17. Hukuk Dairesi 2014/12055 E. , 2016/5378 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün temyizen tetkiki davalı birl. davacılar ... Mirasçıları ve davacı birl. davalı ... vekilince istenmiş davalı birl. davacılar ... Mirasçıları ... ve diğerleri vekilince duruşma talep edilmiş olmakla duruşma için tayin edilen 03.05.2016 Salı günü davalı birl. davacılar ... Mirasçıları ... vd. vekili Av. ... geldi. Davacı .. davalı ... tarafından gelen olmadı. Davalılar ... tarafından gelen olmadı. Davalı ...Ş. tarafından gelen olmadı. Birl. davanın davalısı . tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan davalı birl. davacı ... mirasçıları vekili dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü.
-K A R A R-
Davacı ... vekili asıl davada, müvekkilinin sevk ve idaresindeki araçla davalı ..."in maliki olduğu ve kullandığı aracın çarpışması sonucu müvekkilinin yaralanarak daimi maluliyete uğradığını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000 maddi, 25.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, birleşen 2011/104 Esas sayılı davada, 29.450,03 TL maddi tazminatın davalılar ..., ... ve ..."dan, 33.450,03 TL maddi tazminatın ise davalı ...Ş."den tahsilini talep etmiş, 25.12.2013 tarihli ıslah dilekçesi ile her iki davadaki talepleri yönünden davasını ıslah ederek maddi tazminat talebini toplam 45.693,46 TL"ye yükselttiklerini bildirmiş, birleşen 2005/800 Esas sayılı dosyada davacı ... vekili, 100 TL maddi, 400 TL manevi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Asıl dava davalısı ..."in yargılama sırasında vefatı üzerine yasal mirasçıları davaya dahil edilmiş, mirasçılar vekili terekenin borca batık olduğu iddiasını dile getirerek mahkemece mirasın hükmen reddi kararı verilmesini talep etmiş, diğer davalılar vekilleri de özetle davanın reddini istemişlerdir.
Mahkemece iddia, savunma ve toplanan delillere göre; asıl davada davalılar ..., ... ve ..."ın murisin terekesinin borca batık olması nedeniyle mirasın hükmen reddine karar verilmesi taleplerinin reddine, davacı ... için 45.693,46 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... A.Ş. ve ..., ... ve ..."dan (sigorta şirketi 16.01.2006 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizle birlikte) müştereken ve müteselsilen tahsiline, 13.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ..., ... ve ..."dan müştereken ve müteselsilen tahsiline, birleşen 2005/800 Esas sayılı dosyada davanın kabulü ile 100 TL maddi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ..., ... ve .... Şirketi"nden (sigorta şirketi dava tarihinden itibaren yasal faizle sorumlu olmak üzere) müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ... mirasçıların miras hisseleri oranında verilmesine, 400 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılar ... ve ..."den müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı ... mirasçıların miras hisseleri oranında verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... (ölü) mirasçıları vekili ve davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere göre, davacı ... vekilinin tüm, davalı ... Nesli (ölü) mirasçıları vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Asıl dava geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı ile manevi tazminat, .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin birleşen 2011/104-158 E.K.sayılı dosyası ise sürekli iş göremezlik tazminatı istemine ilişkindir.
Davacı ... vekilince 20.12.2004 tarihinde açılan ilk davada fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla 5.000 TL geçici ve sürekli iş göremezlik tazminatı istenmiş, sonrasında bu davada saklı tutulan haklar yönünden 08.03.2011 tarihinde sürekli iş göremezlik istemiyle ek dava açılmış, açılan ek davada fazlaya ilişkin haklar saklı tutulmamış, sonrasında 25.12.2013 tarihli dilekçe ile her iki dava yönünden dava değerinin ıslah yolu ile 45.693,46 TL"ye yükseltildiği bildirilmiştir. Oysa, davacının ilk davada saklı tuttuğu hakları yönünden ek dava açmış bulunması, açtığı ek davada da fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmamış olması nedeniyle her iki dava yönünden de dava değerini ıslah yoluyla artırabilmesine olanak yoktur. Hal böyle iken, mahkemece davacı vekilinin ıslah talebinin kabulü yönünde hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Kabule göre de; davalı ... mirasçıları vekilinin ıslah talebine karşı süresinde yaptığı zamanaşımı def"i konusunda bir karar verilmemiş olması da doğru değildir.
Yine kabule göre; davacı vekilinin 33.450,03 TL nihai zarar miktarı bildiren 05.01.2011 tarihli bilirkişi raporuna karşı 13.04.2011 tarihli celsede bir diyeceklerinin olmadığını beyan etmesi, bu beyanın kendisini bağlar mahiyette olması karşısında, talepten fazlasına hükmedilecek şekilde nihai hüküm kurulmuş olması da doğru görülmemiştir.
3-Davalı ... mirasçıları vekili 08.03.2011 tarihinde açılan ek davaya karşı süresinde zamanaşımı def"inde bulunmuş, ancak davacının talebi hususunda olumlu olumsuz bir karar verilmemiş olup, bu husus bozma sebebi yapılmıştır.
4-Hakim, manevi tazminata Borçlar Kanunu’nun 56. maddesi hükmüne göre, özel durumları göz önünde tutarak adalete uygun olarak hükmeder. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak
için gerekli olan kadar olmalıdır. Bu durumda hükmedilen manevi tazminat miktarı, somut olayın özellikleri, kaza tarihi, tarafların ekonomik ve sosyal durumları, olayın meydana gelmesindeki etkiler gibi hususlar birarada değerlendirilerek belirlenmelidir. Somut olayda; davacının maluliyet oranı, tarafların kusur oranı, olay tarihi gibi unsurlar birarada değerlendirildiğinde, hükmedilen manevi tazminat miktarı fazladır.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı birleştirilen dava davalısı ... vekilinin tüm, davalı ... (ölü) mirasçıları vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2), (3) ve (4) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... (ölü) mirasçıları vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 1.350,00 TL vekalet ücretinin davacı ..."den alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı birl. davacı ... mirasçılarına verilmesine, aşağıda dökümü yazılı 192,80 TL fazla alınan peşin harcın davacı birleştirilen dava davalısı ..."ye geri verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... mirasçılarına geri verilmesine 03/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.