8. Hukuk Dairesi 2012/8525 E. , 2012/9006 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Muhtesatın Tespiti
..., dahili davacılar ... ve müşterekleri ile ... ve müşterekleri aralarındaki muhtesatın tespiti davasının kabulüne dair ...Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 01.03.2010 gün ve 394/39 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi bir kısım davalılar taraflarından ayrı ayrı süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:
KARAR
Davacı ... dava dilekçesinde, ortak muristen kalan 125 ada 18 ve 19 parsellerin kadastro çalışmalarında mirasçılar adına doğru olarak tespit ve tapuya tescil edildiğini, ancak bu iki taşınmaz üzerinde bulunan iki adet ahırın yakın murisi babasından kendisi ve kardeşlerine intikal etmiş olmasına rağmen bütün mirasçılar adına tespit ve tescil edildiğini açıklayarak tapu kütüğünün şerhler hanesine her iki ahırın da tapuda yakın muris babası ... adına şerh edilmesini istemiştir.
Davalılardan ... 05.11.2010, ... 24.05.2011 ve ... 06.06.2011 tarihli dilekçeleriyle davanın reddine karar verilmesini savunmuş, davalılar ..., ... ve ... açılan davayı kabul ettiklerini bildirmiş, diğer davalılar usulüne uygun tebligata rağmen cevap vermemiş ve yargılama oturumlarına da katılmamışlardır.
Mahkemece, davanın 125 ada 13 ve 18 parsel sayılı taşınmazların davalılar üzerindeki tapu kaydının iptali ile ... mirasçıları adına tesciline karar verilmesi üzerine; hüküm, davalılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava muristen intikal ve zilyetlik hukuki sebeplerine dayanan TMK.nun 683 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 19. maddesi gereğince açılan tapunun beyanlar hanesinde iki adet muhtesatın gösterilmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu 125 ada 13 ve 18 parsel sayılı taşınmazlar kadastro çalışmaları sırasında ortak muristen intikalen ve mirasçılar arası pay devirleri sonucunda davacının babası ve davalılar adına tespit edilmiş ve tutanakların kesinleşmesi ile tapuya tescil edilmiştir. Davacı dava konusu ahırların babasına ait iken ölümünden sonra kendisi ve kardeşlerine kaldığını iddia etmiş olup, murisin ölüm tarihi itibariyle TMK.nun 640/2 ve 702/2. maddelerine göre, mirasçılar terekeye elbirliği ile sahip olurlar ve bütün haklar üzerinde birlikte tasarruf ederler. Tasarruf işlemleri için ortakların oybirliği ile karar vermeleri gerekir. Bu halde davada yer almayan diğer mirasçıların yöntemine uygun bir biçimde muvafakatlarının alınması, davaya katılmalarının sağlanması veya TMK.nun 640. maddesi uyarınca miras ortaklığına bir temsilci atanarak onun huzuruyla yargılamaya devam edilmesi, dava şartı yerine getirildikten sonra uyuşmazlığın esasının incelenmesi gerekirken bu husus yerine getirilmeden mahkemece eksik incelemeyle yazılı şekilde hüküm kurulması kanuna aykırıdır.
Ayrıca davacı ve davalılar her türlü delile dayanmış olmasına rağmen taraflara delillerini ibraz etmeleri için usulüne uygun süre ve imkan tanınmamış, başka bir deyişle 6100 sayılı ...nıun 27. maddesindeki hukuki dinlenilme hakları sınırlanmıştır. Bu halde mahkemece, taraflara delillerini ibraz etmek üzere taraflara süre ve imkan tanınmalı, mahallinde yeniden yapılacak keşifte, yerel bilirkişiler ve bildirilmesi halinde taraf tanıkları ...nun 243 ve 244. maddeleri gereğince keşif yerine davetiyeyle çağrılmalı, aynı kanunun 259 ve 290/2. maddeleri uyarınca uyuşmazlığın taşınmaza ilişkin bulunması nedeniyle yerel bilirkişi ve tanıklar keşif yerinde dinlenmeli, dava konusu ahırların kim tarafından inşa edildiği, tespit tarihine kadar kimin zilyetliğinde bulunduğu yerel bilirkişi ve tanıklardan sorularak açıklığa kavuşturulmalı, beyanlar arasında çelişki bulunması halinde ...nun 261. maddesi gereğince giderilmesine çalışılmalıdır.
Kabule göre de; davacı dava konusu taşınmazlar üzerinde bulunan ahırların babası tarafından inşa edildiğini açıklayarak tereke adına tapu kütüğünün beyanlar hanesinde gösterilmesini istemiş olmasına rağmen, mahkemece dava konusu taşınmazların tapusunun iptali ile Abdulvahap Kızıl mirasçıları adına tesciline karar verilmiştir. ...nun 26/1 maddesi (1080 sayılı HUMK.nun 74.maddesi) uyarınca ""Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. "" Anılan yasa hükmü karşısında davacının davasının ispatı halinde tapu kaydının beyanlar hanesine dava konusu ahırların davacı ve kardeşlerine ait olduğuna dair şerh düşülmesine dair karar verilmesi gerekirken, davacının talebinden fazlasına karar verilmesi de doğru değildir.
Davalılar ..., ...,..., ..., ..., ..., ..., ..., ...ve ..."nun temyiz itirazları bu bakımdan yerinde olduğundan kabulü ile hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle ve 6100 sayılı ...nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire İlamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 21,15 TL peşin harcın istek halinde temyiz edenlere ayrı ayrı iadelerine 11.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.