Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/1687
Karar No: 2019/4352
Karar Tarihi: 01.04.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2019/1687 Esas 2019/4352 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı birleşen dosya davalısı ile davalı arasında gerçekleşen Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi gereği taşınmaz bedelinin fazlasıyla ödenmesine rağmen davalı taşınmazı devretmemiştir. Davacı, taşınmazın başka bir kişiye muvazaalı ve kötü niyetli olarak devredildiğini öne sürmüş ve tescil, alacak ve tazminat isteminde bulunmuştur. Davalı ise, satış vaadi sözleşmesinde belirtilen edimlerini yerine getirdiğini iddia etmemiş, davanın birleşen dosyasında kendisinin edimlerini yerine getirmediği gerekçesiyle 25.000 TL tazminat talep etmiştir. Mahkeme, davacının tescil talebini kabul etmiş ama tazminat ve alacak taleplerini reddetmiştir. Ancak yapılan incelemede Arsa Ofisine yapılan ödemelerin davacı tarafından değil davalı tarafından yapıldığı ortaya çıkınca, mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: HUMK’nun 440/I.
13. Hukuk Dairesi         2019/1687 E.  ,  2019/4352 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVACI-BİRLEŞEN DOSYA DAVALISI : ... vekili avukat ...
    DAVALI-BİRLEŞEN DOSYA DAVACISI :3- ... vekili avukat ...
    DAHİLİ DAVALI : ... vekili avukat ...


    Taraflar arasındaki asıl davada tapu iptali tescil alacak ve manevi tazminat, birleşen davada sözleşmenin iptali ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne kısmen reddine, birleşen davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davalılar ... ve ... vekili ile davalı-birleşen dosya davacısı ... avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı birleşen dosya davacısı ... vekili avukat ..., asıl davada davalı ... vekili avukat ... ve diğer davalı ... vekili avukat ... ve davacı vekili avukat ..."nun gelmeleriyle duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı birleşen dosya davalısı, davalı ... ile 14.03.2005 tarihinde Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşmeye göre davalının 144 parselde kayıtlı 9 Ha. 99.375 m² gayrimenkulü 75.000,00 YTL bedelle satmayı taahhüt ettiği, mezkur sözleşmeye göre bedelin 20.000,00 TL kısmının peşin ödendiğini, bakiye 55.000,00 TL kısmının ise 15.04.2005- 15.11.2005 -15.04.2006- 15.11.2006 tarihlerinde dört eşit taksit halinde ödeneceği neticede ödenecek toplam bedelin 75.000 TL olduğu davalının borç bitiminde kat’i ferağ takririni vereceğini kabul ve taahhüt ettiği, sözleşme kapsamındaki taksitlerin bir kısımın davalıya elden ödendiğini, bir kısmının ise Arsa Ofisi Genel Müdürlüğü hesabına yatırdığını, davalıya toplam 107.418,00 YTL ödeme yapıldığını, satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tüm yükümlülüklerini yerine getirdiğini, sözleşmeyi aşan ödemeler yaptığını, ancak davalı ...’ın davaya konu gayrimenkulü davalı ...’a 29.05.2005 tarihinde muvazaalı ve kötü niyetli olarak sattığını, davalı ...’ın da taşınmazı 27.09.2005 tarihide diğer davalı Mutluk Çetin"e sattığını ileri sürerek gayrimenkulün, adına tesciline karar verilmesini, lehine maddi ve manevi tazminata hükmedilmesini davalı ...’a sözleşme çerçevesinde fazla ödenen 32.418,00 TL’nin son ödeme tarihi olan 14.11.2005 tarihinden itibaren hesaplanacak olan ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini dilemiştir.
    Davalı, birleşen dosya davacısı ... birleşen davada; davalının satış vaadinden doğan edimlerini yerine getirmediğini, taksitleri ödemediğini davalı tarafından Arsa Ofisine yapıldığı iddia edilen 17.718,00 TL ve 44.100,00 TL"lik ödemenin kendisi tarafından yapıldığını, davalı edimlerini yerine getirmediği, bu nedenle zararının olduğunu ileri sürerek şimdilik 25.000,00 TL nin davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Mahkemece, asıl davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine, birleşen davanın reddine karar verilmiş; hüküm, asıl davada davalılar ... ve ... ile birleşen davada davacı ... tarafondan temyiz edilmiştir.
    1-Dava, Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesinden kaynaklanan alacak, tescil ve tazminat istemine ilişkindir. Davacı davalıyla yapılan Gayrimenkul Satış Vaadi Sözleşmesi gereğince sözleşme de belirtilen tutardan fazla ödeme yapıldığı buna rağmen davalı yanca taşınmazın devrinin yapılmadığı davalının taşınmazı davalılardan ..."a devrettiği ..."da taşınmazı davalı ..."e devrettiğini ileri sürerek tescil, alacak ve tazminat isteminde bulunmuştur.
    Davalı birleşen dosya davacısı ..., davalının satış vaadinden doğan edimlerini yerine getirmediğini, taksitleri ödemediğini davacı birleşen dosya davalısı tarafından arsa ofisine yapıldığı iddia edilen 12.04.2005 tarihli 17.718,00 TL ve 14.11.2005 tarihinde 44.100,00 TL"lik ödemenin kendisi tarafından yapıldığını, davalı edimlerini yerine getirmediği, bu nedenle zararının olduğunu ileri sürerek şimdilik 25.000,00 TL nin davalıdan yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Mahkemece, Arsa Ofisine yapılan 12.04.2005 tarihli 17.718,00 TL ve 14.11.2005 tarihli 44.100,00 TL"lik ödemelerin, davacı, birleşen dosya davalısı ... tarafından yapıldığı bu suretle anılan tarafın sözleşmeden doğan edimini yerine getirdiği gerekçesiyle tescil talebinin kabulüne tazminat ve alacak isteminin reddine, ... tarafından açılan birleşen davanın reddine karar verilmiş ise de Toplu Konut İdaresi Başkanlığına yazılan müzekkere cevabında Arsa Ofisine yapılan 17.718,00 TL ve 44.100,00 TL"lik ödemelerin ... tarafından yapıldığı bildirilmiştir. Hal böyle olunca mahkemece Arsa Ofisine Yapılan ödemelerin ... tarafından yapıldığı dikkate alınmak suretiyle tarafların sözleşmeden doğan edimlerini yerine getirip getirmediği değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme nedeniyle yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre temyiz talebinde bulunan tarafların sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle temyiz talebinde bulunan tarafların sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 1.630,00 TL duruşma avukatlık parasının karşılıklı olarak taraflardan alınarak birbirlerine ödenmesine, peşin alınan 29,20 TL harcın davalılardan ..." ve ..."a, 248,40 TL harcında ..."a iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi