Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/7240 Esas 2012/9082 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7240
Karar No: 2012/9082
Karar Tarihi: 12.10.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/7240 Esas 2012/9082 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/7240 E.  ,  2012/9082 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Şikayet (icra memur muamelesi)


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacılar tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:

    K A R A R

    Borçlular vekili şikayetinde takip dayanağı rehin sözleşmesinin İİK.nun 38. maddesinde belirtilen belgelerden olmadığını, İİK.nun 150/h maddesi doğrultusunda borçlu olarak görünen müvekkil şirketlerine icra emrinin çıkarılmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek icra emrinin iptalini talep etmiştir.
    İ.İ.K.nun 150/h maddesi gereğince alacağı taşınır rehni ile güvence altına alınmış olan alacaklının "alacağı" veya "rehin hakkı" ya da "her ikisi" bir ilamda yahut ilam niteliğindeki bir belgede (İ.İ.K. md. 38) tespit edilmiş ise ilamların icrasına dair hükümlerin uygulanması mümkündür. Somut olayda araç üzerinde menkul rehni tesis edildiği ve rehnin geçerli olsa bile; rehnin İ.İ.K.nun 150/h maddesinde öngörüldüğü biçimde bir ilamda veya ilam niteliğindeki bir belgede tesis edilmediği görülmektedir. Alacağın miktarı da ilam niteliğinde bir belgede yazılı değildir. İ.İ.K.nun 68/b maddesi gereğince süresinde itiraz edilmeyen hesap özeti İ.İ.K.nun 68. maddesinde belirtilen belgelerden sayılır ise de, bu belge İ.İ.K.nun 38. maddesi kapsamında olmayıp, para borcu ikrarını içeren resen tanzim edilmiş noter senedi değildir. Bu durumda İİK.nun 150/h maddesi doğrultusunda borçluya icra emri çıkarılmaz. Alacaklı sözü edilen belge için İİK.nun 145-147. maddeleri uyarınca icra takibinde bulunmalıdır.
    Açıklanan yasal durum karşısında ilam niteliğinde olmayan bir belgenin icra müdürlüğünce ilamlı takibe konu yapılması İİK.nun 16/2. maddesi gereğince bir hakkın yerine getirilmemesi niteliğindeki bir işlem olup borçlunun süresiz şikayet hakkı vardır. Mahkemece borçlunun şikayetinin bu nedenlerle kabulü ile icra emrinin iptaline karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ: Borçlular vekilinin temyiz itirazının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK. m.297/ç) ve İİK.nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 12.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.