Abaküs Yazılım
3. Daire
Esas No: 1997/1986
Karar No: 1998/3498
Karar Tarihi: 14.10.1998

Danıştay 3. Daire 1997/1986 Esas 1998/3498 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, vergi borcunu ödeyemeyen bir şirketin ortağı ve müdürüdür. Vergi dairesi, şirketin borcunu tahsil edemeyince davacıya ödeme emri gönderir. Davacı, ödemeleri yapmayı reddederek dava açar. Mahkeme, davacının ortaklığı sona erdikten sonra istenen vergi borçlarının yasal olmadığını belirler ve kendisinin sadece şirketteki payı kadar borçlu olduğunu kabul eder. Ancak, davacının ortaklığı sona erdikten sonra beyan edilen vergi ve cezalarını ödeme emrinin yerinde olmadığına hükmeder. Kanun maddelerine göre, limited şirketlerde, ortakların sermaye payları oranında vergi borçlarından sorumlu tutulacağı ve vergi alacaklarının zamanaşımına uğramaması için kanuni temsilcilerin de sorumlu olduğu belirtilir. Vergi alacaklarının vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden beş yıl içinde tahsil edilmediği takdirde zamanaşımına uğrayacağı açıklanır.

Daire : ÜÇÜNCÜ DAİRE
Karar Yılı : 1998
Karar No : 3498
Esas Yılı : 1997
Esas No : 1986
Karar Tarihi : 14/10/998

LİMİTED ŞİRKETLERDE ORTAKLARIN SERMAYE PAYLARI ORANINDA VE ORTAKLIĞIN SONA ERDİĞİ TARİHE KADAR OLAN VERGİ BORÇLARINDAN KANUNİ TEMSİLCİ SIFATIYLA SORUMLU TUTULMASI GEREKTİĞİ HK.

Davacı adına muhtelif dönemlere ait amme alacağının tahsilini sağlamak amacıyla 6183 sayılı Kanunun 35 ve 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10. maddesine istinaden, tanzim ve tebliğ edilen ... gün ve ... nolu ödeme emirlerine karşı açılan davayı; 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 10. maddesinde; tüzelkişilerle küçüklerin ve kısıtlıların, vakıflar ve cemaatler gibi tüzel kişiliği olmayan teşekküllerin mükellef veya vergi sorumlusu olmaları halinde bunlara düşen ödevlerin kanuni temsilcileri, tüzelkişiliği olmayan teşekkülleri idare edenler ve varsa bunların temsilcileri tarafından yerine getirileceği, 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 35.maddesinde; limited ortakların ödenmeyen ve tahsil imkanı bulunmayan amme borçlarından dolayı ortakların vaz ettikleri veya vaz'ını taahhüt ettikleri sermaye miktarında doğrudan dağruya mesul ve bu kanun hükümleri gereğince takibata tabi tutulacağı, 102.maddesinde, amme alacağının vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden takvim yılı başından itibaren beş yıl içinde tahsil edilmezse zamanaşımına uğrayacağı, 213 sayılı Vergi Usul Kanununun 114.maddesinde ise, vergi alacağının doğduğu takvim yılını takip eden yılın başından başlayarak beş yıl içinde tarh ve mükellefe tebliğ edilmeyen vergilerin zamanaşımına uğrayacağı hükmünün yer aldığı, kanun maddelerinden, tüzelkişilerden tahsili kabil olmayan vergi alacağının kanuni temsilcilerinden aranacağı, limited şirketlerde ortakların koyduğu sermaye oranında sorumlu olacağı ve amme alacağının vadesinin rastladığı takvim yılını takip eden beş yıl içinde tahsil edilebileceğinin anlaşıldığı, olayda, motorlu taşıt sürücü kursu işleten ve şu anda gayrifaal durumda bulunan limited şirketinin ortağı ve sorumlu iki müdürden biri olan davacının şirketteki hissesini ... tarihinde diğer ortağa devrederek ortaklıktan ayrıldığı, şirketin bu dönemden kaynaklanan vergi borçlarının şirket tüzelkişiliğinden tahsili mümkün bulunmadığından ödeme emriyle davacıdan istendiğinin anlaşıldığı, davacının ... tarihine kadar … 'la birlikte şirketi temsile yetkili ortağı olduğu ... tarihleri arasında ise temsil yetkisi bulunmayan ortak olduğu, ... tarihinden itibaren de ortaklığının sona erdiği hususunun taraflar arasında ihtilafsız bulunduğu, dava konusu ödeme emirleriyle 1989 yılının kurumlar vergisi ile aynı dönemin muhtelif aylarına ait davacının ortaklığının sona ermesinden sonraki aylarıda kapsayan vergi, ceza ve gecikme faizlerinin birlikte istendiğinin görüldüğü, 1989 yılına ait kurumlar vergisi beyannamesi Nisan-1990 döneminde verildiğinden bu dönemde ne şirketin ortağı ve nede yönetimde bulunmayan davacıdan bu dönem için istenen kurumlar vergisinde yasal isabet görülmediği, yine davacının ortaklığının sona erdiği, ... tarihinden sonra beyan edilen katma değer vergisinden de sorumlu tutulamayacağı gibi bu tarihten sonraki tarihlerde verilen beyannameler üzerinden tahakkuk ettirilen vergi ve cezalarında davacıdan aranamayacağı, bu durumda, davacının ortaklığının ve sorumluluğunun devam ettiği 10.10.1989 tarihine kadar olan katma değer vergilerinin kendisinden şirketteki payı olan ... liraya kadar aranması yerinde olmakla birlikte ... tarihinden sonraki döneme ait katma değer vergisi ile kurumlar vergisinin davacıdan tahsili cihetine gidilmesi yasal olmayacağından kurumlar vergisi ve bu vergiye bağlı fon ve vergi cezaları ile gecikme faizini içeren ödeme emrinin yerinde olmadığı, davacının sorumlu olduğu aylık dönemlere ait katma değer vergisi, cezası ve gecikme faizlerini içeren ödeme emirlerinin ise kısmen yerinde olduğu gerekçesiyle kısmen kabul ederek ödeme emirlerinden kurumlar vergisi, fon ve vergi cezaları ile gecikme faizini içeren ödeme emrini iptal eden, davacının sorumlu olduğu ... tarihine kadar aylık dönemlere ait katma değer vergisi, cezası ve gecikme faizlerini içeren dava konusu ödeme emirlerini ise kısmen iptal eden … Vergi Mahkemesinin … gün ve … sayılı kararının; vergi dairesi müdürlüğü tarafından limited şirketten tahsil edilemeyen amme alacağı için davacı adına tanzim ve tebliğ edilen ödeme emrinde kanuna aykırılık bulunmadığı, mükellef tarafından ise; şirket borcu nedeniyle mahkemenin … gün ve … sayılı kararı doğrultusunda vergi dairesine ... liradan fazla vergi borcu ödenerek sorumluluğun yerine getirildiği, tekrar istenmesinin mükerrerliğe neden olacağı ileri sürülerek bozulması istemleridir.
Dayandığı hukuki ve kanuni nedenlerle gerekçesi yukarıda açıklanan Vergi Mahkemesi kararı, aynı gerekçe ve nedenlerle Dairemizce de uygun görülmüş olup temyiz istemlerine ilişkin dilekçelerde ileri sürülen iddialar sözü geçen kararın bozulmasını sağlayacak durumda bulunmadığından tarafların temyiz istemlerinin reddine ve kararın onanmasına, karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi