MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : CMK"nın 223/2-e maddesi gereğince beraat (ayrı ayrı)

Nitelikli dolandırıcılığa teşebbüs ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanıkların beraatine ilişkin hükümler, katılanlar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ...’ın, katılan ...’ın yetkilisi, katılan ...’ın ortağı olduğu ...Danışmanlık Mimarlık Mühendislik Şirketinden aralarındaki ticari ilişkiye istinaden suça konu borçlusu ...Danışmanlık Şirketi, kefili katılan ..., alacaklısı sanık ..., düzenleme tarihi 08/08/2012, vade tarihi 15/12/2012 olan, 20.000 TL bedelli senedi aldığı, sanık ...’ın da senedi ciro yoluyla babası olan diğer sanık ...’e devrettiği, sanık ...’in anılan senedi istinaden ...Şirketi, ... ve ... aleyhine icra takibi başlattığı, takibin borçlu katılanların itirazı üzerine durduğu, katılanların senetteki imzaların sahte olduğundan bahisle şikayetçi olmaları üzerine yürütülen soruşturmada alınan ekspertiz raporunda soruşturmaya konu senetteki borçlu ve kefil imzalarının katılanlar ... ve ... elinden çıkmadığının belirtildiği, bu suretle sanıkların atılı suçları işlediklerinin iddia edildiği somut olayda; sanık savunmaları, katılan beyanları, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından soruşturma aşamasında alınan 30/04/2013 tarihli ekspertiz raporu ile suça konu bonoda atılı bulunan borçlu imzasının katılanların eli ürünü olmadığı yönünde görüş beyan edildiği, suça konu bonoya ilişkin olarak ... 1.İcra Hukuk Mahkemesinin 2013/179 Esas sayılı dosyasında yaptırılan bilirkişi incelemesi sonucu ibraz edilen 21/08/2014 tarihli bilirkişi raporunda ise suça konu senetteki borçlu imzasının katılan ... ...n eli ürünü olduğu yönünde görüş beyan edildiği, her iki rapor arasındaki çelişkinin giderilmesi amacıyla dosyanın gönderildiği Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Başkanlığınca düzenlenen 25/11/2014 tarihli rapora göre ise suça konu senetteki borçlu imzalarının katılan ..."in eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği görüşünün bildirildiği anlaşılmakla sanıkların üzerlerine atılı suçları işlediklerine dair mahkumiyetlerine yeterli, her türlü şüpheden uzak, somut, kesin ve inandırıcı bir delil elde edilemediği gerekçesiyle verilen beraat hükümlerinde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılama sonunda, sanığın mahkumiyetine yeterli, her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı gerekçe gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanların yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA, 24/05/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.