Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/5155
Karar No: 2019/1418
Karar Tarihi: 21.02.2019

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2018/5155 Esas 2019/1418 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2018/5155 E.  ,  2019/1418 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ


    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... 11. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16/02/2016 tarih ve 2014/832-2016/95 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi asıl ve birleşen davalarda davacı Bilmar Finansal Kiralama A.Ş. kayyımı ile birleşen davada davacı ... vekili tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 19.02.2019 günü hazır bulunan asıl ve birleşen davada davacı Bilmar Finansal Kiralama A.Ş. vekili Av....ile asıl ve birleşen davada davalılar Afrodit Turistik İşletme A.Ş. ve ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Asıl ve birleşen davalarda davacılar vekili, müvekkili şirketin Finansal Kiralama Kanunu ve yönetmelik hükümleri ile BDDK denetimine tabi olduğunu, şirketin hakim hissedarının 22/02/2007 tarihli sözleşme ile hisselerini davalılara devrettiğini, ancak davacı şirkete ait hisselerin devredilebilmesi için BDDK izninin alınmasının kanuni bir zorunluluk olduğunu, söz konusu izinleri almanın davalıların sorumluluğunda olmasına rağmen hisseleri devir alma borcu altına giren davalılarca söz konusu izinler alınmadığından dolayı davacı şirkete ait hisselerin devirlerinin gerçekleşmediğini, buna rağmen ortaklık kazanılmamasına rağmen yeni ortaklar ile mahkeme kararıyla batıl olduğu tespit edilen 12/07/2007 tarihli genel kurul toplantısının yapıldığını, şirket varlıklarının yok edilmeye başlandığını, ilgisi olmadığı halde karşılıksız senetler imzalanıldığını, bu senetlerden 30/12/2007 vadeli dava konusu senedin hukuka aykırı bir şekilde atanan şirket yönetimi tarafından lehtar ...verildiğini, adı geçen tarafından dasenedin davalı ...Ş."ye ciro edildiğini, takibe konularak aciz vesikası alınıp BDDK kayıtlarına geçmesini ve şirketin ruhsatının iptalinin temin edildiğini, davalılar hakkında soruşturma da yapıldığını ileri sürerek; asıl davada 30/12/2007 vade tarihli lehtarı ..., hamili Afrodit Turizm İşl. A.Ş. olan senedin iptaline, icra takibinin iptaline, İİK"nın 72 md. uyarınca tazminata, uğranılan zarar nedeniyle şimdilik 100.000 ... Dolarının davalılardan müteselsilen tahsilini istemiş, birleşen ... 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/1 Esas sayılı dosyasıyla açılan davada dava konusu senet üzerindeki imzaların sahiplerine ait olmadığının tespitini, birleşen ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/465 Esas sayılı dosyasıyla açılan davada şirket aktiflerinin pasiflerinden daha fazla olduğunun, şirketin acz halinde olmadığının tespiti ile tasarrufların yok sayılmasını, zararın tazmini için 10.000 ... Dolarının tahsilini, birleşen ... 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/360 Esas sayılı dosyasıyla açılan davada ise Afrodit Tur. İşl. A.Ş. tarafından ...’a yapılan temliğin muvazaya dayalı olması sebebiyle muvazanın tespiti ile yapılan temliğin yok sayılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
    Asıl ve birleşen davalarda davalılar vekilleri, yapılan işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığını, davalıların kusur ve sorumluluklarının olmadığını savunarak, asıl ve birleşen davaların reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davaya konu 500.000 USD bedelli bonoyu tanzim eden ... ile ..."in bono tanzim tarihi olan 12/03/2007 tarihi itibari ile davacı şirketi temsil ve ilzama yetkili oldukları, yapılan imza konusunda çıkartılan isticvap davetiyelerine rağmen duruşmaya gelmedikleri, davalıların ve dava dışı 3. kişiler hakkındaki sahtecilik, dolandırıcılık ve diğer suç isnatları yönünden ayrı ayrı kesinleşmiş takipsizlik kararlarının bulunduğu, ... 6. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/72 Esas 2012/192 Karar sayılı kararı ile iptaline karar verilen yönetim kurulu kararının bonoda imzası bulunan yöneticilerin temsil yetkisine yönelik olmadığı, tanzim tarihi itibari ile davacı şirketin yönetim kurulu başkanı ve üyesi olan kişilerce imzalanan ve isticvap davetiyesine rağmen imzalarını inkar etmeyen yöneticilerce oluşturulan kambiyo senedinin tüm kambiyo senedi unsurlarını taşıdığı, dava sebebi olarak ileri sürülen hem asıl davada hem de birleşen davalarda ileri sürülen hususların senet lehtarı ve cirantalar yolu ile lehtar olan davalı 3. kişilere karşı da def"i olarak ileri sürülemeyeceği, kaldı ki savcılık ifadelerinde de senetteki imzaların zaten kabul edildiği, davacının hem asıl davada hem de birleşen davalarda ileri sürdüğü hususların asıl davadaki bonoyu tanzim eden dava dışı 3. kişilere karşı kendi aralarındaki ilişkilere istinaden ileri sürülebileceği gerekçesiyle, asıl ve birleşen davaların reddine karar verilmiştir.
