Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1011 Esas 2016/5456 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/1011
Karar No: 2016/5456
Karar Tarihi: 04.05.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/1011 Esas 2016/5456 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/1011 E.  ,  2016/5456 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    -K A R A R-
    Davacı vekili; 26.05.2014 tarihinde davalıya ait... plakalı araçtan düşen cismin müvekkiline ait ve seyir halindeki... plakalı araca çarparak hasara yol açtığını, araçta değer ve gelir kaybı meydana geldiğini ileri sürerek 3.018,00 TL’nin davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalı Şirket temsilcisi ..., davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davacı ya ait araç hasarının davalıya ait 34 TH 6159 plakalı araçtan düştüğüne dair kesin ve inandırıcı delil bulunmadığından davanın reddine karar verilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Asliye Ticaret Mahkemesinin görev alanı ticari davalardır. Ticari davalar ise 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 4. Maddesinde sayılmıştır. Maddenin 1. Fıkrasında "Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri." ifadesi ile her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendiren hususlardan doğan davalar nispi ticari davalar olduğu belirtilmiştir. Davanın nispi ticari dava olması için, her iki tarafın tacir olması ve davanın konusunun her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğması gerekmektedir. Somut olayda davacı ve davalı her iki tarafta tacir olup her iki tarafın ticari işletmelerine kayıtlı araçların katıldığı trafik kazasından kaynaklanan bir ticari dava olup TTK"nun 5. Maddesi gereği ticari davalarda görevli mahkeme asliye ticaret mahkemesidir. Ayrıca asliye hukuk mahkemesi ile

    asliye ticaret mahkemesi arasında ki ilişki 01.07.2012 tarihinden itibaren işbölümü değil görev ilişkisi olmuştur. HMK 1. Maddesi gereği görev kamu düzeni ile ilgili olup hakim tarafından kendiliğinden dikkate alınması gerekmektedir. Mahkemece, davada asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek HMK 114/1-c ve 115/2 maddesi gereği dava şartı yokluğu nedeniyle davanın görev nedeniyleusulden reddi gerekirken işin esasına girilerek yazılı olduğu biçimde hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 04/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.