6. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/15350 Karar No: 2012/3604 Karar Tarihi: 08.03.2012
Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2011/15350 Esas 2012/3604 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme kararı, icra mahkemesinde kesinleşmiş icra takibinden kaynaklanan temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi için yapılan bir dava üzerine verilmiştir. Davalı tarafın yokluğunda karar verilmiş ve tebligat işlemlerinin usule aykırı olduğu belirtilerek kararın bozulması talep edilmiştir. Karar, Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi hükümlerine uygun olmadığı ve taraf teşkili sağlanmadan hatalı şekilde karar verildiği gerekçesiyle bozulmuştur. Kararda, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 27. maddesi ile Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi ve usul ve yasaya aykırı karar verilmesine ilişkin açıklamalar yer almaktadır.
(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi 2011/15350 E. , 2012/3604 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kiralananın tahliyesi(icra)
İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kesinleşmiş icra takibinden kaynaklanan temerrüt nedeniyle tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, kararı davalı vekili temyiz etmiştir 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 27.maddesi hükmüne göre davanın tarafları, müdahiller ve yargılamanın diğer ilgilileri, kendi hakları ile bağlantılı olarak hukuki dinlenilme hakkına sahiptirler. Mahkemece duruşma gününden haberdar edilmek suretiyle bu hakkın ilgililere tanınması gerekir. Duruşma gününün Tebligat Kanununu hükümlerine göre taraflara yöntemine uygun şekilde tebliğ edilmesi zorunludur. Bu husus tebligat işleminin bilgilendirme yanında belgelendirme özelliğini taşımasından kaynaklanmaktadır. Olayımızda karar davalının yokluğunda verilmiş olup, duruşma günü davalıya Tebligat Kanununun 21.maddesine göre tebliğ edilmiştir. Ancak 6099 sayılı yasa ile Tebligat Kanununda yapılan değişiklik uyarınca tebligat mazbatasındaki adreslerin “adres kayıt sistemi”nde gösterilen adres ile aynı olup olmadığı belirtilmediği gibi adres tahkikine ilişkin komşu imzası alınmamış veya imzadan imtina ettiğine ilişkin açıklama tebligat parçasına yazılmamıştır. Bu durumda yapılan tebligat işlemleri Tebligat Kanununun 21.maddesinin birinci ve ikinci fıkralarında belirtilen usule aykırı olup geçersizdir. Bu durumda mahkemece dava dilekçesinin adı geçen davalıya yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken taraf teşkili sağlanmadan hatalı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Karar bu nedenle bozulmalıdır SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 08.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.