Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/5250 Esas 2013/8235 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/5250
Karar No: 2013/8235
Karar Tarihi: 21.5.2013

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2013/5250 Esas 2013/8235 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Tapu kayıt düzeltimi davası sonunda, Turgutlu Sulh Hukuk Mahkemesi'nin davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Davacı, babasına ait taşınmazın tapu kaydında yanlışlıkla soyadının \"K.\" yazıldığını ileri sürerek, tapu kaydındaki yanlışlığın nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesi isteğiyle dava açmıştır. Ancak davalı tarafın savunma hakkının kısıtlanması suretiyle verilen karar yanlıştır. Tarafların yargılama gününden haberdar edilmeleri ve taraflara tebligat yapılması, adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olduğu belirtilmiştir. Kararı veren mahkeme, taraf teşkilinin tamamlanmasından sonra işin esasına girilmesi gerektiğini belirtmiştir. Bu nedenle, karar bozulmuştur. Kararda 6100 sayılı HMK'nin 27. maddesi (1086 sayılı HUMK'nun 73. maddesi), Hukuki Dinlenme Hakkı Anayasası'nın 36. maddesi ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6. maddesi vurgulanmıştır.
1. Hukuk Dairesi         2013/5250 E.  ,  2013/8235 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : TURGUTLU SULH HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 26/12/2012
    NUMARASI : 2012/1205-2012/1569

    Yanlar arasında görülen tapu kayıt düzeltimi davası sonunda, yerel mahkemece davanın, kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;Dava, tapu kaydında yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; davacının miras bırakan babasına ait 635 parsel sayılı taşınmaz kaydında yanlışlıkla soyadının “K.” yazıldığını, aslında babasının soyadının “B. olduğunu ileri sürerek, tapu kaydındaki yanlışlığın nüfus kaydına uygun olarak düzeltilmesi isteğiyle eldeki davayı açtığı anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere, yargılamanın sağlıklı bir biçimde sürdürülebilmesi, iddia ve savunma ile ilgili delillerin eksiksiz toplanıp tartışılabilmesi, davanın süratle sonuçlandırılabilmesi, öncelikle tarafların yargılama gününden haberdar edilmeleri ile mümkündür.
    Tarafların davada yer almaları, dava ile ilgili işlemleri öğrenmeleri ve kendilerine tanınan hakları kullanmaları usulüne uygun olarak tebligat yapılması ile sağlanabilir.
    Taraflara tebligat yapılması 6100 sayılı HMK 27. (1086 sayılı HUMK.’nun 73.) maddesi hükmünde çok açık bir şekilde vurgulanan yargılama ilkelerinden Hukuki Dinlenme H. Anayasanın 36. maddesinde ve Avrupa İ.H..Sözleşmesinin 6. maddesinde düzenlenen adil yargılanma hakkının en önemli unsurudur. Mahkeme, kural olarak tarafların iddia ve savunmalarını bildirmeleri için usulüne uygun olarak davet etmeden hükmünü veremez.
    Kişinin kendisinden habersiz yargılama yapılarak karar verilmesi kural olarak mümkün değildir.
    Öncelikle yasaya uygun biçimde taraf teşkilinin tamamlanmasından sonra işin esasına girilmesi asıldır.
    Somut olayda, davalı Tapu Müdürlüğü adına çıkartılan davetiyenin, 28.12.2012 tarihinde tebliğ edildiği, 26.12.2012 tarihli 1.oturumda ise davalının yokluğunda davanın karara bağlandığı açıktır.
    Hal böyle olunca, taraf teşkilinin sağlanması, bundan sonra yanların gösterecekleri delillerin eksiksiz olarak toplanması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, davalının savunma hakkının kısıtlanması suretiyle yargılamanın yapılması ve yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması isabetsizdir.
    Davalı vekilinin, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK."nın 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 21.5.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

     

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.