    Kararı, asıl ve birleşen davalarda davacı Bilmar Finansal Kiralama A.Ş. kayyımı ile birleşen davada davacı ... vekili temyiz etmiştir.
    1-Asıl dava, anonim şirket hisse devrine dayalı senet iptali, icra tabinin iptali ve tazminat istemlerine ilişkin olup, davacı şirketin hakim hissedarının 22/02/2007 tarihli sözleşme ile hisselerini davalılara devrettiği, ancak davacı şirkete ait hisselerin devredilebilmesi için BDDK izninin alınmasının kanuni bir zorunluluk olmasına rağmen hisseleri devir alma borcu altına giren davalılarca söz konusu izinler alınmadığından davacı şirkete ait hisselerin devirlerinin gerçekleşmediği, buna rağmen yeni ortaklar ile genel kurul toplantısının yapıldığı, hukuka aykırı bir şekilde atanan şirket yönetimi tarafından dava konusu senedin düzenlenerek lehtar ...verildiği, adı geçen tarafından da senedin davalı ...Ş."ye ciro edildiği, takibe konularak aciz vesikası alındığı ileri sürerek; davalıların söz konusu hususlardan haberdar oldukları, el ve işbirliği içinde bulunarak dava konusu senedin takibe konulduğu ve davacının zarara uğratıldığı ifade edilmiştir. Mahkemece, davaya konu 500.000 USD bedelli bonoyu tanzim eden ... ile ..."in bono tanzim tarihi olan 12/03/2007 tarihi itibari ile davacı şirketi temsil ve ilzama yetkili oldukları kabul edilmişse de asıl davadaki iddia nazara alındığında yapılan birçok genel kurul ve yönetim kurulu kararlarının yoklukla batıl olduğu, bir kısmının iptaline karar verildiği bildirilerek mahkeme ilamları ibraz edilmiş, bono üzerindeki imzaları bulunan kişilerin davacı şirketin yetkili temsilcisi olamayacakları bildirilmiştir. Bununla birlikte ilgililer hakkında açıldığı bildirilen ceza dosyaları da getirtilip incelenmemiştir. Bu suretle, asıl davadaki iddia ve talepler nazara alınarak, ibraz edilen davacı şirkete ait genel kurul kararları ve yönetim kurulu kararlarının iptaline ilişkin kararlar ile ilgililer hakkında görevi kötüye kullanma suçu sebebiyle açılan ceza davalarının bulunduğu bildirildiğinden taraflarca gösterilen ceza dosyaların getirtilerek incelenmesi, kovuşturmaya yer olmadığına dair kararların değerlendirilmesi, böylece dava konusu senedi düzenleyenlerin davacı şirketi temsile yetkili bulunup bulunmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde noksan incelemeyle hüküm tesisi yerinde görülmemiş, kararın bozulması gerekmiştir.
    2-Birleşen ... 11. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/1 Esas sayılı dosyasıyla açılan davada dava konusu senet üzerindeki imzaların sahiplerine ait olmadığının tespiti istenmiş olup, mahkemece tanzim tarihi itibari ile davacı şirketin yönetim kurulu başkanı ve üyesi olan kişilerce imzalanan ve isticvap davetiyesine rağmen imzalarını inkar etmeyen yöneticilerce oluşturulan kambiyo senedinin tüm kambiyo senedi unsurlarını taşıdığı kabulüyle davanın reddine karar verilmiştir. Ancak birleşen bu davada taraf olmayan dava konusu senette imzası bulunduğu bildirilen kişilerin isticvabı mümkün olmadığı gibi, gelmeseler dahi senette davacı şirketi temsilen imzası bulunanların incelemeye esas imza örnekleri getirtilerek imza incelemesi yönünden teknik bilirkişi raporu alınması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken bu yönde bilirkişi incelemesi yaptırılmaksızın yazılı gerekçeyle hüküm kurulması doğru olmamıştır.
    3-Birleşen ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/465 Esas sayılı dosyasıyla açılan davada şirket aktiflerinin pasiflerinden daha fazla olduğunun, şirketin acz halinde olmadığının tespiti ile tasarrufların yok sayılması, zararın tazmini için 10.000 ... Dolarının taksili istenmiş; birleşen ... 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/360 Esas sayılı dosyasıyla açılan davada ise Afrodit Tur. İşl. A.Ş. tarafından ...’a yapılan temliğin muvazaaya dayalı olması sebebiyle muvazaanın tespiti ile yapılan temliğin yok sayılmasına karar verilmesi talep edilmiştir.
    6100 sayılı HMK’nın 297 ve devamı maddelerinde hükmün nasıl tesis edileceği ve sonrasında kararın nasıl yazılacağı etraflıca düzenlenmiştir. Anılan Yasanın 297 ve 298. maddeleri uyarınca mahkeme kararları, asgari olarak iki tarafın iddia ve savunmalarının özetlerini, incelenen maddi ve hukuki olayın özünü, mahkemeyi sonuca götüren gerekçelerin neler olduğu hususlarını ihtiva etmelidir. Anayasanın 141. maddesinin 3. fıkrası hükmü de mahkeme kararlarının gerekçeli olması gerektiğini düzenlemektedir. Dolayısıyla gerekçe, bir hükmün olmazsa olmaz unsurudur.
    Taraflar, ancak kararlara konulması gereken gerekçeler sayesinde hükmün hangi maddi ve hukuki nedene dayandırıldığını anlayabilirler. Ayrıca, karar aleyhine yasa yollarına başvurulduğunda da Yargıtay incelemesi sırasında gerekçe sayesinde kararın usul ve yasaya uygun olup olmadığı denetlenebilir. Diğer bir anlatımla, Yargıtay incelemesi ancak bir kararın somut olaya uygun gerekçe taşıması halinde mümkün olabilir. Mahkeme kararının gerekçesinde birleşen ... 1. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2011/465 Esas sayılı dosyasıyla açılan dava ile ... 12. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2014/360 Esas sayılı dosyasıyla açılan davaya yönelik bir gerekçenin bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    Bu durum karşısında, mahkemece birleşen bu davalara ilişkin dava konusu edilen zarar ve tazminatların ne olduğunun, tasarrufun nedeninin davacılara açıklattırılarak, tarafların delilleri toplanıp değerlendirilerek, kendi içinde tutarlı, maddi olaya, talebe ve savunmaya uygun, denetime elverişli gerekçeli karar oluşturulmak gerekirken birleşen iki dava yönünden bir gerekçeye yer verilmeksizin hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
    4-Bozma sebep ve şekline göre, asıl ve birleşen davalarda davacı Bilmar Finansal Kiralama A.Ş. kayyımı ile birleşen davada davacı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda (1), (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davalarda davacı Bilmar Finansal Kiralama A.Ş. kayyımı ile birleşen davada davacı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün asıl ve birleşen davalarda davacı Bilmar Finansal Kiralama A.Ş. ile birleşen davada davacı ... yararına BOZULMASINA, (4) numaralı bentte açıklanan nedenlerle asıl ve birleşen davalarda davacı Bilmar Finansal Kiralama A.Ş. kayyımı ile birleşen davada davacı ... vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, takdir olunan 2.037,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacılara verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz eden davacılara iadesine, 21/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.










    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi