Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/5435
Karar No: 2016/9976
Karar Tarihi: 27.10.2016

Genel güvenliği kasten tehlikeye sokacak şekilde silahla ateş etme - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/5435 Esas 2016/9976 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Sanığın ağabeyi ve anne babasıyla aynı binada yaşadığı, olay günü gece eve geldiğinde ağabeyini uyandırdığı ve çıkan tartışma sonucu av tüfeğiyle havaya 2 el ateş ettiği ve genel güvenliği kasten tehlikeye sokacak şekilde silahla ateş etme suçundan cezalandırıldığı belirtilmiştir. Ancak, hükmün sadece silahla tehdit suçunu oluşturduğu ve genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçunu oluşturmadığı gerekçesiyle bozulduğu ifade edilmiştir. Kartuşlu av tüfeğiyle tehdit suçu işlendiği belirtilerek, 5320 sayılı Kanunun 8/1 maddesi uyarınca hükmün bozulduğu belirtilmiştir. Kararın detayında, TCK’nun 106/2-a maddesi ve fıkrası kapsamında silahla tehdit suçunu oluşturduğu ve ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkı saklı kalmak üzere bozulduğu ifade edilmiştir.
8. Ceza Dairesi         2016/5435 E.  ,  2016/9976 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Genel güvenliği kasten tehlikeye sokacak şekilde silahla ateş etme
    HÜKÜM : Hükümlülük

    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Oluş ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın ağabeyi ve anne babası ile birlikte aynı binada ikamet ettiği, olay günü saat 00.30 sıralarında eve gelen sanığın ağabeyinin evinin camını tıklatarak uyumakta olan ağabeyi ve eşi tanık ..."yi uyandırdığı, babasını uyandırmak istediğini söylediği, ağabeyinin karşı çıktığı ancak; sanığın bir üst katta oturan babasının evine çıkarak anne ve babasını uyandırdığı, gelen gürültü üzerine üst kata çıkan ağabeyi ile sanık arasında başlayan tartışmanın kavgaya dönüştüğü, ağabeyinin evden çıkıp gittiği, sanığın o sırada orada bulunan tanık ..."ye “sizi geberteceğim, öldüreceğim gibi sözler söyleyerek kendi evine çıktığı, aldığı suça konu av tüfeğiyle birlikte tekrar babasının evine indiği, tüfeği tanık ..."ye doğrultup "seni öldüreceğim" diyerek tehdit ettiği, annesinin araya girmesi üzerine elinde tüfekle dışarıya çıkarak havaya doğru 2 el ateş ettiği, aynı gece suça konu av tüfeğini namlusunda iki adet kartuş olduğu halde polis memurlarına teslim etmesi şeklinde gerçekleşen olayda sanığın eyleminin kül halinde yalnızca TCK.nun 106/2-a madde ve fıkrası kapsamında silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden yazılı şekilde genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan mahkumiyetine hükmolunması,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve 326/son maddeleri gereğince ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkı saklı kalmak üzere BOZULMASINA, 27.10.2016 gününde oyçokluğuyla karar verildi.

    KARŞI OY:

    Sanık hakkında, TCK.nun 106/2 (a), 106/1, 170/1 (c), maddelerinden açılan kamu davasının yargılaması sonucunda, tehdit suçundan beraatine, genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak suçundan ise cezalandırılmasına karar verilmiştir.
    Mahkumiyet hükmüne yönelik olarak sanık temyiz yasa yoluna başvurmuş, Dairemizin 05.11.2012 gün ve 2011/7387 esas, 2012/32616 sayılı kararla, sübut kabul edilmiş CMK.nun 231. maddesinin değerlendirilmesinde yasal ve yeterli gerekçe gösterilmemiş olmasından bozma kararı verilmiştir.
    Bozmaya uyan yerel mahkeme sanık hakkında genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak suçundan tayin edilen hapis cezasını CMK.nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiştir. Bu karara karşı itiraz yasa yoluna başvurulmadığından hüküm kesinleşmiştir.
    Ancak, sanık hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararından sonra, yeniden kasıtlı bir suç işlemesi üzerine, mahkeme dava dosyasını ele alarak duruşma günü tayin edip, tayin edilen günde de hükmün açıklanması kararı verilmiştir. Bu karara karşı temyiz yasa yoluna başvurulması üzerine, Dairemizce sanığın eyleminin kül halinde TCK.nun 106/2. (a) madde ve fıkrası kapsamında silahla tehdit suçunu oluşturduğundan kesinleşmiş beraat hükmünü de kapsar şekilde, kazanılmış hakkı saklı tutulmak suretiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bozma kararı yerinde değildir.

    Şöyle ki;

    Sanık hakkında verilen beraat hükmü temyiz yasa yoluna konu edilmemekle kesinleşmiş bulunmaktadır. Dairemizin ilk incelemesi de, silahla tehdit suçuna yönelik bir itiraz bulunmaması üzerine, incelemeyi genel güvenliği kasten tehlikeye sokmak suçuyla sınırlı yapmış ve cezanın kişiselleştirilmesindeki yetersiz gerekçeden hükmü bozmuştur. Sanığın havaya doğru av tüfeği ile ateş ettiği ve bu eyleminin kişilerin hayatı, sağlığı veya mal varlığı bakımından tehlike oluşturacak veya kişilerde korku, kaygı veya panik yaratacak şekilde oluşması, bu suçun unsurları bakımından yeterli olduğundan kuşku bulunmamaktadır. Silahla tehdit suçundan verilen hüküm kesinleşmekle, yeniden yargılamaya konu edilemez. Aksine düşünce sanık lehine oluşan hukuki güvence ortadan kaldırılmış olacaktır. Fikri içtima ilişkisi içinde bulunan her bir suç gerek ceza, gerekse ceza muhakemesi hukuku bakımından bağımsızlığını korur. Fikri içtima ilişkisi içerisinde bulunan daha az ceza gerektiren suçtan dolayı hüküm verilip kesinleşse, fail hakkında aynı fiilden dolayı daha ağır cezayı gerektiren bir başka suç oluşturduğundan söz edilerek yeniden yargılama yapılmayacağına göre, aynı fiilden tekrar yargılama yasağı da bulunduğundan, yargılama yapılamamaktadır. İncelemeye konu olayda verilen hükümdeki ceza miktarı daha az, fail hakkında daha ağır cezayı gerektiren suçtan dolayı yeniden yargılama yapılması ve faile daha ağır ceza verilmesi sonucunu doğuracağından, sanığa tanınan hukuki güvencenin ihlaline yol açar. Keza bu şekildeki bozma kararı üzerine mahkemece yapılacak yargılamada kesin hükmün otoritesini de ortadan kaldırmaktadır.
    Belirtilen nedenlerle, kesinleşmiş ve bir daha yargılama konusu yapılamayacak beraat kararını da kapsayacak şekilde sanık aleyhine hükmün bozulması sanığa tanınan hukuki güvenceleri de ortadan kaldıracağından, sayın çoğunluğun bozma kararına katılamıyoruz. Genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçundan inceleme yapılıp hükmün değerlendirilmesi gerekir. 27.10.2016

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi