MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı gerçek kişiler vekili, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği ... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkii, 702 ada 2 parsel sayılı taşınmazlarının devamında bulunan ve arazi kadastrosunda tescil harici bırakılan takribi 5.000.00 m² yüzölçümlü taşınmazın kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararlarına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre taşınmazın adlarına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, teknik bilirkişi raporlarında (A) harfi ile gösterilen kısma yönelik taleplerinin davacılar lehine zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı, (B) harfi ile gösterilen kısma yönelik taleplerinin ise, bu kısmın orman sınırları içinde kaldığından ve orman olma özelliğini sürdürdüğünden bahisle, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca tapusuz olan taşınmazın tesciline ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1941 yılında 3116 sayılı Kanun hükümleri gereğince yapılan orman tahdidi, 1977 yılında yapılan aplikasyon ve 2. madde uygulaması ile 1989 yılında yapılarak kesinleşen 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve zilyetlikle kazanma koşullarının oluşmadığı belinlendiğine göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 16/01/2014 gününde oy birliği ile karar verildi.