13. Ceza Dairesi 2012/24528 E. , 2014/6269 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, kimliği hakkında yalan beyanda bulunmak
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Hükmedilen cezaların süresine göre sanıklar ..., ... ve sanık ... müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nun 318. maddesi gereğince REDDİNE,
A-Sanık ... hakkında kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;
Sanığın başkasına ait kimlik bilgilerini kullanmak suretiyle iftira atmak suçundan birleştirilen 2007/213 sayılı dosyadan 12.02.2007 tarihli celsede usulünce iddianame okunup yasal hakları hatırlatılarak sorgusunun yapılmış olması ve hırsızlık suçundan dolayı tespit edilen gerçek kimlik bilgisine göre ... olarak sorgusunun yapılmış olması ve yargılama aşamasında 19.02.2007 tarihli Cumhuriyet Savcısının esas hakkındaki mütalaası ve cezalandırma maddelerine göre esas hakkında savunma yapmış olması karşısında tebliğnamenin bozma isteyen 1 numaralı düşüncesi ile cezaevine yapılan ihbar ile kolluk araştırmasına göre sanığın gerçek kimlik bilgilerine ulaşıldığından etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma olanağının bulunmaması karşısında tebliğnamenin bozma isteyen 2 numaralı düşüncesi ve mükerrir olan sanığın tekerrüre esas oluşturan ilamın karar yerinde gösterilmemesi ise infaz aşamasında kazanılmış hak gözetilerek belirlenebileceğinden bozma isteyen 3 numaralı düşüncesi ve işyerinden gerçekleştirilen eylemden dolayı sanık hakkında TCK"nın 142/1-b maddesi ile uygulama yapılması gerekirken, suça konu eşyaların adet gereği açıkta bırakılan eşyalardan sayılamayacağı gözetilmeden yazılı madde ile uygulama yapılması, sonuca etkili olmadığından da tebliğnamenin bozma isteyen 4 numaralı düşüncesi benimsenmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Özgürlüğü bağlayıcı ceza ile hükümlülüğüne karar verilen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53/1 maddesinde sayılan haklardan hangilerini kullanmaktan ne kadar süreyle yoksun bırakıldığının karar yerinde gösterilmemesi,
2- 5271 sayılı CMK."nın 326/2. maddesi uyarınca birlikte işlenmiş suç nedeniyle mahkum edilmiş olan sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz talebi bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedenleri yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkralarından TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin çıkarılarak, yerlerine "" TCK"nın 53/1. maddesinde belirtilen ve 53/3. maddesindeki kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri dışındaki haklardan sanığın mahkum olduğu hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar; 53/3. maddesi gözetilerek 53/1-c maddesi uyarınca kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına"" cümlesinin eklenmesi ve yine hırsızlık suçundan kurulan hüküm fıkrasındaki yargılama giderlerinin müteselsilen alınmasına ilişkin bölümün çıkarılarak, yerine ""sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmalarına"" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
B-Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
1-Tarsus Cumhuriyet Başsavcığının 2012/3634 Soruşturma numarası üzerinden yürütülen soruşturmada ... kimlik bilgilerini kullanmaktan Ali İlhan hakkında iftira atmak suçundan kamu davası açıldığının temyiz aşamasında dosyaya gönderilen iddianame suretinden anlaşılması karşısında, sanık olarak yargılanan ve hakkında hüküm verilen ..."ın gerçek kimliğinin tespitiyle hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi ve ..."in de başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması da gözetilerek sanık ..."in de gerçek kimlik bilgilerini kullanıp kullanmadığı araştırılıp saptandıktan sonra sanıkların hukuki durumunun takdiri gerekirken, eksik kovuşturma sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-Kabule göre,
a-)İşyerinden gerçekleştirilen eylemden dolayı sanıklar hakkında TCK"nın 142/1-b maddesi ile uygulama yapılması gerekirken, suça konu eşyaların adet gereği açıkta bırakılan eşyalardan sayılamayacağı gözetilmeden yazılı madde ile uygulama yapılması,
b-)Sanıklardan ..."e ait adli sicil kaydındaki hükümlülüklerin silinme koşulunun gerçekleşme ihtimalinin bulunması, diğer sanık ..."a ait adli sicil kaydında herhangi bir hükümlülüğünün bulunmaması karşısında; sanık ..."e ait adli sicil kaydındaki hükümlülüklerinin infaz edilip edilmediği ve buna bağlı olarak suç tarihi itibariyle silinme koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılarak duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmesinden sonra adı geçen sanık ... ile ... hakkında hüküm tarihinden sonra 08/02/2008 tarihli resmi gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren ve lehe hükümler içeren 5271 sayılı CMK.nun 5728 sayılı Kanunla değişik 231/5 maddesinin uygulanıp uygulanamayacağının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
c-)5271 sayılı CMK"nun 326/2 maddesi uyarınca iştirak halinde işlenen bir suç nedeniyle mahkum edilen sanıkların sebebiyet verdikleri yargılama giderlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları yerine sanıkların yargılama giderlerinin tamamından müteselsilen sorumlu tutulması,
d-)Özgürlüğü bağlayıcı ceza ile hükümlülüğüne karar verilen sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53/1 maddesinde sayılan haklardan hangilerini kullanmaktan ne kadar süreyle yoksun bırakıldığının karar yerinde gösterilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve sanık ... müdafiinin temyiz talepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 26.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.