Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/9581
Karar No: 2014/612

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/9581 Esas 2014/612 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2013/9581 E.  ,  2014/612 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Kadastro sırasında Sapadere Köyü 375 ada 1 parsel sayılı 4177,02 m² yüzölçümlü taşınmaz, taş ev ve tarla vasfıyla Ahmet Baç adına tesbit edilmiştir.
    Davacı ...., taşınmazın 64 m2"lik kısmının kendi zilyedliğinde olduğu iddiasıyla bu kısmın kendi adına tescilini talep ve dava etmiştir.
    Birleşen dosya davacısı Hazine ise, 11.08.2006 tarihinde açtığı dava ile; dava konusu taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olmadığından bahisle dava konusu taşınmazın Hazine adına tesbit ve tescilini talep etmiştir.
    Mahkemece davanın kısmen kabulüne ve dava konusu parselin (A)=137,79 m2 bölümünün ..... adlarına, (B)=487,50 m2 ve (C)=238,19 m2 bölümlerinin Hazine adına, (D)=3313,54 m2 bölümünün tesbit gibi davalı adına tapuya tesciline karar verilmiş, hükmün davacılar ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine hüküm, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 21/04/2010 gün ve 2010/2142 E. - 5456 K. sayılı kararı ile bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma kararında özetle; [Çekişmeli taşınmazın sınırında orman bulunduğu ve Hazine tarafından da taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddia edildiği halde, mahkemece yapılan keşifte yalnızca ziraat uzmanı dinlenilmiş, orman araştırması yapılmaksızın, (B) ve (C) bölümlerinin Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu gerekçesiyle Hazine adına; kalan kısımlarda 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerinin şartlarının gerçekleştiği gerekçesiyle (A) harfli bölümünün ortak kullanıcıları olan davacı ve davalı adına; (D) harfli bölümünün ise, tesbit gibi davalı adına tesciline karar verilmiştir. Ancak; taşınmazın paftası incelendiğinde batı yönde Kirazdağ Devlet Ormanı olarak isimlendirilen geniş orman parselinin bulunduğu görülmektedir. Bu durumda; orman kadastrosunun kesinleşip kesinleşmediği araştırılarak, buna göre çekişmeli taşınmazın ormanla ilişkisinin belirlenmesi gerekir. Bu nedenle, mahkemece yeniden yapılacak inceleme ve araştırma ile oluşacak sonuca göre hüküm kurulmalıdır] denilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucu davacı .... mirasçılarının ve Hazinenin davasının kısmen kabul kısmen reddi ile; Sapadere Köyü 375 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tesbitinin iptali ile; fen bilirkişi İbrahim Uzuner"in 02/11/2012 havale tarihli raporuna ekli krokide (B) harfi ile gösterilen 487,50 m2 ve (D) harfi ile gösterilen 3313,54 m2"lik kısımların ve fen bilirkişi İbrahim Uzuner"in 06/03/2013 havale tarihli raporuna ekli krokide (A2) ile gösterilen 68,90 m2"lik kısmın davalı ... oğlu Ahmet Baç adına tapuya tesciline, (A1) ile gösterilen 68,89 m2"lik kısmın 5 pay olarak kabul edilerek muris .... mirasçıları adına tapuya tesciline, (C) harfi ile gösterilen 238,19 m2"lik kısmın tarla vasfıyla Maliye Hazinesi adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine tarafından kişiler adına tesciline karar verilen (B), (D), (A1) ve (A2) kısımlar yönünden temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tesbitine itiraz niteliğindedir.
    Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerde 16/09/1999 tarihinde kesinleşen orman kadastrosu ve 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.



    1) Davalı Hazinenin 02/11/2012 havale tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (B) ve (D) harfleri ile gösterilen taşınmazlara yönelik temyiz itirazları bakımından:
    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından orman kadastrosu, eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırmada, çekişmeli taşınmazın (B) ve (D) harfleri ile gösterilen kısımlarının orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve adına tescil kararı verilen kişiler yararına 3402 sayılı Kanunun 14. maddesinde yazılı kazandırıcı zamanaşımı zilyedliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının oluştuğu belirlenerek yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, hükmün taşınmazın (B) ve (D) harfleri ile gösterilen kısımları yönünden onanması gerekmiştir.
    2) Davalı Hazinenin 06/03/2013 havale tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (A1) ve (A2) harfleri ile gösterilen taşınmazlara yönelik temyiz itirazlarına gelince;
    Mahkemece, 06/03/2013 havale tarihli bilirkişi raporundaki krokide (A2) ile gösterilen 68,90 m2"lik kısmın davalı ... oğlu Ahmet Baç adına tapuya tesciline, (A1) ile gösterilen 68,89 m2"lik kısmın 5 pay olarak kabul edilerek muris .... mirasçıları adına tapuya tesciline karar verilmiş ise de, bilirkişi raporundaki krokide (A1-A2) harfleri ile gösterilen kısımlar için Yargıtay bozma kararı öncesi .... tarafından düzenlenen 11.11.2008 tarihli ziraat bilirkişi raporu ile ve Yargıtay bozma kararı sonrası Gökhan Akpolat tarafından düzenlenen 27.12.2012 tarihli ziraat bilirkişi raporları arasında çelişki bulunmaktadır. Şöyle ki; 11.11.2008 tarihli raporda (A(A1+A2) harfi ile gösterilen kısmın diğer parsellere giden yolların kesiştiği noktada bulunup ekili dikili olmadığı ancak, özel mülkiyete konu olabilecek ev önü bahçesi olduğu belirtilmiş olmasına karşın, 27.12.2012 tarihli raporda aynı kısmın tarımsal amaçlı kullanılmayan araç parkı vb. amaçlarla kullanılan Devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilmiş olup, hüküm kurulurken bu çelişki giderilmemiştir.
    O halde; mahkemece dava konusu taşınmazın A(A1+A2) harfi ile gösterilen kısım için daha önce keşfe katılmamış fen ve ziraat bilirkişileri eşliğinde keşif yapılarak dava konusu taşınmazın zilyetlikle kazanılması mümkün yerlerden olup olmadığı belirlenmeli, tanıklardan taşınmazın davacı, davalı ve müşterekleri yönünden 3402 sayılı Kanunun 14 ve 17. maddelerindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği araştırılmalı; imar ve ihya üzerinde durulup, bu konuda ve zilyedliğin tesbiti yönünden tanık beyanlarına başvurulmalı; parselin öncesinin ne olduğu, imar ve ihyanın hangi tarihte tamamlanıp bittiği, zilyedliğin hangi tarihte başlayıp kimler tarafından ne biçimde sürdürüldüğü, tanıkların imar ve ihya ile zilyedlik olgusunu hangi olaylarla nasıl hatırladıkları saptanmalı; davacı ve davalı kişilerin belgesiz zilyedlik yoluyla kazandıkları toprak olup olmadığı, varsa cinsi ve miktarı tapu ve ilgili kadastro müdürlüklerinden çekişmeli taşınmaz dışında, başka taşınmazlar için salt zilyedlik nedenine dayalı olarak açtıkları bir başka tescil davalarının bulunup bulunmadığı mahkemeler yazı işleri müdürlüğünden sorulup tesbit edilmeli; tüm kanıtlar toplanıp birlikte değerlendirilmeli; oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmelidir. Belirtilen hususlar gözetilmeksizin, yazılı şekilde hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırı görülmüştür.
    SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün 02/11/2012 havale tarihli bilirkişi raporuna ekli krokide (B-D) harfleri ile gösterilen taşınmazlar yönünden ONANMASINA,
    2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 06/03/2013 havale tarihli bilirkişi raporundaki krokide (A1-A2) ile gösterilen kısımlar yönünden BOZULMASINA 16/01/2014 günü oy birliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için destek@ictihatlar.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi