Esas No: 2021/25363
Karar No: 2022/3578
Karar Tarihi: 01.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/25363 Esas 2022/3578 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/25363 E. , 2022/3578 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tahkime ilişkin tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; İtiraz Hakem Heyeti tarafından davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen kararın süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili; 10/11/2018 tarihinde, müvekkilinin, yolcu olduğu motorsiklette meydana gelen trafik kazasında davacının yaralandığını ve %10 oranında kalıcı maluliyetinin oluştuğunu belirterek , fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00TL sürekli iş göremezlik tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Bilirkişi raporu doğrultusunda dava değerini 196.766,00TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; davanın reddini savunmuştur.
Sigorta Tahkim Komiyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince başvurunun dava şartı yokluğundan reddine karar verilmiş hükme karşı davacı vekili itiraz yoluna başvurmuştur. İtiraz Hakem Heyetince itirazın kabulü ile UHH kararının kaldırılmasına yeniden hüküm oluşturulmasına,bu itibarla başvurunun kabulü ile 196.766,00TL sürekli iş göremezlik tazminatının 12/08/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karara verilmiş,davalı vekili temyiz kanun yoluna başvurmuştur.
1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, Sigorta İtiraz Hakem Heyeti kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasınaa göre; davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücünde kayıp olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde,zararın kapsamının tespiti açısından maluliyetin varlığı ve oranının doğru bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikâyetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11/10/2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11/10.2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmelik'i, 01/09/2013-01/06/2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmelik'i, 01/06/2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20/02/2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Eldeki dosyada; kaza sonrası düzenlenen ve hükme esas alınan 01/07/2019 tarihli izmir Katip Çelebi Üniversitesi Atatürk Eğitim ve Araştırma Hastanesi raporunda davacının kazadan kaynaklı sol dizdeki eklem hareket kısıtlılığına dayalı kalıcı maluliyet oranının %10 olduğu ,iyileşme süresinin 120 gün ve 60 gün bakıcıya ihtiyacı olacağı tespit edilmiştir.
Ancak işbu rapordaki dayanak yönetmelik kaza tarihinde yürülükte olmadığından rapor hüküm kurmaya elverişli değildir.Eksik inceleme ile karar verilemez
O halde İtiraz Hakem Heyetince;temyiz edenin sıfatına göre, davacı tarafından kararın temyiz edilmediği de dikkate alınarak, usuli kazanılmış haklar gözetilerek, davacının kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları da eklenerek(eksikler varsa temin edilerek) , davacıya ait dosya kapsamında hükme esas alınan raporu da irdelenmek suretiyle bu kapsamda Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümlerindeki tabloların ve ölçü birimlerinin kaza tarihinde yürürlükte olan Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümleri ile aynı olup olmadığının karşılaştırılarak ve sonuç olarak Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine uygun şekilde , ATK İhtisas Kurulu'ndan ya da üniversitelerin adli tıp anabilim dalı başkanlıklarından rapor alınıp, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi doğru olmayıp bozmayı gerektirmiştir.
2- Kabule göre ; Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince; 196.766,00TL tazminatın davalıdan tahsiline ve kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına tam ve nispi olarak 22.223,00TL vekalet ücretine hükmedilmiştir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu 30/17 md. ve 19/01/2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in 6. maddesi ile Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16. maddesinin 13. fıkrasına "(13) (Ek:RG-19/1/2016-29598) tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir." hükmü eklenmiştir.
İtiraz Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelik'in 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine; (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İtiraz Hakem Heyeti Kararının BOZULMASINA peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 01/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.