(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2016/32033 E. , 2020/4110 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı işyerinde 15.05.2012-17.06.2014 tarihleri arasında asgari ücretten daha fazla ücret aldığı halde bankaya asgari ücret + asgari geçim indirimi yatırıldığı, fazla mesai ve genel tatil çalışması yaptığı halde ücretinin ödenmediği, çalışma şartlarının mesailerin sürekli aleyhine değiştirildiği, bu nedenle işverene gönderdiği ihtarname ile iş akdini haklı sebeple feshettiği iddiası ile kıdem ve ihbar tazminatı ile bir kısım işçilik alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Taraflar arasında işçiye ödenen aylık ücretin miktarı ve buna bağlı olarak davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanmadığı konusunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
4857 sayılı İş Kanun"unda 32. maddenin ilk fıkrasında, genel anlamda ücret, bir kimseye bir iş karşılığında işveren veya üçüncü kişiler tarafından sağlanan ve para ile ödenen tutar olarak tanımlanmıştır.
İş sözleşmesinde ücretin kararlaştırılmadığı hallerde ücretin miktarı, işçinin kişisel özellikleri, işyerindeki ya da meslekteki kıdemi, meslek unvanı, yapılan işin niteliği, iş sözleşmesinin türü, işyerinin özellikleri, emsal işçiler o işyerinde ya da başka işyerlerinde ödenen ücretler, örf ve adetler göz önünde tutularak belirlenir.
İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanları gözetilmeli ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılmalı, ayrıca davacının çalıştığı işyerinin faaliyet gösterdiği alanda uzman bir bilirkişiden de görüş alınarak davacının fesih tarihindeki gerçek ücreti saptanmalı ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir sonuca gidilmelidir.
Mahkemece, Türkiye İstatistik Kurumunun resmi internet sitesindeki “kazanç bilgisi sorgulama” kısmından da faydalanılması ve emsal ücret araştırması sonucunda elde edilen verilerle birlikte, anılan Kurumun resmi internet sitesindeki bilgiler de dikkate alınarak emsal ücretin belirlenmesi mümkündür.
Somut olayda; davacı hizmet akdini diğer sebeplerin yanı sıra gerçekte ücreti daha fazla olduğu halde ücretinin düşük gösterildiği, düşük ücret üzerinden kuruma bildirim yapılması sebebiyle haklı sebeple feshettiğini iddia ettiğinden, anılan ilkelere göre emsal ücret araştırması yapılarak davacının ücretinin belirlenmesi gerekir. Davacının ücretinin bordroda gösterilenden yüksek çıkması halinde davacı ile ilgili resmi kayıtların gerçeğe uygun olmayan miktar üzerinden gösterilmesi haklı fesih nedeni olacağından ve davacı da bu sebebe dayanarak iş akdini feshettiğinden kıdem tazminatı talebinin kabulüne, aksi halde ise şimdiki gibi talebin reddine karar verilmesi gerekir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde verilen karar hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 04.03.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.