Abaküs Yazılım
Ceza Genel Kurulu
Esas No: 2017/676
Karar No: 2019/36

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2017/676 Esas 2019/36 Karar Sayılı İlamı

Ceza Genel Kurulu         2017/676 E.  ,  2019/36 K.

    "İçtihat Metni"

    Kararı veren
    Yargıtay Dairesi : 6. Ceza Dairesi
    Mahkemesi :Asliye Ceza
    Sayısı : 316-128


    Sanıklar ..., ... ve ..."ın işyeri dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçları ile nitelikli hırsızlık suçuna teşebbüsten beraatlerine ilişkin Karşıyaka 5. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 12.11.2007 tarih ve 224-826 sayılı hükümlerin, Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 6. Ceza Dairesince 23.05.2013 tarih ve 22534-12068 sayı ile;
    “...Oluş ve dosya içeriğine göre, mağdurun olay gecesi ikametinde uyumakta iken dışarıdan gelen seslere uyandığı, balkona çıkıp baktığında evinin alt katında bulunan marketinin camının kırılmış olduğunu ve üç kişinin ellerinde çuvallarla kaçmakta olduğunu gördüğü, ihbarı üzerine olay yerine gelen polis ekibine sanıkların kaçtığı istikameti gösterip eşkâlleri ile üzerlerindeki giysilerin tarifini vermesi üzerine sanıkların kaçtığı tarafa yönelen polislerin, verilen eşkâllere uygun sanıkları ellerindeki boş çuvalları yere atıp boş araziye doğru kaçarken görüp yakaladıklarının anlaşılması karşısında; sanıkların mahkumiyetleri yerine delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi,” isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
    Karşıyaka 5. Asliye Ceza Mahkemesi ise 03.04.2014 tarih ve 316-128 sayı ile bozma kararına direnerek sanıkların önceki hüküm gibi beraatlerine karar vermiştir.
    Direnme kararına konu bu hükümlerin de Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 19.03.2015 tarihli ve 207659 sayılı "bozma" istekli tebliğnamesiyle Yargıtay Birinci Başkanlığına gelen dosya, Ceza Genel Kurulunca 14.12.2016 tarih ve 319-1278 sayı ile; 6763 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 6. Ceza Dairesince 04.05.2017 tarih ve 646-1171 sayı ile, direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    CEZA GENEL KURULU KARARI
    Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanıklara atılı nitelikli hırsızlık suçuna teşebbüs ile mala zarar verme ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarının sabit olup olmadığının, ayrıca her bir suç yönünden dava zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesine ilişkindir.
    TCK"nın 66. maddesinde; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça kamu davasının maddede yazılı sürelerin geçmesiyle ortadan kalkacağı düzenlenmiş, aynı maddenin birinci fıkrasının (e) bendinde beş yıldan fazla olmamak üzere hapis veya adli para cezasını gerektiren suçlarda bu sürenin sekiz yıl olacağı hüküm altına alınmıştır.
    Zamanaşımını kesen sebepler ise TCK"nın 67/2. maddesinde sayılmıştır. Buna göre, bir suçla ilgili olarak;
    a) Şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi,
    b) Şüpheli veya sanıklardan biri hakkında tutuklama kararının verilmesi,
    c) Suçla ilgili olarak iddianame düzenlenmesi,
    d) Sanıklardan bir kısmı hakkında da olsa, mahkûmiyet kararı verilmesi,
    Hâlinde, dava zamanaşımı kesilecektir.
    TCK"nın 67. maddesinin üçüncü ve dördüncü fıkraları gereğince kesen bir nedenin bulunması hâlinde zamanaşımı, kesilme gününden itibaren yeniden işlemeye başlayacak, dava zamanaşımını kesen birden fazla nedenin bulunması halinde ise son kesme nedeninin gerçekleştiği tarih esas alınacak, ancak kesilme hâlinde zamanaşımı süresi ilgili suça ilişkin olarak Kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzayacaktır.
    Ceza Genel Kurulunun birçok kararında açıkça vurgulandığı üzere, yargılama yapılmasına engel olup davayı düşüren hâllerden biri olan zamanaşımının yargılama sırasında gerçekleşmesi hâlinde, mahkeme ya da Yargıtay, resen zamanaşımı kuralını uygulayarak kamu davasının düşmesine karar verecektir.
    Bu noktada direnme kararına konu suçlar bakımından suç ve karar tarihlerine göre; Kanun"da öngörülen cezalar ve bu cezalara ilişkin zamanaşımı sürelerine değinmek faydalı olacaktır.

    Suç ve karar tarihi itibarıyla uyuşmazlık konusu hırsızlık suçuna ilişkin 5237 sayılı TCK"nın 142. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi;
    "(1) Hırsızlık suçunun;
    ...
    b) Herkesin girebileceği bir yerde bırakılmakla birlikte kilitlenmek suretiyle ya da bina veya eklentileri içinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında,
    İşlenmesi hâlinde, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur...", şeklinde iken, 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Türk Ceza Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 62. maddesiyle TCK"nın 142. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi yürürlükten kaldırılmış, ilga edilen bendin metni korunmak suretiyle aynı maddenin ikinci fıkrasına (h) bendi olarak eklenmiş, birinci fıkradaki “iki yıldan beş yıla kadar hapis” şeklindeki yaptırım “beş yıldan on yıla kadar hapis”, olarak değiştirilmiştir. Suçun gece vakti işlenmesi ise aynı Kanun"un 143. maddesinde; "Hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi hâlinde, verilecek ceza üçte birine kadar artırılır." biçiminde düzenlenmiş, 06.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına İlişkin Kanun"un 6. maddesiyle TCK"nın 142. maddesine 4. fıkra olarak “Hırsızlık suçunun işlenmesi amacıyla konut dokunulmazlığının ihlâli veya mala zarar verme suçunun işlenmesi halinde, bu suçlardan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilmesi için şikâyet aranmaz.” hükmü eklenmiştir.
    TCK"nın "Konut dokunulmazlığının ihlali" başlıklı 116. Maddesi;
    “1) Bir kimsenin konutuna, konutunun eklentilerine rızasına aykırı olarak giren veya rıza ile girdikten sonra buradan çıkmayan kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
    2) Birinci fıkra kapsamına giren fiillerin, açık bir rızaya gerek duyulmaksızın girilmesi mutat olan yerler dışında kalan işyerleri ve eklentileri hakkında işlenmesi hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine altı aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur.
    3) Evlilik birliğinde aile bireylerinden ya da konutun veya işyerinin birden fazla kişi tarafından ortak kullanılması durumunda, bu kişilerden birinin rızası varsa, yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanmaz. Ancak bunun için rıza açıklamasının meşru bir amaca yönelik olması gerekir.
    4) Fiilin, cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle ya da gece vakti işlenmesi hâlinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur” şeklinde düzenlenmiştir.
    Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun birden çok kişi tarafından birlikte işlenmesi hâli ise TCK"nın 119. maddesinin 1. fıkrasının "c" bendinde düzenlenmiş olup verilecek cezanın bir kat arttırılacağı hüküm altına alınmıştır.

    TCK’nın “Mala Zarar Verme” başlıklı 151. maddesinin birinci fıkrasında ise; “Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hâle getiren veya kirleten kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır.” şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
    Somut olayda dava zamanaşımı süresinin gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespiti bakımından hırsızlık suçunun gece mi yoksa gündüz vakti mi işlendiği önem taşımakta olup TCK"nın 6. maddesinin 1.fıkrasının “e” bendinde “Gece vakti deyiminden; güneşin batmasından bir saat sonra başlayan ve doğmasından bir saat evvele kadar devam eden zaman süresi,... anlaşılır.” şeklinde düzenlemeye yer verilmiştir.
    Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
    Mağdurun aşamalarda değişmeyen beyanlarına göre 16.03.2007 tarihinde evinde uyurken saat 05.00 sıralarında cam kırılma sesiyle uyanıp evinin balkonundan baktığında işletmecisi olduğu Murat Marketin camının kırıldığını görüp “Ne yapıyorsunuz, neden bakkalın camını kırıyorsunuz” şekilde bağırması, buna karşın 16.03.2007 tarihli saat 06.15"te düzenlendiği belirtilen görgü tespit tutanağı ile aynı tarihli “Olay Yakalama Üst Arama Ve Muhafaza Altına Alma Tutanağı”nda haber merkezine hırsızlık ihbarının saat 05.30 sıralarında yapıldığının belirtilmesi, “Suç Yeri Araştırma Ve İnceleme Raporu”na göre incelemenin saat 06.00"da bitirildiğinin anlaşılması karşısında suç saatinin net olarak belirlenemediği, UYAP sisteminden tespit edilen verilere göre suç tarihinde kış saati uygulaması devam eden İzmir ili Karşıyaka ilçesinde güneşin saat 06.17"de doğduğu dikkate alındığında TCK"nın 6/1-e maddesi uyarınca gündüz vaktinin 05.17 itibariyle başladığı, şüpheden sanıkların yararlanması gerektiği değerlendirilerek eylemlerin gündüz vakti gerçekleştirildiğinin kabulü gerekmektedir.
    Daha ağır başka suçları oluşturma ihtimali bulunmayan ve haklarında beraat hükmü kurulan sanıkların 16.03.2007 tarihinde gerçekleştirdikleri iddia edilen eylemler ile ilgili olarak sanıklar Murat ve Barış"ın sorgularının 02.07.2007 tarihinde yapıldığı fakat TCK"nın 67. maddesinin 2. fıkrasının (a) bendindeki zamanaşımı sürelerini kesen sebeplerden "Şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi," hükmü gözetildiğinde zamanaşımını kesen en son işlemin sanık ..."in 27.07.2007 tarihli sorgusu olduğu, anılan tarihlerden sonra zamanaşımını kesen veya durduran hiçbir sebebin gerçekleşmediği gözetildiğinde, TCK"nın 66/1-e maddesindeki sekiz yıllık zamanaşımı sürelerinin Ceza Genel Kurulunun inceleme tarihinden önce 27.07.2015 tarihinde gerçekleştiği anlaşılmaktadır.
    Bu itibarla, Yerel Mahkeme direnme kararına konu hükümlerin, dava zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle bozulmasına, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu konuda 1412 sayılı CMUK"nın, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 322. maddesine göre karar verilmesi mümkün bulunduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca düşmesine karar verilmelidir.
    SONUÇ:
    Açıklanan nedenlerle;
    1- Karşıyaka 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 03.04.2014 tarih ve 316-128 sayılı direnme kararına konu beraat hükümlerinin, dava zamanaşımının gerçekleşmesi nedeniyle BOZULMASINA,
    Ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda 1412 sayılı CMUK"nın, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken 322. maddesine göre karar verilmesi mümkün olduğundan, sanıklar hakkındaki kamu davalarının 5237 sayılı TCK"nın 66/1-e ve 5271 sayılı CMK"nın 223/8. maddeleri uyarınca DÜŞMESİNE,
    2- Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 22.01.2019 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi