetlenmeli, götürülecek teknik bilirkişiye uygulanan tapu kayıtlarının kapsadığı alanı gösterir ve keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğu gibi, bu bölüm üzerinde bulunan ağaçlar yönünden 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 19/2. maddesinin uygulama olanağı olup olmadığının tartışılmaması ve taşınmazın (B) harfi ile işaretlenen bölümü yönünden tespit maliki Hami"nin mirasçıları tarafından ... mirasçıları aleyhine açılan bir dava bulunmadığı halde bu bölüm yönünden tespit iptal edilerek yalnızca H.. Y.. lehine tescil kararı verilmesi de isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine, 07.09.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.