5. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/27387 Karar No: 2018/1071 Karar Tarihi: 07.02.2018
Yargıtay 5. Hukuk Dairesi 2016/27387 Esas 2018/1071 Karar Sayılı İlamı
5. Hukuk Dairesi 2016/27387 E. , 2018/1071 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti, birleştirilen dava ise kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Birleşen davanın konusuz kaldığından reddine, Asil davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacı karşı davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti, birleştirilen dava ise kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davanın kabulüne, birleştirilen dava yönünden ise konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davacı (karşı davalı) idare vekilince temyiz edilmiştir. Kapama kiraz bahçesi niteliğindeki ... Mahallesi 102 ada 1 parsel (eski 3385 parsel) sayılı taşınmaza net meyve geliri esas alınarak bilimsel yolla değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek hükmün kesinleşmesi beklenmeden davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1-Dava konusu 4.303,21 m2 yüzölçümlü taşınmazın, kamulaştırmadan arta kalan ve fen bilirkişi raporunda A ile gösterilen 996,24 m2 bölümünde % 100 oranında değer azalışına hükmedilmiştir. Kısmi olarak yapılan kamulaştırmalarda kamulaştırmadan arta kalan kısımdaki değer kaybının % 50 oranını geçmesi halinde, davalıya % 50 oranında değer kaybı ile yetinip yetinemeyeceği sorularak, yetindiği takdirde bu miktara göre hüküm kurulması, yetinmediği takdirde davacı idareye geri kalan taşınmaz bedelinin tamamını ödemek suretiyle taşınmazın tamamının mülkiyet hakkını kazanma imkanı sağlanması ve talebi halinde taşınmaz bedelinin tamamına hükmedilmesi, aksi halde bilirkişi kurullarınca belirlenen değer azalış oranına göre karar verilmesi gerektiği gözetilerek, taraflara yukarıda açıklanan hususlarda beyanda bulunmaları için mehil verilip, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmeden, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi, 2-Kabule göre de; Dava konusu taşınmazın el atmadan arta kalan ve fen bilirkişi raporunda A ile gösterilen 996,24 m2"lik kısmın mülkiyet bedeline hükmedildiği halde, bu bölümün davalı(karşı davacı) adına olan tapu kaydının iptali ile davacı (karşı davalı) idare adına tesciline ilişkin hüküm kurulması gerekirken, bu kısmın 102 ada 1 parsel olarak davalı adına tessciline karar verilmesi, 3-Konusuz kalan ve 10.000 TL üzerinden harçlandırılan kamulaştırmasız el atma davası için maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir. Davacı (karşı davalı) idare vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.