Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/16528
Karar No: 2022/3899
Karar Tarihi: 02.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/16528 Esas 2022/3899 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülen tasarrufun iptali davasında, davacı tarafın duruşmaya katılmadığı ve belgelendirilmiş mazeret de göndermediği için davanın açılmamış sayılmasına karar verildi. Ancak davacının vekillerine çektiği azilnamede vekil Av. ...'un azledilmediği ve yapılan tebligatların usulsüz olduğu belirtilerek mahkemenin kararı hukuka uygun değil denildi. Mahkemece davacı vekiline usulüne uygun tebligat yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, usulsüz tebligat nedeniyle davanın açılmamış sayılmasına hükmedilmesi doğru görülmediği belirtildi ve karar bozuldu. 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11/2 maddesi de açıklanarak vekil vasıtası ile açılmış davalarda tüm tebligatların vekile yapılması gerektiği vurgulandı.
4. Hukuk Dairesi         2021/16528 E.  ,  2022/3899 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın açılmamış sayılmasına dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Hükmüne uyulan Yargıtay 17 Hukuk Dairesi’nin 08/05/2019 gün, 2016/8310 E- 2019/5716 K sayılı ilamında; “...davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı hüküm kurulması doğru görülmediği” gerekçesi ile hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece; Dairenin ilgili bozma ilamına uyulmasına karar verilerek yapılan yargılama neticesinde; davacı tarafın 24/11/2020 tarihinde yapılan duruşmasına katılmadığı, belgelendirilmiş mazeret de gönderilmediği anlaşılmış ve duruşma (başvuruya bırakıldığı) tarihi olan 24/11/2020 tarihinden itibaren 3 aylık yasal süre içinde davanın yenilenmesine yönelik bir talepte bulunulmadığı anlaşıldığından davanın HMK'nun 150/5 maddesi uyarınca açılmamış sayılmasına karar verilmiş söz konusu karar davacı vekili Av. ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Somut olayda; dava açılırken Av. ... , ... , ... , ... ve ... ’ın davacı vekili olarak atandığı,
    Av. ...’un da temyiz aşamasında dosyaya davacı vekili olarak iştirak ettiği, dosyaya geçerli vekaletnamesini de sunduğu,
    Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 08/05/2019 tarih, 2016/8310 E- 2019/5716 K sayılı ilamının davacı vekili Av. ... e 24/09/2019 tarihinde, sonrasında da karar düzeltmeye ilişkin Yargıtay 17. Hukuk Dairesinin 2019/5370 E- 2020/4407 K sayılı ilamının da davacılar vekiline 22/07/2020 tarihinde tebliğ edilmiş olduğu, davacı asil tarafından Amasya 4. Noterliği’nin 30/01/2020 tarih, 001218 yevmiye ile Av. ... , ... , ... , ... ve ... ’ın vekillikten azledildiğinin anlaşılması üzerine, Yargıtay ilamlarının davacı asile tebliğ edildiği, davacı asilin de duruşmaya iştirak etmediği, Mahkemece 24/11/2020 tarihinde dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilip, 25/02/2011 tarihinde dosyanın açılmamış sayılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11/2 maddesinde "vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligatın vekile yapılacağı, vekilin birden çok olması durumunda bunlardan birine tebligat yapılmasının yeterli olduğu, tebligatın birden fazla vekile yapılması durumunda, bunlardan ilkine yapılan tebliğin asıl tebliğ tarihi sayıldığı" öngörülmüştür.
    Davanın vekil vasıtası ile açılmış olması halinde tüm tebligatların vekile yapılması gerekmektedir.
    Davacı, vekillerine (Av. ..., ... , ... , ... ve ... ) azilname çekmiş ise de; azilnamede vekil Av. ...’un azledilmediği, davacı asile yapılan tebligatların usulsüz olduğu, bu sebeple mahkemece davacı asile yapılan usulsüz tebligata göre davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesinin hukuka uygun olmadığı anlaşılmıştır.
    Bu durumda Mahkemece davacı vekili ...'a usulüne uygun tebligat yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davacı asile yapılan usulsüz tebligata göre davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru görülmemiştir
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 02/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi