13. Ceza Dairesi Esas No: 2013/30939 Karar No: 2014/6325 Karar Tarihi: 26.02.2014
Hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozmak - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2013/30939 Esas 2014/6325 Karar Sayılı İlamı
13. Ceza Dairesi 2013/30939 E. , 2014/6325 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık ve konut dokunulmazlığını bozmak HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: A- Sanık ... bakımından yapılan incelemede; Mahkemenin 06.11.2008 gün ve 2007/429-2008/777 sayılı kararının sanığa 20.05.2009 tarihinde tebliğ edilmesi karşısında; sanık ... tarafından yapılan 27.11.2012 tarihli temyiz talebinin 7 günlük yasal süresi içinde yapılmadığından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince tebliğnameye uygun olarak REDDİNE, B- Sanık ... bakımından yapılan incelemede; Olayda birden fazla kişi ile birlikte konut dokunulmazlığını ihlal eden sanık hakkında TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması karşı temyiz olmadığından ve sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından hükmolunan cezaların TCK"nın 58. maddesi uyarınca ayrı ayrı mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilmesi yerine, anılan hükümlerin tümünü kapsayacak biçimde bir kez uygulama yapılması infazda gözetilmesi olanaklı bulunduğundan bozma nedeni yapılmamış ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.01.2013 tarih ve 2012/1142 esas 2013/17 karar sayılı içtihadında belirtildiği üzere, TCK"nın 119. maddesi kapsamındaki nitelikli konut dokunulmazlığını bozma suçu, CMK"nın 253/1. fıkrası “b” bendi 3. nolu alt bendi kapsamı dışında bulunduğundan; tebliğnamedeki bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; atılı suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Yargılama giderlerinin her bir sanığın sebep olduğu tutar kadar ayrı ayrı yükletilmesi gerektiği gözetilmeden, sanıklardan müştereken ve müteselsilen alınmasına karar verilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasındaki “yargılama giderlerinin sanıklardan müştereken ve müteselsilen alınmasına’’ ilişkin bölümün çıkarılarak, “sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı; ortak yargılama giderlerinden de eşit olarak sorumlu tutulmalarına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.