5. Hukuk Dairesi 2016/13103 E. , 2018/639 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kısmen kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi, davacılar, davalı ... Başkanlığı ve ihbar olunan ... vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R –
Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacılar, davalı ... Başkanlığı ve ihbar olunan ... vekillerince temyiz edilmiştir.
İhbar olunan ..."nin taraf sıfatı bulunmadığından temyiz talebinin reddine karar verildikten sonra yapılan incelemede;
Mahallinde yapılan keşif sonucu ... İli ... İlçesi, ... Mahallesi 536 ve 543 parsel sayılı taşınmazların dava tarihindeki değerinin biçilmesinde yöntem itibariyle bir isabetsizlik görülmemiştir.
Dava konusu 536 parsel sayılı taşınmaz maliki muris ..."dan intikal eden pay yönünden, davacı..."ya usulüne uygun kamulaştırma evrakının tebliğinin yapıldığı anlaşıldığından, adı geçen davacı yönünden davanın reddi ile, davacılar murisi ..."nın hissesi yönünden ise bir kısım mirasçılara intikal eden pay yönünden davanın kabulüne karar verilmesi doğrudur. Ancak;
1)Davacılar murisi ... mirasçıları hakkında açılan davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, ... mirasçılarından davacılar ...,..., ... ve ... adına bu pay yönünden tebliğe çıkartılmış herhangi bir kamulaştırma tebligatının olmadığı anlaşıldığından, adı geçen davacıların bu muristen intikal eden payları yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile reddine karar verilmesi,
2)Kamulaştırma Kanununun 25. maddesi uyarınca taşınmazın maliki açısından hakların kullanılması ve borçların yerine getirilmesi usulüne uygun olarak yapılan tebligat ile başlar.
Davacılar murisi ... 03.09.1984 tarihinde vefat etmiş olup, 543 parsel sayılı taşınmaz için çıkartılan kamulaştırma tebliği ölü kişiye yapıldığından yok hükmündedir, 536 parsel sayılı taşınmaz için ise davacı... dışındaki mirasçılarına çıkartılan tebligatlarda muhatabın adreste bulunmama sebebi belirtilmediği gibi, haber verilen komşunun imzadan imtina edip etmediği tebligata şerh edilmediğinden, davacı ... için ise adına çıkartılmış herhangi bir kamulaştırma tebligatının olmadığı anlaşıldığından, davacıların muristen intikal eden bu payları yönünden işin esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
3)Davacılar ..., ...,... ve ... adına çıkartılan kamulaştırma tebligatlarının bir kısmının iade edildiği, bir kısım davacıya hiç tebligat çıkartılmadığı, bir kısmına ise muhatabın adreste bulunmama sebebi belirtilmediği gibi, haber verilen komşunun imzadan imtina edip etmediği tebligata şerh edilmediğinden, Tebligat Kanunun hükümlerine göre geçersiz kabul edilerek davacıların dava konusu taşınmazlardaki murislerinden gelen hisseleri dışındaki kendi payları yönünden işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle reddine karar verilmesi,
4)536 parsel sayılı taşınmaz maliki ... mirasçılarına çıkartılan kamulaştırma tebligatının davacılar... ve ..."ya "" yeğeni..."a 06.02.1987 tarihinde tebliğ edildiği anlaşıldığından, adı geçen davacıların... isminde yeğeni olup olmadığı ve tebliğ tarihinde birlikte oturup oturmadıkları zabıta marifetiyle araştırılıp ve gerektiğinde tanık da dinlenerek, birlikte oturdukları anlaşıldığı takdirde tebligat Tebligat Kanununun 22. maddesine uygun yapıldığından davanın reddine, birlikte oturmadıklarının belirlenmesi durumunda esasına girilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi,
5) 13.03.2015 gün ve 29294 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan ... Mahkemesinin 13.11.2014 gün ve 2013/95-2014/176 sayılı kararı ile;
6487 sayılı Yasanın 21. maddesi ile 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun başlığı ile birlikte değiştirilen geçici 6. maddesinin on üçüncü fıkrası "09.10.1956 ile 04.11.1983 tarihlerini kapsayan dönemde oluşan mağduriyetlerin giderilmesi amacıyla getirilen ve malikler aleyhine bir takım hükümler içeren bu istisnai düzenlemenin 04.11.1983 tarihinden sonraki dönem içinde uygulanmasının hukuk güvenliğini zedeleyeceği" gerekçesiyle Anayasanın 2 ve 35. maddelerine aykırı bulunarak iptal edilmiştir.
Bu durumda; 04.11.1983 tarihinden sonraki döneme ilişkin el atmalarda nispi harca ve nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinden,
Dava konusu taşınmaza fiilen hangi tarihte el atıldığı (gün, ay, yıl) kesin olarak tespit edilip, sonucuna göre harç ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru görülmemiştir.
Davacılar ile davalı ... Başkanlığı vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harçlarının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, 01/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.