9. Hukuk Dairesi 2015/17632 E. , 2015/22709 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı isteminin özeti:
Davacı vekili, davacının göremez hale gelince işverenden kıdem tazminatını ve 12 yıl boyunca kullanmadığı izin alacağını istediğini, davalının emeklilik kararından sonra ödeneceğini belirttiğini ancak davacının emekli olmasından sonra da alacağını ödemediğini, bir kısım işçilik alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek kıdem tazminatı ve yıllık izin ücreti alacaklarını istemiştir.
B)Davalı cevabının özeti:
Davalı vekili, davacıya kıdem tazminatı bordrosu düzenlendiğini, ücretinin ödenerek hiç bir alacağı kalmadığına dair yazısının alındığını, sair iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
C)Yerel Mahkeme kararının özeti:
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, Dairemizin 2010/35633 Esas sayılı bozma ilâmına uyulduğu belirtilerek ve dosya kapsamında bulunan işyeri şahsi sicil dosyası içinde sunulan kıdem tazminatı bordrosunun imzalı olması, önceki bozma ilâmı uyarınca yaptırılan bilirkişi incelemesinde ibranamedeki imzanın davacının eli ürünü olup olmadığının davacının tüm imzalarının basit tersimli olması nedeniyle kesin biçimde tespit edilemeyecek olması, söz konusu ibranamenin 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"ndan önce düzenlenmesi nedeniyle anılan Kanunun 420. maddesi ile yeni getirilen özel kanuni geçerlilik şartina tâbi olmaması, davacı vekilinin 28/04/2010 tarihli celsede imza incelemesi talebinden açıkça vazgeçerek dosyanın hesap bilirkişi incelemesine gönderilmesini talep etmiş olması ve son olarak uyulmasına karar verilen önceki bozma ilâmında davacının imzasının davacıyı bağlayacağı yönünde tespitte bulunulmuş olması gerekçesi ile kıdem tazminatı talebinin reddine ve yıllık izin ücreti talebinin kabulüne karar verilmiştir.
D)Temyiz:
Karar süresi içinde davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Somut olayda, Dairemizin 2010/35633 Esas sayılı bozma ilâmı ile Mahkemenin önceki kararı, kıdem tazminatının ödenip ödenmediğinin tespiti açısından, “çalışmakta olduğum işyerinden hiç bir alacağım kalmamıştır” şeklinde davacıya atfen el yazısı ile yazılmış bulunan belgedeki el yazısının davacının eli ürünü olup olmadığı konusunda bilirkişi marifeti ile yazı incelemesi yaptırılması için bozulmuştur.
Dairemizin 2010/35633 Esas sayılı bozma ilâmı üzerine, Mahkeme tarfından dosya Adli Tıp Kurumu"na gönderilmiş, Adli Tıp Kurumu"ndan en son alınan 18/07/2014 tarihli ön raporda, incelenem konusu belgenin daha sağlıklı incelenebilmesi için davacının evvelce yazdığı el yazılarını içerir mektup, not defteri, fihrist, sınav kağıtları, dilekçe ve benzeri belge asıllarının temini ile huzurda belge içerik yazılarının tamamının baştan sona kadar aynı tip harflarla gösterilmeden bir çok kere yazdırılmasından elde edilecek tutanakların mevcutlar ile birlikte gönderilmesinin yararlı olacağı bildirilmiştir.
Mahkeme tarafından bunun üzerine, bilirkişi olan Adli Tıp Kurumu"nun işlemi yarım bırakılarak bilirkişi değiştirilerek ve Jandarma Genel Komutanlığı"ndan uzman raporu alınarak sonuca gidilmesi hatalıdır.
Mahkeme tarafından yapılacak iş, Adli Tıp Kurumu tarafından istenen belgeler toplanarak dosya Adli Tıp Kurumu"na gönderilip, Dairemizin 2010/35633 Esas sayılı bozma ilâmında belirtilen hususlarda rapor temin edilmesidir.
3-Kabule göre, Mahkeme tarafından, Dairemizin 2010/35633 Esas sayılı bozma ilâmına konu belgedeki imzanın davacıya ait olup olmadığının tespit edilemediği, Dairemizin 2010/35633 Esas sayılı bozma ilâmında davacının imzasının davacıyı bağlayacağının belirtildiği, bu nedenle kıdem tazminatının reddi gerektiği yönündeki gerekçe yerinde değildir. Davacıyı bağlayacak olan imza, davacıya ait olduğu ispatlanan imzadır. Davacı işçinin işçilik alacağının ödendiğini ispat yükü ise davalı işverene düşer. Bu nedenler ile, imzanın davacıya ait olduğunun ispatlanamaması davacı aleyhine değil davalı aleyhine bir delildir. Aksi yöndeki kanaat isabetli değildir.
F)Sonuç:
Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 23/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.