Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/10421
Karar No: 2022/3506
Karar Tarihi: 28.02.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/10421 Esas 2022/3506 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/10421 E.  ,  2022/3506 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine dair verilen kararın süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili, 26/09/2019 tarihinde İstanbul-Silivri'de meydana gelen deprem sonrası müvekkilinin taşınmazının kullanılamaz hale geldiğini, Riskli yapıların tespit edilmesine ilişkin tespit ve inceleme raporuna göre; taşınmazın riskli olarak rapor edildiğini, sigorta bedeli olan 89.000,00 TL'nin depremin gerçekleştiği 26/09/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, başvurunun reddini savunmuştur.
    Sigorta Hakem Heyeti tarafından, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; deprem hadisesi ile riskli bina tespiti arasında illiyet bağı kurulmadığından başvurunun reddine karar verilmiş; karara davacı vekili tarafından itiraz edilmiştir.
    Sigorta İtiraz Hakem Heyeti tarafından itirazın reddine dair karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, zorunlu deprem sigorta sözleşmelerinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    Eksper raporunda; kullanılan yıkanmamış deniz kumunun binanın taşıyıcı donatısı içindeki demir donatıların zamanla paslanmasına sebep olduğu, paslanan donatının hacminin genişleyerek paspayının çatlamasına sebep olduğu,binanın taşıyıcı sisteminde deprem sebebiyle oluşan hasar bulunmadığı,korozyona bağlı hasarlarının olduğu görülmüş olup hasarları değerlendirilmeye alınmayacağı, binanın riskli yapı olarak değerlendirilmesi sebebinin deprem hadisesinden bağımsız olarak binanın yapısal kusurları olduğu belirtilmiştir. Tahkim heyetince aldırılan bilirkişi raporunda; deprem hadisesinin bir sonucu olarak sigortalı konutun bulunduğu binayı “riskli” hale getiren bir olgu görülmemiş, başvuru konusu durumun gerek Yangın gerekse Dask poliçesi deprem teminatı ile temin edilmiş olduğu kanaati oluşmamış, Dask ve sigorta şirketinin tespit ve hesap ettikleri haricinde ayrıca bir sorumlulukları olmadığı kanaatine varıldığı rapor edilmiştir.
    Davacı tarafından dosyaya sunulan makine bilirkişisi tarafından düzenlenen raporda; RBTY 2019 yönetmeliğine göre riskli olduğu,binada yerinde yapılan röleve çalışmalarında ve incelemelerde merkez üstü Silivri olan 5.8 büyüklüğündeki depremde meydana gelmiş kesme çatlakları gözlemlendiği, tespit edilen çatlaklar incelendiğinde kritik katta olması gereken yani etrafı tutulu olmayan ve deprem kesme kuvvetinin en yüksek olduğu katta meydana gelmiş olması kesme kuvvetinden kaynaklı olduğu sonucuna varmamızı sağladığı,
    bodrum kattaki çatlaklar rutubet nemden kaynaklı olabileceği gibi deprem etkisinden de genişlikleri ve etkilerinin artmış olduğu öngörüldüğü, bu ufak çaptaki depremde meydana gelen çatlaklar binada risk oluşturmakta ve binanın bundan büyük bir sarsıntıyı kaldıramayacak olduğu belirlenmiştir.
    Tahkim Heyetince, taşınmazda oluşan riskin deprem nedeniyle meydana gelmediği yapısal kusurlardan dolayı meydana geldiği, deprem hadisesi ile riskli bina tespiti arasında illiyet bağı kurulmadığından davanın reddine karar verilmiştir.
    6100 sayılı HMK 266 ve devamı maddeleri gereğince çözümü özel veya teknik bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilir, hükmüne yer verilmiştir.
    Tahkim Heyetince, davalının sorumlu olup olmadığı hususunda bilirkişiden rapor alınmışsa da hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Bu durumda, İtiraz Hakem Heyetince alanında uzman içinde İnşaat Mühendisi, Jeoloji Mühendisi ve Sigorta Hukukçusu bilirkişilerin yer aldığı yeni bir bilirkişi heyetinden; daha önce alınan bilirkişi raporları da değerlendirilmek suretiyle ve dava konusu yapının taşıyıcı kolonlarının zayıflığının (yıkanmamış deniz kumu kullanılması nedeniyle) davacı yönünden müterafik kusur teşkil edip etmediğinin de tespit edildiği, ayrıntılı, gerekçeli ve denetime açık rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA; peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 28/02/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi