Defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/959 Esas 2020/3225 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/959
Karar No: 2020/3225
Karar Tarihi: 17.06.2020

Defter ve belge gizleme - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/959 Esas 2020/3225 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, vergi denetmeni tarafından işyerine yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığı gerekçesiyle sanık hakkında beraat kararı verilmesi istenmiş, ancak karar mahkemece bozulmuştur. Mahkeme, vergi incelemelerinin genellikle işyerinde yapıldığını ancak işyerinin müsait olmaması veya diğer sebeplerle incelemenin dairede yapılması gerektiği durumlarda dairede inceleme yapılması mümkün olduğunu belirtmiştir.
Kararda ayrıca, sanığın envanter defterini ibraz etmediği iddiasına rağmen defterin varlığının tespit edilememesi gibi bir durumun da dikkate alınması gerektiği vurgulanmıştır. Son olarak, kararda bahsi geçen kanun maddeleri 213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 139. maddesi ve 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nin 321. maddesi olarak belirtilmiştir.
11. Ceza Dairesi         2017/959 E.  ,  2020/3225 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Defter ve belge gizleme
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    213 sayılı VUK"nin 139. maddesine göre; vergi incelemeleri, esas itibarıyla incelemeye tabi olanın iş yerinde yapılır. İş yerinin müsait olmaması, ölüm, işin terk edilmesi gibi zaruri sebeplerle incelemenin yerinde yapılması imkansız olur veya mükellef ve vergi sorumluları isterlerse inceleme dairede yapılabilir. İş yeri faal olan mükelleflere, defter ve belgelerin vergi dairesine getirilmesi için yapılan tebligatlar usulüne uygun olmadığında suçun unsurları oluşmayacaktır. Somut olaya gelince, vergi denetmeni tarafından defter ve belgelerini ibraz etmesi için çıkartılan tebligatın, 25.03.2010 tarihinde işyeri adresinde bizzat sanığa tebliğ edilmesi; incelemenin dairede yapılmasını gerektiren nedenler tespit edilmediği için, defter ve belgelerin incelenmek üzere ibrazı için denetmenlik adresine getirilmesi istenerek sürecin mükellef aleyhine tersine çevrilmesi karşısında; suç tarihinde mükellefin hesaplarının dairede incelenmesine imkan veren 213 sayılı VUK’nin 139/2. maddesindeki istisnalardan birinin varlığının önceden belirlenmediği, iş yerinde faaliyetin devam ettiğinin anlaşıldığı; ayrıca, 23.03.2010 tarihli istem yazısında 2007 yılı defter ve belgelerin istendiği, ancak 2007 takvim yılına ait envanter defterinin ibraz edilmediği iddiasına rağmen, 2007 yılı envanter defterinin varlığının tespit edilemediği de dikkate alınarak sanık hakkında beraat kararı verilmesi yerine mahkûmiyet hükmü kurulması,

    Yasaya aykırı, katılan vekili ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 17.06.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.