Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/6963
Karar No: 2013/8293
Karar Tarihi: 22.05.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/6963 Esas 2013/8293 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Denizli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülen bir elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, dava kaim bedel ödenmek suretiyle kabul edilmiştir. Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişme konusu evin davacıya ait imar parseli içinde kaldığı ancak imar işleminin çok öncesinden davalının kayınpederi tarafından yapıldığı ve ondan da mirasçısı olan davalının eşiye intikal ettiği anlaşılmaktadır. Mahkeme, yasal ayrıcalıkların dışında ayrılmaz parçanın (mütemmim cüz'ün) mülkiyeti ve buna bağlı olarak tasarruf hakkı üzerinde bulunduğu arza bağlı olduğunu ve 6785 sayılı yasanın 1605 sayılı yasa ile değişik 42/c ve 3194 sayılı imar yasasının 18. maddelerinde özel hükümler getirilmek suretiyle ayrılmaz parça (mütemmim cüz) olan yapı ile arz arasındaki hukuki ilişki kesilmiş bazı durumlarda yapı üzerinde tasarruf etme gücünün özel yasa ile kısıtlandığını belirtmiştir. Kararda ayrıca, davacının yıkım isteğinde bulunduğuna göre öncelikle davalının eşi Ş..ün davada yer almasının sağlanması ve yeniden keşif yapılarak çekişmeye konu yapının imar öncesi hangi kadastral parsel içinde kaldığı belirlenmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şek
1. Hukuk Dairesi         2013/6963 E.  ,  2013/8293 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : DENİZLİ 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 16/12/2011
    NUMARASI : 2011/66-2011/484

    Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi ve yıkım davası sonunda, yerel mahkemece  davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar taraflarca yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;  Dava, imar parseline elatmanın önlenmesi ve yıkım isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece, kaim bedel ödenmek suretiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; 5441 ada 4 nolu imar parselinin davacıya, 5442 ada 3 nolu imar parselinin ise davalının eşi Ş.. adına kayıtlı olduğu, yaplıan keşif sonucu alınan bilirkişi raporuna göre çekişme konusu evin davacıya ait 4 nolu parsel içinde kaldığı, taşınmazların 17.3.1997 tarihinde 3l94 sayılı imar yasasının l8. maddesi uyarınca yapılan uygulama ile oluştuğu, evin ise imar işleminin çok öncesinden davalının kayınpederi tarafından yapıldığı, ondanda mirasçısı olan davalının eşi Ş..e intikal ettiği anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere; yasal ayrıcalıkların dışında ayrılmaz parçanın (mütemmim cüz"ün) mülkiyeti ve buna bağlı olarak tasarruf hakkı üzerinde bulunduğu arza bağlıdır. Bu husus M.K.nun 684. maddesinde açıkca vurgulanmıştır. Nevarki, yürürlükten kalkmış olan 6785 sayılı yasanın l605 sayılı yasa ile değişik 42/c ve halen yürürlükte bulunan 3l94 sayılı imar yasasının l8. maddelerinde özel hükümler getirilmek suretiyle ayrılmaz parça (mütemmim cüz) olan yapı ile arz arasındaki hukuki ilişki kesilmiş bazı durumlarda yapı,  üzerinde bulunduğu yerin malikinden başkasına bırakılarak imar parsellerinin oluşturulabileceği öngörülmüştür. Böylece yapıların bedelleri ilgili parsel sahiplerince yapı sahibine ödenmediği veya aralarında bu yönde bir anlaşma yapılmadığı yada ortaklığın giderilmesi davası açılmadığı sürece bu yapıların ömürlerini dolduruncaya kadar eski sahiplerine kullanma imkanı  sağlanmıştır. 
    Öte yandan, zeminin maliki olan kişinin taşınmazı bizzat  kullanma yetkisi sınırlanmış, ayrılmaz parça (mütemmim cüz) durumunda olan yapı üzerinde tasarruf etme gücü özel yasa ile kısıtlanmıştır.
    298l sayılı yasanın 3290 sayılı yasa ile değişik l0/c maddesi de aynı doğrultuda hüküm getirmiştir.
    Gerçekten bir kimse kendisine veya yasanın himaye ettiği bir hakka dayanarak üçüncü bir şahsa ait bir taşınmaz üzerine ayrılmaz parça (mütemmim cüz) niteliğinde yapı inşaa etmiş imar uygulaması sonucu bu yer davacıya ait imar parseli içerisinde kalmış ise, kendi arzu ve iradesi dışında idari kararla oluşan bir durum söz konusu olduğundan kusurlu sayılamaz. İşte bu nedenle yukarıda değinildiği gibi yasa koyucu imar parseli malikine karşı yapı sahibini koruma zorunluluğunu duymuştur.
    Somut olaya gelince; mahkemece yapılan keşif sonucu, çekişme konusu evin imar öncesi hangi kadastral parsel içinde kaldığı, davalı tarafın ilgili kadastral parselde korunmaya değer bir hakkının bulunup bulunmadığı belirlenmeden sonuca gidilmiştir.
    Hal böyle olunca; davacının yıkım isteğide bulunduğuna göre öncelikle davalının eşi Ş.."ün davada yer almasının sağlanması, değinilen usuli eksiklikler giderildikten sonra yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda yeniden keşif yapılarak çekişmeye konu yapının imar öncesi hangi kadastral parsel içinde kaldığı ve her iki imar parselinin öncesi kadastral parsellerinin sınırlarının denetime olanak verecek şekilde krokide gösterilmesi, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    Tarafların temyiz itirazları yerindedir.  Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 22.05.2013 tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi