Esas No: 2021/7930
Karar No: 2022/3623
Karar Tarihi: 01.03.2022
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/7930 Esas 2022/3623 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2021/7930 E. , 2022/3623 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı Uyuşmazlık Hakem Heyeti tarafından başvurunun kabulüne dair verilen karara karşı davalı vekilinin itirazı üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti tarafından verilen 12/05/2019 tarihli davalı vekilinin itirazının reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili, 28.08.2017 tarihinde zorunlu trafik sigortası bulunmayan araç ile davalının yolcu olduğu araç arasında gerçekleşen trafik kazasında müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını, davalıya yapılan başvuruya rağmen kendilerine ödeme yapılmadığını fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak şimdilik toplam 40.000,00 TL sürekli ve geçici işgöremezlik, tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, davacı vekili bedel artırım dilekçesi ile edel arttırım dilekçesi ile talebini 196.977,66-TL'ye yükseltmiştir.
Davalı vekili; başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Uyuşmazlık Hakem Heyetince; iddia,savunma ve toplanan delillere göre,başvurunun kabulü ile 196.977,66-TL sürekli iş göremezlik ve geçici iş göremezlik tazminatının 24.11.2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi tahsiline, karar verilmiş; karara karşı davalı vekili tarafından yapılan itiraz üzerine İtiraz Hakem Heyetince; davalının itirazının reddine karar verilmiş, itiraz hakem heyeti kararı davalı vekili tarafından süresi içerisinde temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemine ilişkindir.
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11.10.2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü Ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01.09.2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01.06.2015 tarihinden sonra da Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması Ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Bilim Başkanlığı'nın 16.10.2018 tarihli raporunda davacının trafik kazasında travma sonrası stres bozukluğu tanısı ile %30 kalıcı maluliyeti olduğu rapor edilmiştir.
Hükme esas alınan maluliyet raporu yeterli değildir. Buna göre davacının yaralanmadan kaynaklı maluliyetininin tespiti için tüm tedavi evraklarının getirtilip değerlendirmek üzere içerisinde psikiyatri uzmanının da bulunduğu bilirkişi heyetinden kaza tarihinde geçerli yönetmeliğe göre ve temyiz eden davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek "travma sonrası stres bozukluğu" nedeniyle davacıda kalıcı maluliyet bulunup bulunmadığı, bu maluliyetin ömür boyu devam edip etmeyeceği ve varsa oranının ne olduğu hususlarında bilirkişi heyetince gerekli görülmesi halinde bizzat muayenesi yapılarak ayrıntılı, gerekçeli, tıbbi tespitleri içeren, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
3-Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince;196.977,66-TL tazminatın davalıdan tahsiline ve kendisini vekille temsil ettiren davacı yararına tam ve nispi olarak 17.768,66.-TL vekalet ücretine hükmedilmiştir.
5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu'nun 30/17 md., 19.01.2016 tarihli ve 29598 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliğin 6. maddesi ve Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16. maddesinin 13. fıkrası uyarınca tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biridir. İtiraz Hakem Heyetince verilen kararda davacı lehine hükmedilecek vekalet ücreti için Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13 maddesinin uygulanması gerektiği gözönüne alınarak AAÜT'nin 17. maddesi gereğince hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında vekalet ücretine hükmedilmesi,hesaplanan miktarın maktu ücretin altında kalması halinde maktu ücrete hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine, 01/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.