Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/17201
Karar No: 2016/5267
Karar Tarihi: 02.05.2016

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2015/17201 Esas 2016/5267 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2015/17201 E.  ,  2016/5267 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ :.....Sulh Hukuk Mahkemesi

BİRLEŞTİRİLEN DAVA
MAHKEMESİ : .... Sulh Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne ilişkin verilen hüküm, asıl davanın davacısı ve aynı zamanda birleşen davanın davalısı .... ve birleşen dava davalısı ... vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

-K A R A R-
Asıl davada, davacı vekili; davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın, kontrolsüz kavşakta sola dönüş yapmak isteyen davacı aracının şeridine tecavüz etmesi nedeniyle kaza oluştuğunu, kaza tespit tutanağındaki kusur tespitinin hatalı olduğunu, ..... Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2011/55 D.İş sayılı dosyasında yapılan keşifle alınan rapor ile tutanağın hatalı olduğunun; davalı sürücünün asli, davacının tali kusurlu olduğunun saptandığını, anılan rapor ile davacı aracındaki hasarın 869,30 TL. olarak hesaplandığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 650,00 TL"nin kaza tarihinden işleyecek faiziyle davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Asıl davada davalı ...Ş. vekili, kazaya karışan aracın trafik sigortacısı olduklarını, kazada sigortalılarının kusuru olmadığından zarardan sorumlu olmadıklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Asıl davada davalı ... .... vekili, davacı sürücüsünün kaza anında alkollü olması nedeniyle olay yerini terk ettiğini, kaza tespit tutanağındaki kusur tespitinin doğru ve yerinde olduğunu, davalı sürücünün kusuru olmadığını, davacının yokluklarında yaptırdığı tespit ile aldığı raporu kabul etmediklerini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Birleşen davada, davacı vekili; şirketleri tarafından kaskolanan araca, davalıların işleteni, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın çarpmasıyla oluşan kazada kaskolu aracın hasar gördüğünü, sigortalılarına ödedikleri 2.968,00 TL. hasar bedelinin ödeme tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalılardan müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Birleşen davada davalı .... vekili, diğer davalı ..."a ait aracın trafik sigortacısı olduklarını, sigortalılarının aldığı tespit raporu ile sigortalı kusurunun % 25 olarak saptandığını, bu oranı aşan kısım için sorumlulukları olamayacağını, kusur oranına isabet eden miktarı ödemeye hazır olduklarını, aşan kısma ilişkin davanın reddini talep etmiştir.
Birleşen davada davalılar ... ve ... vekili, davacının sigortalısına ait araç sürücüsünün kazada asli kusurlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, kararda yazılı gerekçelerle ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; asıl davanın reddine; birleşen davanın kabulü ile 2.968,00 TL"nin yasal faiziyle (davalı ... yönünden dava-diğer davalılar yönünden ödeme tarihinden) davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmiş; hüküm, asıl davanın davacısı ve aynı zamanda birleşen davanın davalısı ........ile birleşen dava davalısı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranlarının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre; asıl davanın davacısı ve aynı zamanda birleşen davanın davalısı .... ile birleşen dava davalısı ... vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Asıl dava, trafik kazası nedeniyle oluşan araç hasar bedeli; birleşen dava ise, kasko poliçesi gereği sigortalısına ödeme yapan sigortacının, ödediği bedelin zarara sebep olan davalılardan rücuen tahsili istemine ilişkindir.
Asıl davada davacı taraf, dava konusu kaza nedeniyle 650,00 TL. maddi tazminatın davalılardan tahsilini talep etmiş; mahkemece, kazada davacının tam kusurlu olması nedeniyle davanın reddine ve davalılar ....... ile ....... lehine ayrı ayrı 650,00"şer TL. vekalet ücretinin davacıdan tahsiline hükmolunmuştur.
Karar tarihi itibariyle yürürlükte bulunan AAÜT"nin 3/2 maddesinde "müteselsil sorumluluk da dahil olmak üzere, birden
fazla davalı aleyhine açılan davanın reddinde, ret sebebi ortak olan davalılar vekili lehine tek, ret sebebi ayrı olan davalılar vekili lehine ise her ret sebebi için ayrı ayrı avukatlık ücretine hükmolunur" düzenlemesine; 13/1 maddesinde "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir" düzenlemesine; aynı maddenin 2. fıkrasında ise "Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez" düzenlemesine yer verilmiştir.
Somut olayda, davalılar ..... Ve ...nin davada kendilerini vekille temsil ettirdikleri, davalıların davaya konu edilen tazminattan davacıya karşı müteselsilen sorumlu oldukları, her iki davalı bakımından red sebebinin aynı olduğu gözetilerek, anılan tarife hükümleri gereği tek vekalet ücretine (650,00 TL.) hükmolunması gerekirken, davalılar lehine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmolunması doğru olmayıp bozma sebebi ise de; bu yanılgının giderilmesi yargılamanın tekrarını gerektirir nitelikte görülmediğinden, hükmün 6100 sayılı HMK"nun geçici 3/II. maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, asıl davanın davacısı ve aynı zamanda birleşen davanın davalısı ......ile birleşen dava davalısı ... vekilinin, yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle asıl davanın davacısı ve aynı zamanda birleşen davanın davalısı .....ile birleşen dava davalısı ... vekilinin asıl davaya ilişkin temyiz itirazının kabulü ile hüküm fıkrasının I/4. bendinin hüküm fıkrasından çıkartılarak yerine "karar tarihinde yürürlükte bulunan AAÜT hükümleri gereği 650,00 TL. vekalet ücretinin davacı ..."dan alınarak, davalılar HDI Sigorta A.Ş. ile ...ye verilmesine" ibaresinin yazılmasına ve hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA,02/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi