13. Hukuk Dairesi 2012/11304 E. , 2013/6287 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün taraflar avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... "in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile yapılan 31.5.2002 tarihli protokol gereğince profosyanel futbolcu olarak tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, davalının 4 taksitte ödemeyi taahhüt ettiği 100.000 TL. ... parayı ancak açılan itirazın iptali davası sonucu haciz baskısı ile ödediğini, davalının protokol hükümlerini ihlal ederek zamanında ödeme yapmadığını ileri sürerek, protokolün 4. Maddesi gereğince ceza-i şart bedelinin ödetilmesi için yaptığı takibe haksız itirazın iptali ile inkar tazminatının ödetilmesini istemiştir.
Davalı, protokol gereğince tüm borçların ödendiğini ve yükümlülüğün yerine getirildiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, 50.000 TL. Üzerinden itirazın iptali ile takip tarihinden yasal faiz yürütülmesine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, protokol şartlarına uymayan davalıdan kararlaştırılan cezai şartın ödetilmesi isteğine ilişkindir. Davacı ile davalı arasında yapılan 31.5.2002 tarihli protokolde, davacı futbolcuya 100.000 TL. ... para ile maç başı 136.000 TL. ödeme yapılacağı, ödemelerin ne şekilde yapılacağı açıklandıktan sonra, 4. Maddesinde, tarafların protokol şartlarına uymadığı taktirde 100.000 TL. Ceza ödeyeceğinin kararlaştırıldığı anlaşılmaktadır.
Borçlar Kanununun 158. ve devamı maddelerinde düzenlenen cezai şart, sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesi halinde borçlunun belirli bir miktar para ödeme taahhüdüdür.
Anılan maddenin 1.fıkrasında seçimlik cezai şart, 2.fıkrasında ise ifaya eklenen cezai şart düzenlenmiştir. Seçimlik cezai şartın düzenlendiği Borçlar Kanununun 158.maddesinin 1.fıkrasında, "Akdin icra edilmemesi veya natamam olarak icrası halinde tediye edilmek üzere cezai şart kabul edilmiş ise hilafına mukavele olmadıkça alacaklı, ancak ya akdin icrasını veya cezanın tediyesini isteyebilir." hükmü mevcut olup, madde metninden de açıkça anlaşıldığı üzere sözleşme hiç ya da gereği gibi yerine getirilmediği takdirde aksine kararlaştırma yoksa alacaklı ya edimin ifasını yada cezai şartın ödenmesini isteyebilir. ikisini bir arada talep etmesi mümkün değildir.
Borçlar Kanununun 158. maddesinin 2.fıkrasında düzenlenen "Akdin muayyen zamanda veya meşrut mahalde icra edilmemesi halinde tediye olunmak üzere cezai şart kabul edilmiş ise, alacaklı hem akdin icrasını, hem meşrut cezanın tediyesini talep edebilir. Meğer ki alacaklı bu hakkından sarahatan feragat etmiş veya kayıt dermeyan etmeksizin edayı kabul eylemiş olsun" hükmünü taşıyan ifaya eklenen cezai şartta ise, alacaklı akdin ifası ile birlikte cezai şartın ödenmesini de talep edebilir.
Bu açıklamaların ışığı altında dava konusu olaya bakacak olursak, taraflar arasındaki sözleşmedeki kararlaştırma, az yukarda açıklanan BK. 158/1 maddesinde düzenlenmiş olan seçimlik cezai şart niteliğinde olup, alacaklı sözleşmeye aykırılık halinde ya cezai şartı ya da akdin ifasını isteyebilir. Davacı, davanın konusunu oluşturan ve sözleşmede kararlaştırılan ... parayı tahsil ettiğine göre, ceza-i şartı talep hakkı yoktur. Mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentde açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenlerlerle tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 990,00 TL duruşma avukatlık parasının karşılıklı alınarak birbirlerine ödenmesine, 21,15 TL peşin alınan temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 742,50 TL peşin alınan harcın davalıya iadesine, 14.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.