17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3347 Karar No: 2016/5339 Karar Tarihi: 03.05.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/3347 Esas 2016/5339 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/3347 E. , 2016/5339 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı alacaklı vekili, müvekkilinin borçlu davalı ..."den boşandığını, boşanma sonucu hükmedilen tazminat ve nafaka alacakları için hakkında takip başlatıldığını, borçlunun alacağı karşılayacak mal varlığı bulunmadığı ve hakkındaki takipleri sonuçsuz bırakmak için dava konusu ... adet taşınmazını diğer davalı ..."a devrettiğinden bu devirlere ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı ... vekili, boşanma davasının kesinleşmediğini ve nafaka borcunun ödendiğinden haksız açılan davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Davalı ..., davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre, davacı ve davalı ... hakkındaki boşanma davasının tazminata ilişkin bölümünün bozulduğu davacı yararına hükmedilen tazminat alacağının kalmadığı, sadece bir kısım nafaka alacağı olduğu, aciz belgesinin olmadığı ve taşınmazların borcun ödenmesi için satıldığının alaşıldığından bahisle davanın reddine karar verilmiş hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK"nun 277 ve devamı maddelerine dayalı olarak açılan tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve davacının ...İcra Müdürlüğünün 2009/4786 sayılı takip dosyasındaki tazminata ilişkin alacağının kaynağı ilamın Yargıtay 2.Hukuk Dairesi tarfından bozularak bu alacağın dayanağının ortadan kalkmış bulunmasına göre bu takip dosyası yönünden davanın reddi yerinde olup davacının aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-İcra ve İflas Kanununun 277 ve izleyen maddelerinde düzenlenen tasarrufun iptali davalarında amaç, borçlunun aciz ya da iflasından önce yaptığı ve aslında geçerli olan bazı tasarrufların geçersiz ya da "iyiniyet kurallarına aykırılık" nedeniyle alacaklıya karşı sonuçsuz kalmasını ve dolayısıyla o mal üzerinden cebri icraya devamla alacağın tahsilini sağlamaktır. Tasarrufun iptali davasını elinde geçici veya kesin aciz belgesi bulunan alacaklı açabilir ( İİK.m.277 ). Bu husus, dava şartı olup, hâkim görevi gereği doğrudan gözetmek zorundadır. Ancak, bu eksiklik yargılamanın her aşamasında hatta temyiz aşamasında dahi giderilebilmesi mümkündür. Somut olayda, nafaka alacağı ile ilgili ...İcra Müdürlüğünün 2008/2893 sayılı takip dosyasından yargılama sırasında 08.11.2010 tarihli aciz belgesinin alındığı, dava konusu ... adet parselin borcun doğmundan sonra aynı gün davalı ..."a satıldığı ve satışa rağmen borçlu tarafından kullanıldığı, üçüncü kişinin traktörü olmadığından borçlunun dava konusu taşınmazları kiraladığı iddia edilmiş ise de bu iddia yaşam deneyemlerine uygun olmadığı gibi zabıta araştırması sonunda tam tersi borçlunun değil üçüncü kişinin traktörünün olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, mahkemece davacının nafaka alacağı ile ilgili takip dosyası yönünden davanın kabulüne karar vermesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin diğer temiyiz itirazlarının reddi ile 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, 03/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.