17. Hukuk Dairesi 2016/6229 E. , 2016/5485 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :......Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilin mirasçısı olduğu eşi müteveffa ....."ın, ..... Şubesinden 18.000,00 TL bedelli Tüketici Kredisi kullandığını, kullanılan kredinin ödemesi devam ederken müvekkilin eşinin 19/11/2014 tarihinde kalp krizi sebebiyle vefat ettiğini, bunun üzerine müvekkil tarafından kredinin tamamının ödenmesi için davalı sigorta şirketine başvuruda bulunulduğunu, ancak davalı sigorta şirketi tarafından söz konusu ödemenin sigorta kapsamına girmediğinden ötürü ödemenin yapılamayacağının bildirildiğini, oysa davalı sigorta şirketi tarafından müteveffaya 10/07/2014 başlangıç tarihli ve 36 ay süreli hayat sigortası poliçesi düzenlendiğini, davanın da hayat sigortası sözleşmesine dayalı tazminat istemine ilişkin olduğunu, murisin sözleşme sırasında hastalığını ya da hastalığının ölümcül olduğunu dahi bilmediğini, murisin sağlığı konusunda gerekli araştırmayı ve özeni göstermeden, sağlık raporu dahi istemeden sözleşmeyi akdeden sigorta şirketinin, özen eksikliğini de murise atfetmesinin kötü niyetli olduğunu, bu nedenle davalı-borçlu sigorta şirketinin müvekkilin mirasçısı olduğu eşi müteveffa Şahin Bellitopal tarafından ...... Şubesinden kullandırılan tüketici kredisinin kalan bakiye miktarı olan 16.043,72 TL"nin rizikonun gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, öncelikle davanın husumet nedeniyle reddi gerektiğini, sigortalının sigortalanma tarihlerinden önce kalp-damar hastalığı dolayısıyla tedavi gördüğünü, ancak bu hususları müvekkil şirkete bildirmediğinden gerçeğe aykırı beyanda bulunduğunu, müvekkil şirketin beyan yükümlülüğünün ihlali nedeniyle tazminat ödeme talebini reddettiğini, bu nedenle haksız olarak açılan davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; dava tüketici davası niteliğinde olup, ticari dava olmadığından, mahkemenin görev kapsamı dışında olup, davaya bakmaya Tüketici Mahkemeleri, bulunmadığı yerlerde ise Asliye Hukuk Mahkemesi görevli bulunmakla, davanın mahkemenin görevsizliği sebebiyle usul yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA 04/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.