Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9168
Karar No: 2016/11445
Karar Tarihi: 21.09.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/9168 Esas 2016/11445 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/9168 E.  ,  2016/11445 K.
"İçtihat Metni"


Mahkemesi :İş Mahkemesi


Dava, 19.10.2010 tarihli trafik-iş kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan peşin değerli gelirlerden oluşan Kurum zararının rücuan tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamına belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum ile davalılardan .......... Avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dava, 19.10.2010 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu vefat eden sigortalının hak sahiplerine bağlanan peşin değerli gelirlerden oluşan Kurum zararının davalılardan rücuan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Yasa"nın 21/4. maddesidir.
5510 sayılı Kanunun 21. maddesinin dördüncü fıkrası üçüncü kişinin sorumluluğunu düzenlemekte olup; buna göre, iş kazası, meslek hastalığı ve hastalık, üçüncü bir kişinin kusuru nedeniyle meydana gelmişse, sigortalıya ve hak sahiplerine yapılan veya ileride yapılması gereken ödemeler ile bağlanan gelirin başladığı tarihteki ilk peşin sermaye değerinin yarısı, zarara sebep olan üçüncü kişilere ve şayet kusuru varsa bunları çalıştıranlara rücû edilebilecektir. Anılan fıkrada geçen “çalıştıranlara” ibaresi, zararlandırıcı sigorta olayına neden olan üçüncü kişinin işverenlerini ifade etmekte olup; söz konusu işverenlerin sorumluluğu için, iş kazası veya meslek hastalığının oluşmasında kusurunun bulunduğunun saptanması gerekir. Anılan maddede yarısı bakımından rücu edilebilecek tutarın peşin değerli gelirler olduğu, geçici iş göremezlik ödemeleri bakımından ise tamamen rücu edilebileceği belirtilmiştir.
Eldeki davada ise; davanın yasal dayanağının 5510 Sayılı Yasanın 21. maddesinin dördüncü fıkrası olması ve buna göre kazaya sebep olan ve 3. Kişi konumundaki davalı ... ile sigortacısı davalı şirketin sorumluluğunun peşin semaye değerli gelirlerin ilk satırının yarısının kusur karşılığı dikkate alınarak belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir
2-Diğer taraftan, Rücuan tazminat davalarında sigorta şirketleri yönünden faiz başlangıcı (temerrüt) tarihinin hiç bir duraksamaya yer vermeyecek açıklıkta belirlenmesi gerekir. İlgililerce gerekli belgeler eklenerek 2918 sayılı Kanunun 98, 99 ve 108. maddeleri ile 03.05.1997 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanan Karayolları Trafik Garanti Fonu Yönetmeliğinin 12, 13 ve 14. maddelerinde yazılı şekilde şirkete başvurulmasına karşın sekiz iş günü içerisinde ödeme yapılmadığı takdirde anılan sürenin sonunda temerrüt olgusunun gerçekleştiğinin ve faiz başlangıcının da bu süre sonuna karşılık gelen tarih olduğunun kabulü gerekmektedir. Hiç başvurulmaması veya gerekli belgeler eklenmeksizin başvurulması durumunda ise, sigorta şirketinin temerrüdünden söz edilemeyeceğinden, şirkete karşı girişilen icra takip tarihinin veya takibe girişilmeden dava açılmışsa dava tarihinin faiz başlangıcı olarak kabulü zorunludur.
Sigorta şirketi dışındaki davalılar yönünden ise, faiz başlangıcı hususunda ayrıntıları Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.04.2008 günlü ve .......... sayılı ilamında belirtildiği gibi gelirler yönünden gelir onay tarihi; diğer harcamalar yönünden, sarf veya tediye tarihinin esas alınması gerekirken Mahkemece verilen kararda sigorta şirketinin sorumluluğunun hatalı ve fazla belirlenmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
Ne var ki; bu aykırılıkların giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici 3. maddesi delaletiyle, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca, kararı temyiz etmeyen davalılardan Hasan bakımından davacı kurum lehine oluşan usuli kazanılmış hak dikkate alınarak, düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Hüküm fıkrasının tamamen silinmesi ile yerine;
“1-Davanın kısmen kabulüne;
“1-37.612, 78 TL. ilk peşin sermaye değerli kurum alacağının davalılardan Hasan bakımından 22/04/2011 onay tarihinden, davalı ... şirketi bakımından sorumluluğunun poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere ve dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline, kalan 37.612,78 TL’lik peşin değerin 22/04/2011 onay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalı ...’den tahsili ile davacı kuruma verilmesine,
2- Alınması gereken 5.138,65 TL harcın (davalılardan sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olarak ve 2.569,32 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) müştereken ve müteselsilen davalılardan alınarak, hazineye gelir kaydına,
3-Davacı tarafça yapılan masraflar 183,00 TL müzekkere ve tebligat gideri , 550,00 TL bilirkişi ücreti olmak üzere toplam 733,00 TL yargılama giderinin (davalılardan sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olarak ve 366,50 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacı tarafa verilmesine,
4-Davacı kurum kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 8.418,00 TL ücreti vekaletin (davalılardan sigorta şirketinin poliçe limiti ile sınırlı olarak ve 4437,40 TL’sinden sorumlu olmak kaydıyla) davalılardan müştereken ve müteselsilen
Alınarak, davacıya verilmesine, kısmen kabule göre, 4.437,40 TL vekalet ücretinin davacı kurumdan tahsili ile kendisini vekille temsil ettiren davalı ... şirketine verilmesine,
5-Taraflarca yatırılan gider avansından kalan kısmının istem halinde taraflara iadesine,” hükmünün yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.








Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi