Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/7267 Esas 2012/9080 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/7267
Karar No: 2012/9080
Karar Tarihi: 12.10.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/7267 Esas 2012/9080 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2012/7267 E.  ,  2012/9080 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Şikayet


    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:


    KARAR


    Borçlu vekilli şikayetinde;alacaklının talebi üzerine İcra Müdürlüğünce dosya hesabının yeniden yapıldığını ve 04.08.2010 tarihli müzekkere ile 110.471,49 TL tutarlı borç müzekkeresinin gönderildiğini, Muş İcra Mahkemesinin 2008/44 Es. ve 2009/19 sayılı kararı ile söz konusu ilamın bakiye borcun tesbitine yönelik olarak ilamın onanarak 12.01.2010 tarihinde kesinleştiğini ve bakiye borcun tesbitine yönelik olarak yargılama yapıldığı bu nedenle yeniden borç hesabı ile mevcut müzekkerenin gönderilerek yeniden belirlenen miktarın talep edilmesinin yerinde olmadığı bu nedenle de İcra Müdürlüğünün muhtırasının iptalini talep etmiştir.
    Her ne kadar, icra mahkemesi kararları genel hükümlere göre yapılan yargılamalar yönünden kesin hüküm oluşturmaz ise de; aynı konuda icra mahkemesince verilen önceki kararın kesinleşmesi halinde bu karar, daha sonra verilecek olan icra mahkemesi kararına karşı kesin hükmün sonuçlarını doğurur.
    Bu durumda daha önce dosya hesabı yönünden yapılan şikayet üzerine Muş İcra Mahkemesinin 2008/44 Esas 2009/19 Karar sayılı kesinleşmiş kararında 04.05.2007 tarihi itibariyle bakiye dosya borcunun 2.851,04 TL olarak tespit edilmiştir. Kesinleşmiş bu miktar üzerinden ve BK.nun 84. maddesi de dikkate alınarak hesaplama yapan 25.02.2010 tarihli birinci bilirkişi raporu yerine takibin başına dönerek hesaplama yapan ikinci bilirkişi raporu esas alınarak ve kesin hüküm ilkesi bertaraf edilerek sonuca gidilmesi isabetsizdir.
    SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile yerel mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA ve taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m. 297/ç) ve İİK.nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 12.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.